13 Şubat 2016 Cumartesi

Sendikalar Güçleniyor mu?


Sendikacılık tarihiyle ilgili klasikleşmiş ve hâlâ ara sıra tekrarlanan hatalardan biri, 12 Eylül Darbesi öncesinde 5,7 milyon sendika üyesi olduğunu ileri sürmektir. Gerçekten de Çalışma Bakanlığı’nın yayınlarında 1980 yılında sendika üyelerinin sayısı 5,7 milyon olarak verilmektedir. Konuyla yakından ilgilenmemişseniz, hemen 12 Darbesi’nin verdiği zararlardan söz eder, sendika üyesi sayısının 5,7 milyondan 1 milyona düştüğünden yakınırsınız. 


Halbuki 12 Eylül öncesinin mevzuatı, üye kayıt sistemi, birden fazla sendikaya üye olma olanağı, Çalışma Bakanlığı’nın bilgi toplama yöntemini biliyorsanız, sendikaların üye sayısının 5,7 rakamının yaklaşık dörtte biri olduğunu söylersiniz. 

Günümüzde sendikaların üye sayılarına ilişkin veriler büyük ölçüde güvenilirdir. Ancak son üç yılda gerçekte sendikalaşma niyeti olmadan kendisini işten attırmak için sendikaya üye olan ufak bir grubu da dikkate almakta yarar var. 



İŞÇİ SENDİKALARININ ÜYE SAYILARI

2013 yılı Ocak ayında 10,9 milyon işçinin 1,0 milyonu sendika üyesiydi. 2016 yılı Ocak ayında 12,7 milyon işçinin 1,5 milyonu sendika üyesi olmuştu. Aşağıdaki çizelgede Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre işçi ve sendika üyesi sayıları verilmektedir.



KAMU ÇALIŞANLARINDA DURUM


Kamu çalışanları sendikalarının üye sayıları daha güvenilirdir. Bu sayılara bakıldığında, 2002 yılında 651 bin olan sendika üyesi sayısının, 2015 yılında neredeyse üç katına çıktığı, 1 milyon 679 bine yükseldiği görülmektedir. Aşağıdaki çizelgede, kamu çalışanları sendikalarının toplam üyeleri ile KESK, Türkiye Kamu-Sen, Memur-Sen ve Birleşik Kamu-İş olarak dağılımı sunulmaktadır. 



Sendikaların üye sayısı arttı ve daha da artacağa benziyor.


SENDİKALAR GÜÇLÜ MÜ?

Peki, sendikalar 20 yıl önceyle kıyaslandığında daha mı güçlü?

Sendikalarda örgütlü işçiler ve kamu çalışanları, taleplerini işverenlere ve hükümetlere kabul ettirebiliyorlar mı? Talep ileri sürüp, işverenler ve hükümetle cepheden karşı karşıya gelmeye cesaret edebiliyorlar mı?

Sendikaların eylem çağrılarına kaç kişi katılıyor? 24 Temmuz 1999 günü Kızılay’da yaklaşık 350 bin kişinin katıldığı Emek Platformu mitinginin bugün tekrarlanması mümkün mü?

İşçiler ve kamu çalışanları, sendikalarına ve sendikacılarına güveniyorlar mı?

Sendikaların kamuoyuna açıklanmış bilimsel çalışmaları var mı?

Sendikalar gazete ve televizyon kanallarında başarılı çalışmalarıyla mı yer alıyor, başka özellikleriyle mi?

Bütün bunları dikkate aldığımızda, sendikaların üye sayısının arttığını, ancak giderek daha zayıfladığını söylemek zorunda kalıyoruz.

Yıldırım KOÇ- Aydınlık/08.02.2016