MGK’ya sunulan rapora göre ABD’nin PYD ile olan ilişkisi taktiksel olmaktan çıkıp stratejik bir nitelik kazanmaya başladı. Raporda, Ankara’nın PYD konusunda ABD’yi ikna edemediği ve yeni bir yönelim belirlemesi gerektiği vurgulandı
AYDINLIK / ANKARA
ABD’nin, PKK’nın Suriye kolu PYD ile “federalleşme pazarlığı” yapmasının ortaya çıkmasından sonra, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) için hazırlanan ve devletin zirvesine de ulaştırılan bir rapor, ABD yönetimi ile PYD arasındaki ilişkilerin ayrıntılarını gündeme taşıdı. Raporda, ABD’nin PYD’yle olan siyasi, askeri ve stratejik yöneliminin Türkiye açısından kritik bir aşamaya geldiği saptaması yapıldı. Raporda, Washington yönetiminin PYD ile olan ilişkisinin, Cenevre süreci ve ateşkes ile birlikte taktiksel olmaktan çıkıp stratejik bir nitelik kazanmakta olduğuna işaret edildi.
Aydınlık, söz konusu raporun ayrıntılarına ulaştı. ABD’nin PYD ile olan ilişkisinden rahatsız olan bu rahatsızlığını hemen her düzeyde Washington yönetimine ileten Ankara’nın girişimleri bugüne kadar sonuçsuz kaldı. Bu kez konu, ayrıntılı olarak devletin zirvesine kapsamlı bir analiz ve değerlendirme olarak taşındı. Raporda, Suriye krizinin başlamasından sonra ABD’nin, PYD ile temas sürecinin nasıl ve hangi çerçeve içinde geliştiğine dikkat çekiliyor. Washington yönetimi için kritik eşiğin “Kobani” olduğuna işaret ediliyor. ABD’nin, 2014 yılının Ağustos ayına kadar, PYD ve YPG konusunda Türkiye’nin hassasiyetlerini daha fazla dikkate aldığı belirtiliyor. Ancak bu yaklaşımın “Kobani” sonrası çok ciddi biçimde değiştiğine vurgu yapılıyor.
Raporda, Suriye konusunda ABD Savunma Bakanlığı Pentagon ve CIA’nın, farklı yaklaşımlar sergiledikleri değerlendirmesi yapılıyor. Bu farklı yaklaşımların Obama yönetiminin PYD politikasında da kendisini gösterdiği dile getiriliyor. Raporda, Obama’nın PYD’yi öne çıkaran ve IŞİD ile mücadelede Suriye içinde dayanak noktası oluşturmak istemesinin arkasında “somut bir gücü destekleme” anlayışının yattığı ifade ediliyor. Raporda, ABD’nin PYD’ye olan siyasi, askeri ve stratejik yöneliminin Türkiye açısından kritik bir aşamaya geldiği saptaması yapılıyor. Bu aşamadan sonra ABD yönetiminin kısa süre içinde ve sonuç almaya yönelik bir politika değişikliğine gitmesinin zor göründüğüne işaret edildi.
‘YENİDEN POZİSYON BELİRLEMELİ’
Raporda, Washington yönetiminin PYD ile olan ilişkisinin, Cenevre süreci ve ateşkes ile birlikte taktiksel olmaktan çıkıp stratejik bir nitelik kazanmakta olduğu değerlendirmesi de yapılırken, “Hükümetin PYD konusunda ABD’yi ikna çabasının açık bir sonucu olmadı. Türkiye yeniden pozisyon belirlemeli” önerisi getirildi. Bu öneriye Türkiye’nin caydırıcılık konusunu yeniden gündeme alabileceğine dair daha önce MGK’da yapılan değerlendirme de eklendi. Raporda, “PYD’nin PKK ile olan bağlantısı konusunda uluslararası kamuoyu sürekli bilgilendirilmeli” görüşüne de yer verildi.
05.03.2016
05.03.2016