ÖNSÖZ
(…)
Elinizdeki
kitapta, başlıca kaynağımız, Boryan’ın “Ermenistan, Uluslararası
Diplomasi ve SSCB” adlı eseridir. (B.A.Boryan, Armeniya, Mejdunarodnaya Diplomatiya i SSSR, c.1-2, Gosudarstvennoe
İzdatelstvo, Moskva-Leningrad, 1928, 1929.) Yaklaşık 1 000 sayfa hacmindeki
bu kitap, çok önemli belgeleri içermektedir. (…)
B.A.Boryan Kimdir ?
Bagrat Artemoviç Boryan, önemli Sovyet- Ermeni devlet adamlarından ve parti
yöneticilerinden biridir. (…)
Boryan’ın “Ermenistan, Uluslararası
Diplomasi ve SSCB” adlı eseri, 1928 ve 1929 yıllarında Devlet
Yayınevi tarafından Moskova ve Leningrad’da yayımlanır. İki cilt olarak çıkan
kitap yaklaşık 1 000 sayfayı bulmaktadır. Eser, Rusça olarak 2 000 adet
basılmıştır.
Boryan, bu kitabı nedeniyle Ermeni milliyetçileri tarafından
hain ilan edilmiş ve çok sert eleştirilere uğramıştır. Bazıları ise, bu dev
eseri görmezden gelerek, unutturmak istemişlerdir.
Boryan, sunuş bölümünde kitabını Ermenistan tarihini
incelemek amacıyla yazmadığını belirtir. Ermenistan tarihinden ve Ermenilerin
yaşamından alınan kesitler, uluslararası alanda izlenen politikalar
çerçevesinde ele alınmıştır. Yazar, bu eksende, Ermeni tarihinin ta
derinliklerine inerek, bugünkü süreci yaratan koşulları saptar ve gelinen
noktayı açıklığa kavuşturur.(…) Kitap, bugün ulaşılması güç olan 19.yüzyıl
Ermeni kaynaklarına dayandığı için de, önemli bir kaynak olarak görülmektedir.
Boryan’ın eserini görmezden gelenler, yalnız Ermeniler
değildir. Türk tarihçileri ve bilim adamları da, ne yazık ki Boryan’ın
belgesel önemini keşfetmemişlerdir. Boryan’ın kitabı bugüne kadar Türkçe’ye
çevrilmemiş, hatta bu kitaptan yararlanan bile olmamıştır.
(…)
Mehmet Perinçek
11 Haziran 2006/Moskova
GİRİŞ
(…)
Ermeni
meselesi, Doğu meselesinin bir parçası olmuştur. O nedenle mesele, Ermenilerin
hareketleriyle değil, Doğu’da çıkarları çatışan devletler arasındaki güç
ilişkileri düzleminde çözülmüştür. Ve elbette belirleyici olan siyasal ve
ekonomik etkenlerdir; yoksa söylendiği gibi insan sevgisi veya Hıristiyanlık
inancı değildir.
Bulundukları
coğrafyanın stratejik konumu, Ermenileri devamlı olarak emperyalist
diplomasinin bir nesnesi haline getirmiştir. Bu yüzden Ermenistan ve Ermeniler,
haklarını ve özgürlüklerini korumanın bir öznesi değil, pazarlıkların bir
nesnesi, özellikle İngiltere ve Rusya gibi büyük emperyalist devletler için bir
araç olmuşlardır. Boryan, bu tespitlerini şu ifadelerle daha da
netleştirmektedir:
“Ermeni
milletinin ‘temsilcilerinin’ önderliğinde Ermeni halk kitlelerinin hareketi,
her zaman büyük devletlerin diplomatları tarafından dikte edilmiştir. Bu ‘temsilciler’,
her zaman büyük işgalcilerin ellerinde birer silah olmuşlardır.”
“Berlin
Konferansı’ndan sonra Ermeni meselesi, büyük devletlerin diplomasisi için
Türkiye’ye bir baskı aracı haline dönüşmüştür. İngiliz ve Rus diplomasisi
(1880, 1895- 1896), onları takiben Rus ve Alman diplomasisi (1913- 1914),
Ermeni meselesini Doğu’daki sömürgeci politikalarının bir aracı olarak
kullanmışlardır.”