ABD ve Rus basınında çıkan “Türkiye’de turuncu darbe” haberlerini dün Aydınlık’ta gördünüz. Bu haberler ciddi mi? Ya da şöyle soralım: Bu haberlerin neresi ciddi?
“TAYYİP ERDOĞAN’A KURULAN TUZAK”
Amerikalı gazeteciler, Tayyip Erdoğan yönetiminin yumuşak karnına işaret ediyorlar. Daha da önemlisi Tayyip Erdoğan’a kurulan tuzak dile getiriliyor. Bu bağlamda 1990 yılında Saddam Hüseyin’in düştüğü tuzağa gönderme yapılıyor. O zaman Saddam Hüseyin’in Kuveyt’e girmesine göz yumacağı işaretini veren ABD, bugün Tayyip Erdoğan’ı Rusya ve Suriye’yle düşman konumlara kışkırtıyor.
ABD’li gazeteci, Rusya ve Suriye düşmanlığının maliyetini Tayyip Erdoğanlardan daha iyi biliyor. Bugün Türkiye’de Rusya ve Suriye ile çatışmayı derinleştiren bir yönetim, ABD’li gazeteci Whitney’in deyişiyle “erozyona” uğrar. Yaşanan budur zaten. Rus uçağı Tayyip Erdoğan’ın başına düşmüştür. Bu sonuca bakarak kimin düşürdüğü konusunda değerlendirme yapılabilir.
PUTİN’İN KURMAYLARI: “ABD ERDOĞAN’I BİZE YIKTIRMAK İSTİYOR”
Tayyip Erdoğan çevresi olayın ne kadar farkında, tartışılır. Rusya’yı hedef alan gürültülü açıklamalardan kaygı duyan AKP’liler var, gazetelere yansıyor. Öte yandan AKP basınında Rusya düşmanı kampanyanın devam ettiğini de görüyoruz.
AKP’nin hesapsız takımı iki adım önünü göremiyor ama Putin yönetimi olayı çok iyi anlamış. Bir ay kadar önce Moskova’ya giden Vatan Partisi heyetine, Putin’in kurmay kadrosu şunu söyledi: “ABD, Tayyip Erdoğan yönetimini bize yıktırmak istiyor.”
TAŞ BAŞI AKILLANDIRIR
Sorumsuzlar Rusya düşmanlığını sürdürebilirler. Taş başa düşünce akıllanırlar. Herkes şunu en başa yazmalıdır: Rusya dostluğu Türkiye’nin başında kim olursa olsun bir mecburiyettir. Rusya bizim en büyük ticaret ortağımız. Türkiye ekonomisi Asya’da nefes alıyor. Öte yandan vatanımızın bütünlüğü için Rusya ve Suriye ile en azından kavgalı olmamak gerekiyor. Bu mecburiyetlere meydan okuyanlar, devrildikleri zaman gerçeğin farkına varırlar.
Evet, taş başı akıllandırır. Ama tac da başı akıllandırır. İktidar koltuğunda oturanlar akıllarına estiği gibi hareket edemezler. Türkiye’nin mecburiyetlerini dikkate almak zorundadırlar. Umulur ki, tac başı akıllandırsın.
“TURUNCU DARBE” YAPAMAZLAR
Türkiye’de bugünkü koşullarda “Turuncu Darbe” olmaz. “Turuncu Darbe” için, halk hareketi gerekli. PKK’nın Güney Doğu’da bölücü bir kitle hareketi tertipleme şansı yok. Halk, artık PKK’yı belâ olarak görüyor. Hendeklere gömülen bölücü terör örgütüne el uzatacak bir Kürt kitlesi bulunmuyor.
Büyük kentlerdeki emekçi hareketine gelince, bölücü ve Fetullahçıların o harekette en küçük şansları yok. Gezi sonrasında Haziran ve Temmuz ayaklanmalarında da görüldü, millet Türk bayrağı altında birleşiyor ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye haykırıyor. Bölücü teröre karşı yüz binler yürüyor. Renault işçileri, PKK ile işbirliği yapan DİSK yöneticilerine karşı yürüyüş yapıyor. Cerattepe direnişçileri, HDP bölücülerine “sizi istemiyoruz” diyerek tavır koyuyor.
HALK RUSYA VE SURİYE DÜŞMANLIĞINI SIRTINDA TAŞIMAZ
Türkiye’nin Rusya ve Suriye düşmanlığını sırtında taşımayacağı kesindir. Suudi Arabistan krallarıyla kanka olan bir Tayyip Erdoğan, Türkiye’de padişah olamaz. Bununla birlikte halk ABD’nin yapacağı darbeye izin vermez. Tayyip Erdoğan düşmanlığını darbe amacıyla kullanmak isteyenler amaçlarına ulaşamazlar.
AKP’yi iktidardan indirecek olan, Türk milletidir. Halk, komşularla düşmanlık siyasetinin maliyetine katlanmayacaktır.
Rusya ve Suriye düşmanlığı, AKP iktidarının yumuşak karnıdır. Amerikan ve Rus basınında çıkan haberler bu gerçeği vurguladığı için anlam taşıyor.
Doğu PERİNÇEK- Aydınlık/28.02.2016