AKP iktidarının en tartışmalı, denetimden en uzak kurumu, kısa adı TOKİ olan Toplu Konut İdaresi, uzun yıllar konuşulmaya adaydır. TOKİ, bugüne kadarki icraatları ile sadece bir inşaat örgütlenmesi değil, ayrıca denetim dışı tutulan, AKP yandaşı sermayedar üretme, palazlandırma projesi olduğunu yeterince ortaya koydu.
TOKİ kayıtlarına göre, 2003-2010 arasında 419 bin konut üretimi tamamlandı. TOKİ, bu konutların yüzde 90’ının sosyal konut niteliğinde olduğunu ve sosyal bir işlevi yerine getirdiğini öne sürse de gerçek tam da böyle değil. Üretilen 419 bin konuttan 382 bin adedini satan TOKİ, bu üretimde esas olarak topluma ait kamu arsalarını kullandı. Yatırım maliyeti 32 milyar TL olan 1500 dolayındaki projenin yüzde 30’una yakınının İstanbul’da, yüzde 11’inin Ankara’da olması TOKİ projelerinin bölgesel dağılımındaki çarpıklığın en önemli göstergesidir.
Dahası, sosyal konut üretimiyle kendini tanımlayan TOKİ’nin en büyük 25 projesinin mahiyeti, TOKİ’nin, yüksek gelir gruplarına konut ve AVM üreten firmalara İstanbul rantını paylaştıran bir kurum olduğunu yeterince göstermektedir.
TOKİ’nin “Kaynak geliştirme ve Emlak GYO” projeleri kapsamında bulunan konutların toplam konutlar içindeki payı yüzde 20’nin altında olmakla birlikte, toplam proje maliyetleri içindeki payları yüzde 50’nin üzerindedir. Bu da TOKİ’nin sosyal konut üreticisi olma iddiasının bir şehir efsanesi olduğunu göstermektedir.
***
Daha da önemlisi, ilk 25-50 arasında yer alan “kaynak-hasıla paylaşım” projelerinin kamusal karşılığının doğru dürüst alınıp alınmadığı ve yerinde kullanılıp kullanılmadığı kocaman bir soru işaretidir. Çünkü TOKİ, her tür denetimin dışındadır. TOKİ, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamı dışında tutulmuş, tamamen RTE’nin direktifleriyle işleyen keyfi bir holding olarak devleşmiş, AKP’nin seçmen devşirmesinde kullandığı en önemli araçlardan biri yapılmıştır. TOKİ’nin sermayesi hepimize ait kamu arsalarıdır. TOKİ, Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nden devraldığı, rantı oldukça yüksek kamu arsalarını, “Hazine arsaları karşılığı” inşaat yöntemiyle konut üretiminde kullanmış, bir kısmını satmış, dahası “kamu kurumları, arsaları karşılığı” kamu kurumları için de inşaat yapma gibi “kamu müteahhidi” fonksiyonunu da üstlenmiştir... Özellikle, hastane, lise-ilköğretim okulu gibi kamu yatırımlarının bir kısmı –her nedense- “bu kurumların arsaları karşılığı” TOKİ tarafından yapılır olmuştur. Bunlar, normalde kamu yatırımıdır. Ama TOKİ yapınca kısmen veya tamamen kamu yatırım programı ve kamu yatırım harcamaları kapsamı dışına çıkarılmaktadır. Dolayısıyla denetimden de çıkmaktadır. AKP’nin iktidardan düştüğü ilk gün, TOKİ uygulamaları, Yüce Divan’lık konuların da başında gelecektir.