4 Ekim’de yayımlanan ve Elçi’nin ‘PKK’nın ‘halk savaşı’ diye ifade ettiği durum, halka zarar verdi’ ifadesini kullandığı söyleşi ses getirdi. Elçi’nin yayımlanmamasını rica ettiği konuşmalarını yayımlamak, artık boynumuzun borcu
İlyas Gümrükçü
Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’yle 2 Ekim’de Aydınlık ve Ulusal Kanal adına Diyarbakır Barosu’nda yaptığımız söyleşinin ardından Elçi, “Resmi görüşmemiz bitti değil mi İlyas bey?” diye sordu. “Başkan kamera kapalı” diye yanıtladım gülümseyerek. “Ha bir yanlışlık olmasın diye söyledim” dedikten sonra bir yandan çaylarımızı yudumlarken bir yandan da bölgeyi konuştuk.
İşte o sohbetten satırbaşları:
| Başkan sizce PKK ne yapmaya çalışıyor? Söyleşide PKK’nın eksiklik ve hatalarını siz de söylediniz. Bu hataları kendisi görmüyor mu?
Görmüyor olur mu? Her şeyi görüyor aslında PKK’yı yönetenler. Bizim eleştirilerimizi görüyorlar, sizin eleştirilerinizi görüyorlar, başka eleştirileri görüyorlar. Her şeyi görüyorlar aslında.
PKK EZİLEN HALKI UNUTTU
| Peki neden hala bu hatalara devam ediyorlar?
Bence PKK artık kendisini kontrol edemez duruma geldi. Bu önemli bir mesele. Ama asıl önemli mesele PKK’nın Marksist ideolojiden uzaklaşmasından kaynaklı bir durum. Bir yandan HDP ile Türkiyelileşmeye çalışıyor, ama bir bakıyorsunuz ki HDP de propagandasını Kürt milliyetçiliği üzerinden yapıyor. Evet Kürt halkı geçmişte de birçok haksızlığa uğradı ve şimdi de uğruyor. Ama Karadeniz halkı bu sistemin içinde ezilmiyor mu? Ege çiftçisi ezilmiyor mu? Asgari ücretli sayısı 3 milyona yaklaştı. Bunlar sorun değil mi? Buralara el atmamasının asıl nedeni işte bu Marksist ideolojiden kopması. Bunu başka türlü açıklayamayız. Ha “PKK neden buralara geldi?” diye sorarsanız, şöyle diyorum ben: PKK önce örgütlendiği halkın sempatisini kazanmalıydı.
Bunu başardı, fakat Kürt halkını yanına çekerken, batıdaki ezilen halkı unuttu. Sen bir yandan Kürt ve Türk’ün birliğini savunacaksın, bir yandan da Türk’ü görmeyeceksin. Birlik böyle olmaz. Yani Kürt milliyetçiliği temelinde birlik olmaz. Biz bunu söyleyince de şöyle bir cevap veriyor PKK’yı yönetenler: ‘Bizi buraya Türk devleti itti.’ E, sen de itilme kardeşim! Yani oyuna gelme!
| Başkan bu ortamda Kürt aydınının PKK’yı desteklemesi sizce ne kadar doğru?
Kürt aydını PKK’yı desteklemek zorunda, çünkü adı üzerinde ‘Kürt’! Açıkça söylemek gerekirse Kürt aydını da bu milliyetçilikten besleniyor. Yani varlığı Kürt halkına bağlı..
SİLAH GİDERSE RANT BİTER
| Şimdi Kürt halkına bütün istediklerini verdik diyelim. Tabii bağımsızlık dışında... PKK silahı bırakır mı?
Bence bırakmaz. Çünkü varlığı silaha dayalı bir örgüt. Silah gitti PKK bitti. Yani rant bitti. Siz olsanız bırakır mısınız? Bırakmazsınız. Bir de biraz önce söyledim ya Kürt aydını buradan besleniyor diye. Varlığı Kürt’e bağlı diye. PKK burada kayıt dışı ekonomiyi de elinde tutuyor. Silah kaçakçılığından al da, sigara kaçakçılığına kadar... Bu büyük bir ekonomik gelir PKK için.
| Kürt halkı bu yanlışları görmüyor mu? Görüyorsa neden hala destekliyor?
Kürt halkı bunları tabii ki görüyor. Çünkü barikatlar yüzünden, silahlar yüzünden çocuğu okula gidemiyor.
Kendisi işe gidemiyor. Bunları açık açık görüyor. Eleştirirsen dışlanıyorsun ya da yok ediliyorsun. Bir de bu tarafı var bu işin. Çaresizlik var bir taraftan da. Destekliyor evet çünkü alternatifi yok bu topraklarda PKK’nın.
HER ŞEY HER YERDE SÖYLENİR Mİ?
Çaylar bitince Baro’dan ayrılmaya hazırlanırken, Tahir Elçi’ye Ulusal Kanal’da canlı yayına çıkma teklifini sundum, “Benim için hiç sorun yok İlyas bey” dedi. “Bu sohbette bana söylediklerinizi canlı yayında da söylemenizi isterim ama...” deyince gülmeye başladı ve “Her şey her yerde söylenmez. Eğer söylersen her şeyi göze almak zorundasın demektir. Yapacak daha çok işimiz var İlyas bey. Ama bir yolu bulunup ima edilir” dedi. Elçi ile yeniden buluşmak üzere ayrıldık.
BİRLİKTE YAŞAMAK İSTİYORLAR
Söyleşinin yayınlandığı akşam görüştük. Haberin eksiksiz ve abartısız olduğunu söyleyerek teşekkürlerini iletti. Ulusal’da canlı yayın önerimizi kabul etti. Her Diyarbakır’a gidişimde aradım Tahir Elçi’yi, ancak bir kez görüşebildim. Çünkü, ifade ettiği gibi “her şey her yerde söylenmezdi”, ancak söyleşide her şeyi söylemişti: “Kürt halkının yüzde 90’ı Türklerle beraber yaşamak istiyor. Ve PKK hata yapıyor!”
02.12.2015 / Aydınlık