1 Mayıs 1977 katliamında Kontrgerilla izi çok sırıtıyordu. 34 yurttaşımız düzenlenen bir tertiple İstanbul Taksim Cumhuriyet Meydanı’nda katledildi. Aydınlık bu tertibin telsiz konuşmalarını 1978 yılında yayımladı. Merkeze ışık tuttu. Bu katliamdan sonra, aydın yurtsever şahıslara karşı suikastlar ve Kahramanmaraş, Sivas ve Malatya gibi illerimizde toplu cinayetler artmaya başladı. Bunun sıradan bir cinayet ve olaylar olmadığını gören Ankara Cumhuriyet Savcı Yardımcısı Doğan Öz, darbeye götürmeye çalışan bir odağın olduğunu ve bunun da Kontrgerilla olduğunu saptadı. Bunu da zamanın Başbakanı Bülent Ecevit’e rapor etti. Dava açmaya hazırlandı. Ecevit, 5 Ocak 1978 - 12 Kasım 1979 tarihleri arasında Başbakanlık yaptı. Yoğun da ‘anarşik olaylara’ maruzu kaldı. Bu dönemde Doğan Öz’ün çalışmaları da birilerini rahatsız etti. Yüreklice cinayetlerin üzerine gitti. İşte tam da bu sırada katledildi.
İzini buldu katledildi
Savcı Öz, 24 Mart 1978 günü sabahı işine gitmek üzere Bayındır Sokak’taki evinden çıkıp Kızılırmak Sokak’ta kaldırıma bıraktığı Anadol marka otomobilinin yanına geldiğinde saat: 08.14’ü göstermekteydi. Öz, otomobiline biner ve kontağı çevireceği sırada karşısına bir şahıs dikilir. Elindeki silahı ateşleyerek hızla olay yerinden uzaklaşır. Öz, aldığı yedi kurşun yarasıyla olay yerinde hayatını kaybeder. Bütün Türkiye’yi ayağa kaldıran olay, Doğan Öz’ün üzerinde olduğu Kontrgerilla’nın bir cinayetidir.
4 kez idama mahkum oldu
Tetikçi görgü tanıklarının tarifiyle İbrahim Çiftçi’dir. Çiftçi yakalanır, olayı itiraf eder. 7 yıl hapiste yatar ve sonra her olayda olduğu gibi burda da Çiftçi’yi bir ‘güçlü el’ korumaya başlar. Çiftçi o günlerde Gladyo’nun MHP içinde devşirdiği bir isimdir. 20 yaşındadır. Yargılama sırasında 4 kez idama mahkûm edilir. MİT avukatı Can Özbay onu savundu. Her defasında mahkemenin kararı Askeri Yargıtay’ca bozulur. Ve sonunda beraat eder (25 Haziran 1985). Yoksul bir köylü çocuğu olan Çiftçi, petrol ofisi açar. Emniyet araçlarına yakıt verir. Bununla da kalmaz devlet ihalelerine girer ve hızla yükselir. Bir ara ismi MHP genel başkanlığına bile geçti...
Savcı Öz’ün suçu
Eski Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Av. Veli Devecioğlu, onun için “Savcılık mesleğinin kutup yıldızıydı” diyor. Adı gibi Cumhuriyet’in savcısı. Cumhuriyet devrimine karşı olan ne varsa onun düşmanı. Önce ağaya karşı Güneydoğu’nun yoksul köylüsüne sahip çıkarken görüyoruz Doğan Öz’ü. Dönüyoruz Konya ovasına. Tefecilikle mücadele ederken, çıkar çevrelerinin hedefi oluyor. Gericiliğin merkezi haline gelen Mücadele Birliği Derneği’ni kapattırıyor. Evi taşlanıyor. Yılmıyor. Savaştıkça büyüyor. Bu kez Ankara’da Gladyo’nun tetikçisi haline gelen 60 ülkücüyü tutuklattırıyor.
Yasaları halk için uyguladı
CHP Eski Milletvekili Mustafa Gazalcı, Doğan Öz için “Kimsenin yapmadığını yapamadığını aklına getirip adaletle uygulardı. Ayrım gözetmeden, hatır gönül tanımadan herkese hukuku uygulardı” diyor (Aydınlık, 29 Mart 1998). Onun adaletinden, iktidar çevreleri de nasibini alıyor. 1976’da Denizli’de görev yaparken dönemin Başbakan Yardımcısı olan Necmettin Erbakan’ın kardeşi Akgün Erbakan hakkında yolsuzluk dosyası hazırlatıyor. Bunun dışında Denizcilik Bankası’nın Süleyman Demirel’in kardeşi Hacı Ali Demirel’e verdiği usulsüz krediyi de soruşturur.
Cumhuriyet çocuğuydu
Doğan Öz, 1934’te Bolvadin’de doğdu. İlkokulu Bolvadin’de, liseyi Afyon’da parasız yatılı olarak okudu. Babası başöğretmen Bekir Öz, Köy Enstitülüydü. 1959’da Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra Sezen Öz’le evlendi. Üç çocukları oldu. Turhan, Hakan ve Bengi Heval. 16 yılda 10 kez sürgün yedi.
Ercan Dolapçı-Özlem Konur Usta
AYDINLIK / 25.03.2014