3 Mart 2016 Perşembe

İran’da seçimi hep İran kazanıyor

İran notlarına devam edelim.

Bugün İran’ın PKK’ya bakışını yazacaktım.
Fakat “seçim” öne geçti.

***
Biliniyor: 26 Şubatta iki seçim birden yapıldı.
Hem 290 üyeli Meclis için. Hem de, 88 üyeli Hobrigan’a (Uzmanlar Meclisi).

***
Kesin sonuçlar açıklanmadı henüz.
Bizim medya aceleci. Gönlündekini duyurdu: “Reformcular büyük zafer kazandı” dedi.
Kimine göre de: “Reformcular ezdi geçti.”
Oysa durum öyle değil.

***
Sonuçlara bir göz atalım. Önce başkent Tahran.
“Zafer” ve “ezme” sözlerini hak eden yer.

Reformcular gerçekten büyük üstünlük sağladılar.
Milletvekili seçimi: 30-0.
Hobrigan seçimi: 15-1.

***
Tahran, bizdeki İstanbul gibi.
Ülkede en eğitimli nüfusun yaşadığı yer.
Sadece siyasi merkez değil. Ticari merkez. Üniversite şehri. Ve sanatın toplandığı yer.
Tahran sonuçları bir işarettir. Bütün siyaseti etkiler.
Sonuç, devleti yöneten Muhafazakârlara uyarıdır. “Reform” talebinin güçlü olduğunu gösteriyor. İç politikada, sosyal alanda.

***
Hobrigan Meclisi sonuçları Tahran dışında hayli farklı.

Muhafazakârlar kesin önde. Yüzde 60-70 bir üstünlükten söz ediliyor.

Temsilcileriyle konuştum: Rahattılar. Zaten başka sonuç beklemiyorlarmış.

Hatırlattılar: “Hobrigan için 161 kişinin adaylığı onaylandı.”

“Onların da yüzde 80’i zaten Muhafazakârdı. Bazı bölgelerde Reformcu aday bile yoktu.”

***
Hobrigan Meclisi için rejimin sigortası diyebiliriz.

Malûm: Dini Rehber rejimin merkezi iktidar odağı. Onu da Hobrigan seçiyor.

Reformcuların beklentisi: Hobrigan bu dönemde yeni bir Rehber seçecek.

Söyledikleri: Mevcut dini lider Hamaney hem yaşlı, hem de hasta(?).

Not: İran sistemi katı esaslara bağlı. Rehber’e rağmen rejim değişikliği mümkün değil.

***
Fakat Muhafazakârların bir sorunu var.

Önde gelen lider isimler Tahran’dan aday olmuştu.

Ayetullah Cenneti dışında hiçbir seçilemedi.

Örnek: Ayetullah Misbah Yazdi ve Ayetullah Muhammed Yazdi.

***
Hobrigan’da Tahran bölgesi için bir not daha.

Reformcular bir “taktik” yapmışlar.

Taktiğin sahibi: Rafsancani. Reformcuların lideri sayılıyor.

Her seçmen, oy pusulasına 16 isim yazabiliyor.

Reformcular ilk 8 ismi kendi listelerinden almışlar.

Pusulanın sonuna ise Muhafazakâr listenin son 8 ismini eklemişler.

Amaç: Muhafazakârların lider takımını meclis dışı bırakmak.

Öyle de olmuş.

Tahran’da Reformcular Hobrigan seçimini 15-1 aldı.

Ama 15 kişiden 7’si aslında Muhafazakâr.

***
Milletvekili seçimi daha karmaşık.
Dün öğle itibariyle verilen sonuç şöyleydi (kesin değil):
Muhafazakârlar: 91
Reformcular: 91
Bağımsızlar: 50-55
İkinci turda seçilecekler: 48-56
Başa baş bir tablo var gibi.

***
Sonuçta taraflardan biri ağır basabilir.
Fakat milletvekili meclisi belirleyici değil. Çünkü:
Bir: Meclisin yetkileri sınırlı.
Zaten resmi adı “İslami Danışma Meclisi”.

***
İki: İran’da Türkiye’de olduğu gibi partiler sistemi yok.
Milletvekilleri parti disipliniyle bağlı değil.
Gruplar “blok” hareket edemiyor.
Milletvekillerinin tercihi konuya göre değişebiliyor.

***
İran’da başbakanlık yok. Hükümeti Cumhurbaşkanı kuruyor.

Geçmişte de Reformcu ağırlıklı Meclis oldu.

Mesela Reformcu Cumhurbaşkanı Muhammet Hatemi döneminde (1997-2005).

Buna rağmen, Hatemi’ye büyük güçlük çıkardılar.

Tersi de oldu. Muhafazakâr ağırlıklı Meclisler kendilerinden Cumhurbaşkanını çoğu kez zorladılar.

***
Tablonun böyle olması dört sonuç sağladı.

Bir: Hobrigan’daki Muhafazakâr ağırlığı rejimi rahatlattı.
İran, derin bir rejim tartışmasına düşmekten kurtuldu.

***
İki: Dış politikada İran makas değiştirebilir mi endişeleri rafa kalktı.

Kaydedelim: Rafsancani ekibi ABD ile daha yakın ilişkileri savunuyor.

***
Üç: Milletvekili seçiminde Reformcular büyük güç kazandı.

İç politikadaki reform talepleri daha güçlü dillendirilecek.
İçeride reform yapılmasını savunan Muhafazakâr da az değil.

***
Dört: Batıda ve İran’da bazı çevrelerin iddiası hazırdı: “Seçimde hile yapılacak.”

Özellikle Tahran sonuçları net şekilde gösterdi: Sandıklara müdahale edilmemiş.

Şimdi, İran’da “hile” kelimesini kimse ağzına bile almıyor.

“Renkli” eylem beklentisindeki çevrelerin hevesi kursaklarında kaldı.

Özet: İran seçimini yine İran kazandı.

***
Türkiye için anlamı: İran’ın anti-emperyalist cephede kalması iyidir.


Rafet BALLI- Aydınlık/01.03.2016