26 Nisan 2012 Perşembe

BDP MİLLETVEKİLİ SIRRI SÜREYYA ÖNDER 24 NİSAN'IN "ERMENİ HALKININ ULUSAL YAS, ANMA VE ACILARINI PAYLAŞMA GÜNÜ" OLARAK İLAN EDİLMESİ İÇİN KANUN TEKLİFİ HAZIRLAMIŞ !

   BAŞBAKAN TAYYİP ERDOĞAN, VİDEO KONFERANS YÖNTEMİYLE KATILDIĞI İMAM HATİP LİSESİ MEZUNLARI VE MENSUPLARI DERNEĞİ'NİN KUTLU DOĞUM HAFTASI ETKİNLİĞİNDE,

   "..21012 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI'NI ÇOK FARKLI BİR HEYECANLA, ÇOK FARKLI BİR COŞKUYLA İDRAK EDİYORUZ. BİLDİĞİNİZ GİBİ, YAPTIĞIMIZ YASAL DÜZENLEMEYLE, ALEMLERE RAHMET OLARAK GÖNDERİLMİŞ RESULÜ EKREM'İN MÜBAREK HAYATINI, YANİ SİYER-İ NEBİ'Yİ, KUR'AN-I KERİM DERSİYLE BİRLİKTE SEÇMELİ DERS OLARAK OKULLARIMIZA KAZANDIRDIK, ÖĞRENCİLERİMİZİN VE AİLELERİMİZİN TERCİHİNE SUNDUK. İSTEYEN HER ÖĞRENCİ, ERKEN YAŞLARDA ÖĞRENİLMESİ DAHA KOLAY OLAN KUR'AN-I KERİM'İ ARTIK OKULLARDA ÖĞRENEBİLECEK...." DİYE KONUŞMUŞ.

  TBMM İNSAN HAKLARINI İNCELEME KOMİSYONU, 3 TEMMUZ 1993 SİVAS KATLİAMI'NDA YAŞAMINI KAYBEDEN ŞAİR METİN ALTIOK'UN KIZI ZEYNEP ALTIOK'U DİNLEMİŞ (NEDEN ACABA ?). AKP DİYARBAKIR MİLLETVEKİLİ OYA ERDONAT, ZEYNEP ALTIOK'A; "...BAZI İNSANLAR İÇİN DİN HASSAS KONUDUR. KAŞINMASI DOĞRU MU ? BÖYLE YAPMASAYDI, BABAM ÖLMESEYDİ DİYE KAFANIZDAN GEÇTİ Mİ ?" DİYE SORMUŞ.

   BDP EŞBAŞKANLARI SELAHATTİN DEMİRTAŞ, GÜLTEN KIŞANAK VE DTK EŞBAŞKANI AHMET TÜRK'ÜN ABD ZİYARETLERİ SÜRÜYORMUŞ. BU ZİYARETLER HAKKINDA AÇIKLAMA YAPAN SIRRI SAKIK, "ABD ORTADOĞU'DA ÖNEMLİ BİR GÜÇ;  PARTİMİZ YÖNETİCİLERİ İŞİN NE OLDUĞUNU AMERİKALILARA ANLATIYORLAR" DEMİŞ.

   CUMHURİYET'E KARŞI YAPILAN SİVİL DARBE SÜRECİ HER GEÇEN GÜN BERRAKLAŞIRKEN, CUMHURİYET KURUMLARI "HÜRRİYET VE İTİLAF FIRKASI" ARTIKLARI TARAFINDAN TEK TEK DÖNÜŞTÜRÜLÜRKEN, HALK ORTAÇAĞ KARANLIĞI'NA İTİLİRKEN, HAK ARAMA YOLLARI KAPATILIRKEN GÜN VE GÜN İNSANLARIMIZ "TEVEKKÜLE" ALIŞTIRILIRKEN VE ARTIK TOPLUMSAL DÖNÜŞTÜRME PROJESİNİN SAHİPLERİ, TAŞERONLARI ORTADA İKEN BİR MİLLETVEKİLİMİZ (SIRRI SÜREYYA ÖNDER), 24 NİSAN'IN "ERMENİ HALKININ ULUSAL YAS, ANMA VE ACILARINI PAYLAŞMA GÜNÜ" OLARAK İLAN EDİLMESİ İÇİN KANUN TEKLİFİ HAZIRLADIĞI AÇIKLAMASINI YAPMIŞ.

  AFERİM ONA ! ARTIK "UZAYLI MUSTAFA"DAN SONRA BİR DE UZAYLI BİR MİLLETVEKİLİMİZ OLDU !

  

  

ABD BÜYÜKELÇİSİ'NİN AMERİKA'YA GÖNDERDİĞİ 22 MART 2003 TARİHLİ "GİZLİ" İBARELİ KRİPTO

"...(TÜRK GENERALLER) TAYYİP ERDOĞAN'IN DAVRANIŞLARINDAN BÜYÜK RAHATSIZLIK DUYMAKTADIR.
   R.TAYYİP ERDOĞAN GÜÇLÜ BİR MÜTTEFİĞİMİZDİR.
  
 ORGENERALLERİN TUTUM VE DURUŞU, AMERİKAN MENFAATLERİNİN KORUNMASI VE DEVAMI AÇISINDAN ENGELLEYİCİ OLMAKTADIR...

 ORGENERAL HİLMİ ÖZKÖK'ÜN SADAKATLİ DURUŞU MUTLAKA SAHİPLENİLMELİDİR. MUHALİF ORGENERALLER, ORGENERAL HİLMİ ÖZKÖK'ÜN ÇİZGİSİNE İTİRAZ ETMEKTEDİRLER...

 TAYYİP ERDOĞAN'IN SİYASİ KAVRAYIŞI VE BÖLGE ÜLKELERİ İLE TÜRKİYE İÇİNDEKİ YÜKSEK ORANDAKİ HALK DESTEĞİNİN KALICI DESTEĞE DÖNÜŞMESİ MUTLAK DESTEK OLARAK DEĞERLENDİRİLMELİDİR.

 ERDOĞAN, KENDİSİNE DESTEĞİN DEVAMI HALİNDE, ABD'NİN BİR MÜTEFİĞİ OLARAK, ORTADOĞU VE IRAK DAHİL OLMAK ÜZERE TÜRK HAVA SAHASINI, KARA VE DEMİR YOLLARI İLE MERSİN VE İSKENDERUN LİMANLARINI KULLANIMIMIZA AÇACAĞINI TAAHHÜT ETMEKTEDİR.

  ZATEN ZAMAN İÇERİSİNDE BU İMKANLARIN BÜYÜK BÖLÜMÜ GERÇEKLEŞTİ. BÖLGEDEKİ HAVA HAREKETİMİZE YETERİNCE KATKI SAĞLANDI. ANCAK TÜRK ORDUSUNDAKİ ÜST RÜTBELİ SUBAYLAR TARAFINDAN SÜREKLİ ENGELLENMEK İSTENMEKTEYİZ. BU SUBAYLARLA İLGİLİ ÖZEL KAYNAK VERİLERİMİZ CRT (KRİPTO) OLARAK GÖNDERİLMİŞTİR. BU DOSYA İLE İLGİLİ VERİ TOPLAMALARIMIZ DEVAM ETMEKTEDİR.

  AMERİKAN MENFAATLERİNE KARŞI ÇIKAN ORG.AYTAÇ YALMAN, ORG.ŞENER ERUYGUR, ORG.ÇETİN DOĞAN, ORG.HURŞİT TOLON, ORG.FEVZİ TÜRKERİ, ORG.TUNCER KILIÇ, ORG.YAŞAR BÜYÜKANIT, GENELKURMAY BAŞKANI HİLMİ ÖZKÖK'ÜN EMİR VE TALİMATLARINA UYMADIKLARI GİBİ, ORG.HİLMİ ÖZKÖK'E HER AN MUHTURA VEREBİLİRLER.

   BU BAKIMDAN DEĞERLENDİRİLDİĞİNDE GÜÇLÜ BİR MEDYA GRUBUNUN OLUŞTURULMASINA ACİLEN İHTİYAÇ DUYULMAKTADIR. BU İHTİYAÇ ACİLEN GİDERİLMELİDİR.

  BU KONU RECEP TAYYİP ERDOĞAN İLE PAYLAŞILMIŞ OLUP "GEREĞİNİN DEĞERLENDİRİLECEĞİ HAKKINDA OLUMLU DEĞERLENDİRMELERİN YAPILDIĞI VE YAPILACAĞI TEYİDİ ALINMIŞTIR.

  17 NO'LU KLASÖRDEKİ MEVCUT BİLGİ VE BELGELERİN İNCELENEREK DEĞERLENDİRİLMESİNDE BÜYÜK YARAR VARDIR. YAŞAR BÜYÜKANIT HAKKINDAKİ BİLGİ VE BELGELERİN R.TAYYİP ERDOĞAN'A ULAŞTIRILMASININ ONAYI GEREKMEKTEDİR.

  GELİŞMELERİN IŞIĞINDA VERİLER DEĞERLENDİRİLECEKTİR. A,B,C,D,E,F,G KODLU KLASÖRLERİN İÇERİĞİNİN TENSİBİ VE UYGULANMASI İÇİN 500 KİŞİLİK ÖZEL ADAMLARIN DEVREYE SOKULMASI GELİŞMELERE GÖRE DEĞERLENDİRİLMELİDİR.

  ONAY BEKLİYORUM."

                                                                                                                                                              PEARSON
  

28 ŞUBAT 1997 MGK KARARLARI

Millî Güvenlik Kurulu'nun 28 Şubat 1997 tarih ve 406 Sayılı Kararına Ek-A (rejim aleyhtarı irticai faaliyetlere karşı alınması gereken tedbirler)

1-Anayasamızda cumhuriyetin temel nitelikleri arasında yer alan ve yine anayasanın 4'üncü maddesi ile teminat altına alınan laiklik ilkesi büyük bir titizlik ve hassasiyetle korunmalı, bunun korunması icin mevcut yasalar hiçbir ayrım gözetmeksizin uygulanmalı, mevcut yasalar uygulamada yetersiz görülüyorsa yeni düzenlemeler yapılmalıdır.
2-Tarikatlarla bağlantılı özel yurt, vakıf ve okullar, devletin yetkili organlarınca denetim altına alınarak Tevhid-i Tedrisat Kanunu gereği Millî Eğitim Bakanlığı'na devri sağlanmalıdır.

3-Genç nesillerin körpe dimağlarının öncelikle cumhuriyet, Atatürk, vatan ve millet sevgisi, Türk milletini çağdaş uygarlık düzeyine çıkarma ülkü ve amacı doğrultusunda bilinçlendirilmesi ve çeşitli mihraklarin etkisinden korunması bakımından:

a-8 yıllık kesintisiz eğitim, tüm yurtta uygulamaya konulmalı.

b-Temel eğitimi almış çocukların, ailelerinin isteğine bağlı olarak, devam edebileceği Kuran kurslarının Millî Eğitim Bakanlığı sorumluluğu ve kontrolünde faaliyet göstermeleri için gerekli idari ve yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

4-Cumhuriyet rejimine ve Atatürk ilke ve inkılaplarına sadık, aydın din adamları yetiştirmekle yükümlü, milli eğitim kuruluşlarımız, Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun özüne uygun ihtiyaç düzeyinde tutulmalıdır.

5-Yurdun çeşitli yerlerinde yapılan dini tesisler belli çevrelere mesaj vermek amacıyla gündemde tutularak siyasi istismar konusu yapılmamalı, bu tesislere ihtiyaç varsa, bunlar Diyanet İşleri Başkanlığı'nca incelenerek mahalli yönetimler ve ilgili makamlar arasında koordine edilerek gerçekleştirilmelidir.

6-Mevcudiyetleri 677 sayılı yasa ile men edilmiş tarikatların ve bu kanunda belirtilen tüm unsurların faaliyetlerine son verilmeli, toplumun demokratik, siyasi ve sosyal hukuk düzeninin zedelenmesi önlenmelidir.

7-İrticai faaliyetleri nedeniyle Yüksek Askerî Şûra kararları ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) ilişkileri kesilen personel konusu istismar edilerek TSK'yi dine karşıymış gibi göstermeye çalışan bazı medya gruplarının silahlı kuvvetler ve mensupları aleyhindeki yayınları kontrol altına alınmalıdır.

8- İrticai faaliyetleri, disiplinsizlikleri veya yasadışı örgütlerle irtibatları nedeniyle TSK'dan ilişkileri kesilen personelin diğer kamu kurum ve kuruluşlarında istihdamı ile teşvik unsuruna imkan verilmemelidir.

9- TSK'ya aşırı dinci kesimden sızmaları önlemek için mevcut mevzuat çerçevesinde alınan tedbirler; diğer kamu kurum ve kuruluşları, özellikle üniversite ve diğer eğitim kurumları ile bürokrasinin her kademesinde ve yargı kuruluşlarında da uygulanmalıdır.

10-Bu maddenin tam metnini Turkiye'nin uluslararası ilişkilerini ilgilendirdiği için yayınlayamıyoruz.

11-Aşırı dinci kesimin Türkiye'de mezhep ayrılıklarını körüklemek suretiyle toplumda kutuplaşmalara neden olacak ve dolayısıyla milletimizin düşmanca kamplara ayrılmasına yol açacak çok tehlikeli faaliyetler yasal ve idari yollarla mutlaka önlenmelidir.

12-T.C. Anayasası, Siyasi Partiler Yasası, Türk Ceza Yasası ve bilhassa Belediyeler Yasası'na aykırı olarak sergilenen olayların sorumluları hakkında gerekli yasal ve idari işlemler kısa zamanda sonuçlandırılmalı ve bu tür olayların tekrarlanmaması için her kademede kesin önlemler alınmalıdır.

13-Kıyafetle ilgili kanuna aykırı olarak ortaya çıkan ve Türkiye'yi çağdışı bir görünüme yöneltecek uygulamalara mani olunmalı, bu konudaki kanun ve Anayasa Mahkemesi kararları taviz verilmeden öncelikle ve özellikle kamu kurum ve kuruluşlarında titizlikle uygulanmalıdır.

14-Çeşitli nedenlerle verilen, kısa ve uzun namlulu silahlara ait ruhsat işlemleri polis ve jandarma bölgeleri esas alınarak yeniden düzenlenmeli, bu konuda kısıtlamalar getirilmeli, özellikle pompalı tüfeklere olan talep dikkatle değerlendirilmelidir.

15-Kurban derilerinin, mali kaynak sağlamayı amaçlayan ve denetimden uzak rejim aleyhtari örgüt ve kuruluşlar tarafından toplanmasına mani olunmalı, kanunla verilmiş yetki dışında kurban derisi toplattırılmamalıdır.

16-Özel üniforma giydirilmiş korumalar ve buna neden olan sorumlular hakkında yasal işlemler ivedilikle sonuçlandırılmalı ve bu tür yasadışı uygulamaların ulaşabileceği vahim boyutlar dikkate alınarak, yasa ile öngörülmemiş bütün özel korumalar kaldırılmalıdır.

17-Ülke sorunlarının çözümünü "Millet kavramı yerine ümmet kavramı" bazında ele alarak sonuçlandırmayı amaçlayan ve bölücü terör örgütüne de aynı bazda yaklaşarak onları cesaretlendiren girişimler yasal ve idari yollardan önlenmelidir.

18-Büyük Kurtarıcı Atatürk'e karşı yapılan saygısızlıklar ve Atatürk aleyhine işlenen suçlar hakkındakı 5816 sayılı kanunun istismar edilmesine fırsat verilmemelidir.


28 Şubat 1997 tarih ve 406 sayılı MGK Kararı'nın Eki'dir.

   28 Şubat 1997 Tarihli MGK Toplantısında alınan kararlar, toplantıya katılanlarca imza altına alınıyor. Kararın altında imzası olanlar: Süleyman DEMİREL (Cumhurbaşkanı), Necmettin ERBAKAN (Başbakan), Tansu ÇİLLER (Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı), Turhan TAYAN (Milli Savunma Bakanı), Meral AKŞENER (İçişleri Bakanı), İsmail Hakkı KARADAYI (Genelkurmay Başbakanı), Hikmet KÖKSAL (Kara Kuvvetleri Komutanı), Güven ERKAYA (Deniz Kuvvetleri Komutanı), Ahmet ÇÖREKÇİ (Hava Kuvvetleri Komutanı), Teoman KOMAN (Jandarma Genel Komutanı).

   Bu kararlar, 13 Mart 1997 tarihindeki Bakanlar Kurulu'nda tartışmaya açılmadan onaylanıyor. Tüm Bakanlıklara gereği yapılması talimatıyla dağıtımı yapılıyor. (Bugün Cumhurbaşkanı A.GÜL, o hükümette Devlet Bakanıdır.)

14 Nisan 2012 Cumartesi

SONER YALÇIN İLE "SAMİZDAT" ÜZERİNE SÖYLEŞİ












SİLİVRİ CEZAEVİNDE SİZİ EN ÇOK ETKİLEYEN NE OLDU ?

DOĞU AĞABEY'İN ELLERİ...CEZAEVİ RUTUBETİNDEN, ROMATİZMADAN EĞİLMİŞTİ. YETMİŞ YAŞINDA; ÖMRÜNÜ DAHA GÜZEL BİR HAYATA ADAMIŞ BİR DÜŞÜN ADAMINI, SİYASAL BİR LİDERİ HER OLAĞANÜSTÜ DÖNEMDE ZİNDANA ATMAYA KİMSE UTANMIYOR. BU CEBERRUT DEVLET 13 YIL DOĞU PERİNÇEK'İ HAPİSTE TUTTU VE HALA DA UTANMADAN BUNA DEVAM EDİYOR. TÜRKİYE'DE BIRAKIN ŞUCUSUNU- BUCUSUNU İNSAN OLAN HERKES BUNA İSYAN ETMELİDİR. OYSA, DOĞU PERİNÇEK'İN ADINI AĞIZLARINA ALMIYOR, KÖŞELERİNDE YAZMIYORLAR. AYNI ŞEY YALÇIN KÜÇÜK İÇİN DE GEÇERLİ; BATI'DA OLSA EL ÜSTÜNDE TUTULACAK SIRADIŞI ZEKAYA SAHİP BİR AYDINA, KURAMCIYA YAPTIĞIMIZA BAKIN; O DA KAÇ YIL CEZAEVİNDE YATTI. BAKINIZ DÜŞÜNCE ÖĞRETİLDİĞİ GİBİ UTANMA DA ÖĞRETİLİR; BİZ İNSANLARA UTANMAYI ÖĞRETMEMİŞİZ NE YAZIK Kİ. PROF. HİLMİOĞLU, PROF. HABERAL HANGİSİNİ SÖYLEYEYİM; ACI ÇEKİYORUM. BİZİM ÜLKEMİZDE DÜŞÜNEN İNSANIN KORUNAĞI YOK MAALESEF.



SONER YALÇIN İLE "SAMİZDAT" ÜZERİNE SÖYLEŞİ

KİTABINIZDA "ANLI ŞANLI" KÖŞEYAZARLARINA SERT ELEŞTİRİLER YÖNELTİYORSUNUZ...

 İNSAN YAPTIĞI ŞEYDİR. 25 YILLIK GAZETECİYİM. ÇEYREK ASIRLIK TECRÜBEMDE GÖRDÜM Kİ; GERİ DÖNDÜRÜLEMEZ OLANLA UZLAŞILMAZ. BUNU ŞU NEDENLE SÖYLÜYORUM; SANDIM Kİ BAZI "İSMİ BÜYÜKLER" SÜRECİ ANALİZ EDEMİYORLAR, YANLIŞ BİLGİLERE SAHİPLER, DOĞRUYU GÖSTERİRSEM ANLARLAR ! BENİM KAFAMDA, ANLAYIŞIMDA; GERÇEK GAZETECİ YANLIŞLIĞI GÖRDÜĞÜNDE BUNU YALNIZCA DOĞRUYU İSTEMEK İÇİN YAZAR, SÖYLER; BAŞKA BİR NİYETİ OLMAZ. BENİMKİ ÇOCUKLUK HASTALIĞI ! DİĞER YANDA CENGİZ ÇANDAR'I, ORAL ÇALIŞLAR'I VB. GAZETECİ OLARAK GÖRMÜYORUM. GERÇEK GAZETECİ KİMSENİN HİZMETİNE GİRMEZ, DÜŞÜNSEL BAĞIMSIZLIĞINI KORUR, SATIN ALINAMAMANIN YÜCELİĞİNİ TAŞIR. BUNLAR ÖYLE Mİ; İRADELERİNİ ZORBA BİR GÜCÜN EMRİNE VERMİŞLER. KENDİ YALANLARINI DİNLEYE DİNLEYE ARTIK UYUŞTURU BAĞIMLISI GİBİ OLMUŞLAR; HİÇBİR GERÇEĞİ AYIRT EDEMİYORLAR. "SAMİZDAT"TA NASIL SATIN ALINDIKLARINI AYRINTILARIYLA YAZDIM; KUŞKUSUZ SADECE İKİSİNİ DEĞİL...NAZLI ILICAK VE ONUN "PALTOSUNDAN" ÇIKAN SIĞ KIZLAR DA VAR; DAYANIŞMA İÇİNDELER. BAYAĞILIK ZAYIF İNSANLARIN DAYANAĞI DEĞİL MİDİR; NASIL BULDULAR BİRBİRLERİNİ !... EVET, HEPSİNİ YAZDIM; TARİHE NOT DÜŞTÜM.

AYDINLIK KİTAP / 13.04.2012