CHREST VAKFI
ABD merkezli #ChrestVakfı’nın Türkiye’de bazı STK’lara yaptığı bağışlar geçtiğimiz yıl temmuz ayından beri gündemde…
Aslında 1999 yılında kurulmuş olan Vakıf, 2001 yılından beri ve ilginç olarak ABD dışında sadece Türkiye'deki bazı kuruluşlara fon sağlıyor. Yani 20 yıldır…
Vakıf, Türkçe yayın yapan bir web sitesinde misyonunu şöyle açıklıyor:
Vakfın Kurucu Başkanı Lou Anne King Jensen, Vakıfın mali desteklerini Türkiye’ye yönlendirme kararını şöyle
açıklıyor:
“Vakfımızın kaynakları
sınırlı olduğundan, var olan kaynakları birden çok ülkeye dağıtmak yerine tek
ülke üzerinde yoğunlaşmanın daha etkili sonuçlar yaratacağını düşündük.
Desteklerimizi tek bir ülkeye yönlendirerek ülkenin dinamiklerini daha iyi
anlayabileceğimize, o ülkede yaşayanlarla daha yakın ilişkiler kuracağımıza ve
toplum tarafından belirlenen sosyal hedeflere ulaşılmasına daha fazla katkı
sağlayacağımıza inanıyoruz.”
#ChrestVakfı’nın sitesinde, 2001 yılından beri Türkiye’de yaptığı bağışları ayrıntılı bir şekilde görmek mümkün. Vakıf’ın, ilk yıllarda “Çağdaş Eğitim Vakfı”, “Türkiye Aile Sağlığı ve Planlama Vakfı”, “Pediatrik Solunum Topluluğu” gibi kuruluşlara,
- Gıda, eğitim malzemeleri ve müzik enstrümanlarının satın alımı ve sertifika programları,
- Yeni bir hastane ek yapısının inşası ve sağlık malzemelerinin satın alınması,
- İl İlköğretimin ilk
sekiz yılındaki yoksul öğrenciler için okul ihtiyaçlarının satın alınması ve dağıtılması,
- Okul öncesi
eğitimdeki yoksul öğrenciler için okul ihtiyaçlarının satın alınması ve
dağıtılması,
- Pediatrik göğüs hastalıkları alanındaki meslektaşlara yönelik meslek eğitimler ve pediatristlere ve diğer pratisyenlere yönelik eğitimler.
amacıyla, son derece makul nedenlerle hibede
bulunduğu görülüyor.
Vakıf, 2001-
2021 yılları arasında 49 Kuruluşa 164 adet hibede bulunmuş; bu 164 hibenin 3
adedi Kıbrıs Nicosia’da “Kıbrıs Akademik
Formu” ve “PRIO Kıbrıs Merkezi”ne
toplam 85.330 dolar, 1 adedi de ABD Brooklyn’deki “Türkiye Araştırma Enstitüsü”ne 51.000 dolar olarak verilmiş.
Brooklyn’deki Enstitü’ye 2020 yılında verilen hibenin amacı olarak, “Türkiye’deki 1980 darbesine ilişkin bilgi
ve suçları sergileyen, belgeleyen ve arşivleyen dijital bir platform kurulması”
gösterilmektedir.
Bu 3 kuruluşa verilenlerin dışında kalan hibe miktarının tamamı
Türkiye içindeki kuruluşlara yapılmıştır. Vakfın 2001-2021 yılları arasında 49
kuruluşa verdiği hibenin toplam miktarı 7.225.246
dolar
olup, yıllara göre dağılımı şu şekildedir:
Vakfın yıllık hibe miktarlarında, özellikle 2014 yılından itibaren
bir artış gözlenmekte, 2018 yılında 669.049 Dolar’a çıktığı, 2019 yılından
itibaren de düşüşe geçtiği görülmektedir (2021’de 303.637
Dolar).
Vakfın 2001-2021 yılları arasında verdiği toplam hibe miktarının
şehirlere dağılımı ise şöyledir:
Kıbrıs’daki Nicosia ve
ABD’deki Brooklyn’i saymazsak,
toplam 7.225.246 Dolar’ın 7.088.916 Dolar’ı 81 il’e sahip olan
TC’nin sadece 7 ili’ne dağıtılmıştır. Bunlar: İstanbul-Diyarbakır- Ankara- Batman- Nevşehir- Van ve Bingöl’dür. Toplam hibenin yaklaşık % 77’si İstanbul’a, % 18’i Diyarbakır
ve Batman’a verilmiştir.
Verilen toplam hibeden en büyük payı alan ilk 10 kuruluş (Toplam
hibenin % 67.1’i bu kuruluşlara verilmiştir):
HRANT DİNK VAKFI
Listenin ilk sırasında yer alan ve 2007 yılında kurulmuş olan Hrant Dink Vakfı, 2008 yılından beri #ChrestVakfı’ndan her yıl düzenli olarak hibe almaktadır. Vakıf, çalışma alanlarını aşağıdaki gibi tanımlamış:
- çocuklar / gençler arası fırsat eşitliği ve çocukların / gençlerin yaratıcı yönlerinin desteklenmesi,
- kültürel çeşitliliğin bir zenginlik, farklılığın bir hak olarak kabul görmesi,
- Türkiye, Ermenistan ve Avrupa toplumları arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilmesi,
- Türkiye'nin demokratikleşme sürecinin desteklenmesi,
- milliyetçilikten ve ırkçılıktan arındırılmış tarih çalışmaları,
- Hrant Dink ile ilgili yazı, fotoğraf ve belgelerin toplanması.
Hrant Dink Vakfı’nın aldığı toplam 19 adet hibenin kullanım amaçlarından bazıları
şunlardır:
· Kamuoyunu
günümüz dünyasında vicdanın önemi hakkında düşünmeye teşvik edecek bir filmin
hazırlanması,
· Ermeni
mimarların 19. ve 20. yüzyılda İstanbul’a yaptıkları katkıları konu alan bir
sergiye destek,
· Diyarbakır
ve civarının toplumsal ve ekonomik tarihini ele alan bir sempozyumun
düzenlenmesine destek,
· Mardin
ve civarının toplumsal ve ekonomik tarihi hakkında bir atölye çalışması
düzenlenmesi,
· Müslümanlaştırılan
Ermeniler hakkında bir konferans düzenlenmesi,
· Hrant
Dink Vakfı faaliyetleri için kullanılacak çalışma alanının inşası için Anarat Hığutyun Ermeni İlköğretim Okulu binasının renovasyonuna destek,
· Bir
uluslararası konferans, Anadolu’nun çok kültürlü mirası hakkında genişletilmiş
araştırma ve bir kütüphane ve arşiv bölümünden oluşan bir enformasyon merkezi
için destek,
· Anadolu’nun
çok kültürlü tarihi hakkındaki atölyelere ve araştırmalara destek,
· Türkiye’de
çoğulcu bir söylem inşa etmek amacıyla Ermenilere ait arşivleri derlemek,
korumak ve bunları paylaşmak için yaratıcı yollar bulmak,
· İnsan
hakları eğitim modülleri aracılığı ile çoğulculuk, çok kültürlülük, birlikte
yaşama ve çeşitliliğin öneminin teşvik edilmesi,..
2021 yılı dahil,
Hrant Dink Vakfı’nın #ChrestVakfı’ndan aldığı hibelerin
toplamı 1.238.993 Dolar.
Hrant Dink Vakfı’nın #ChrestVakfı
dışındaki destekçileri, sitesinde şöyle sıralanmaktadır:
AB, Civil Rights Defenders, DVV International, European Endowment Democracy, Fransa Dışişleri Bakanlığı, Friedrich Naumann Vakfı, The Calouste Gulbenkian Foundation, Heinrich Böll Stiftung Derneği, Türkiye Hollanda
Başkonsolosluğu, Türkiye Fransızca Enstitüsü, Sabancı Üniversitesi ve Stiftung
Mercator Girişimi İPM, İstanbul İsveç Başkonsolosluğu, İsviçre Dışişleri
Bakanlığı, Norveç Dışişleri Bakanlığı, Olaf Palme International Center
Vakfın sitesinde
görülen “Danışma Kurulu Üyeleri”nden
bazıları şunlardır:
Ahmet İnsel, Ali Bayramoğlu, Ayhan Aktar, Ayşe Soysal, Cansu Çamlıbel, Cem Boyner, Cengiz Aktar, Daron Acemoğlu, Ercan Kesal, Etyen Mahçupyan, Fuat Keyman, Füsun Eczacıbaşı, Gençay Gürsoy, Gündüz Vassaf, Hasan Cemal, İbrahim Betil, Oral Çalışlar, Tarhan Erdem, Tatyos Bebek, Yılmaz Erdoğan,…
ANADOLU KÜLTÜR VAKFI
Listenin ikinci sırasında yer alan ve 2002 yılında kurulmuş
olan “Anadolu Kültür Vakfı”nın, 2005- 2020 yılları arasında aldığı 22 hibenin
karşılığı 848.507 Dolar. Vakıf’ın kurucusu ve Yönetim Kurulu
Başkanı, halen cezaevinde bulunan Osman Kavala.
Vakıf çalışma alanlarını 4 başlıkta
topluyor:
·
Kültürel
Diyalog
·
Kültür
Sanatla İfade ve Eğitim
·
Kültürel
Çeşitlilik
·
Ermenistan'la
Kültürel İşbirliği
Vakfın,
İstanbul Ofisi’nin yanı sıra,
İstanbul’da “DEPO” adıyla bir kültür
sanat merkezi ve Diyarbakır’da “DİYARBAKIR
SANAT MERKEZİ” mevcut.
“Anadolu
Kültür Vakfı”nın, #ChrestVakfı’ndan 2005- 2020 arasında aldığı 22 adet hibenin
kullanım amaçlarından bazıları şunlardır:
· Kars’taki gençlik ve kültürel miras programlarına
ve Kafkas ülkeleri arasındaki kültürler arası işbirliği çabalarına destek (107.087 Dolar),
· Toplumda artan şiddete karşı insani ve hoşgörülü
bir tepkinin geliştirilmesi konusuyla ilgili kadın aktivistler arasında
düzenlenecek bir toplantıya destek (2.000 Dolar),
· Türkiye ve Kafkaslar arasındaki kültürel
çalışmalara destek (44.165 Dolar),
· Balkanlar, Ortadoğu ve Kafkaslarda bulunan sanat
organizasyonlarının katılacağı bir toplantı yoluyla kültürel aktörler arasında
diyalogu yoğunlaştırmak ve derinleştirmek (7.117 Dolar),
· Diyarbakır’da düzenlenecek fotoğraf ve sanat
sergilerine, tiyatro ve film prodüksiyonlarına ve yaratıcı yazı atölyelerine
destek (25.570
Dolar),
· Film yapımcıları için sinemada Türkiye ve
Ermenistan tarihinin ele alınışını inceleyecekleri atölyeler düzenlenmesi (18.090 Dolar),
· Sivil toplum kuruluşlarını Kürt sorununun barışçıl
çözümüne ilişkin girişimleri arasında eşgüdüm sağlamaya teşvik etmek (49.080 Dolar),
· Geçmişle yüzleşme, barışın tesisi ve uzlaşma
konularında sivil toplum kapasitesi inşa etmek (52.200 Dolar),
· 1908-1915 yılları arasında Türkiye’de yaşanan
toplumsal ve siyasi gelişmelere dair bir filmin prodüksiyonu (60.000 Dolar),
· Genç yetişkinlere Avrupa normları ve kurumları hakkında
eğitim vermek (23.380
Dolar),
· Türkiye’yi çevreleyen bölgede kültürler arası ortaklıkları
desteklemek (66.638
Dolar),
· Sur ve Diyarbakır'ın çok kültürlü tarihinin
arşivlenmesine destek (47.895 Dolar),
· Akran eğitimi ve ortak programların
geliştirilmesini teşvik etmek amacıyla Türkiye ve Avrupa’daki sivil toplum
kuruluşları arasında bağlar kurmak (60.020 Dolar).
“Anadolu
Kültür Vakfı”nın, #ChrestVakfı dışında, farklı projelerde birçok kuruluşla
işbirliği yaptığı görülüyor. Örneğin, “Kültürel Diyalog” başlığı altında
uyguladığı bazı projeler şunlar:
· CultureCIVIC:
Kültür Sanat Destek Programı
Türkiye’de kültür-sanat
alanındaki sivil toplum çalışmalarını güçlendirmeyi amaçlıyor. Bu programda
işbirliği yapan kuruluşlar:
Goethe-Institut
Istanbul,
Anadolu
Kültür Vakfı,
İstanbul
Kültür Sanat Vakfı (İKSV),
Institut
Français Türkiye,
Danimarka
Kültür Enstitüsü Türkiye Ofisi
ortaklığında,
Türkiye
Hollanda Büyükelçiliği işbirliğiyle.
· Adalet Atlası
Güncel hak ihlallerinden
yola çıkan ama adaleti hukukla sınırlamayan bir podcast serisi. Destekçiler:
Civil Rights Defenders
Almanya Başkonsolosluğu İstanbul
Almanya Federal Dışişleri Bakanlığı
· Kültür
için Alan
Kültürel faaliyetlerin İstanbul-Ankara
dışında da teşvik edilmesini hedefleyen Kültür
için Alan, İzmir,
Diyarbakır ve Gaziantep’te kültür sanat
altyapısını destekliyor. İzmir, Diyarbakır ve Gaziantep’in yanı sıra bu
üç şehre komşu şehirlerden kurumlara ve
sanatçılara sunulan finansal destek programının yanı sıra, kültür yönetimi
eğitimi ve Avrupa şehirlerine dolaşım
programı Kültür için Alan projesinin tamamlayıcı programları arasında.
Destekçiler:
Goethe-Institut,
Hollanda Büyükelçiliği,
İstanbul İsveç Başkonsolosluğu,
Fransız Kültür Merkezi
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV)
- VAHA: Tartışma ve Diyalog Alanları için Ortak Zemin
VAHA, Anadolu
Kültür ve MitOst
e.V. girişimi;
VAHA konsorsiyumu, tematik
çalıştay ve ağ kurma toplantıları için iac
Berlin ve seyahatle ilgili harcamaları için Chrest Vakfı’yla
işbirliği yapıyor.
· Tandem
Türkiye
Tandem Türkiye'nin 2011 -
2017 yılları arasındaki program dönemleri, Stiftung Mercator ve European Cultural Foundation
(ECF) tarafından desteklendi.
Tandem
Türkiye 2018-2019, European Cultural Foundation
(ECF) ve MitOst e.V. ortaklığıyla
geliştirilerek, Anadolu Kültür ile
işbirliğinde yürütüldü.
Burada, Anadolu Kültür
Vakfı’nın VAHA ve TANDEM projelerinde işbirliği yaptığı MitOst e.V. üzerinde durmak gerekiyor.
MitOst e.V.
MitOst e.V. Berlin merkezli bir kuruluş ve 1996 yılında kurulmuş; 2021 itibariyle 49 ülkede 1500 üyeye sahip.
MitOst, sitesinde; kültürel, sektörel veya dilsel sınırların ötesinde kültürel
alışverişi, aktif vatandaşlığı, sosyal uyumu ve sürdürülebilir kentsel ve
kırsal kalkınmayı teşvik eden faaliyetler ve programlar sağladığını, büyüyen
bir Avrupa ağının parçası olarak, vatandaşların toplumlarına aktif olarak
katılmalarını ve demokratik ilkelere göre hareket etmelerini desteklediğini ve
üyelerine, uluslararası vakıf programlarının mezunlarına, sergiler, kamusal
alanlardaki kampanyalar, performanslar, çalıştaylar, toplantılar ve eğitimler
gibi proje fikirlerini hayata geçirmelerinde yardımcı olarak finansal ve
profesyonel destek sunduklarını öne sürüyor.
MitOst, programları ve projeleri aracılığıyla
sınırların ötesinde işbirliğini, bilgi ve beceri alışverişini teşvik ettiğini
ve ayrıca bir dizi başka uluslararası projenin ortağı olduğunu bildiriyor.
MitOst’un partnerleri:
· Balkans, let’s get up!
· The Chrest Foundation
(ABD)
· European Cultural
Foundation (Hollanda)
· European Movement Germany (EBD) (Almanya Dışişleri Bakanlığı’na
bağlı)
· Creative Europe programme (European
Commission)
· Anadolu Kültür Vakfı
(Türkiye)
· Insha Osvita (Ukrayna)
· İstanbul Bilgi Üniversitesi (Türkiye)
· The International Alumni Center
(iac Berlin)
· L'Art Rue (Tunus)
· COMM’ON (Yunanistan)
· Avrupa Komisyonu
· The Robert Bosch Stiftung (Almanya)
· Petersburg
Dialogue (Almanya)
· Culture Resource
(Lübnan)
· The DARE (Almanya)
· EU-Russia Civil
Society Forum (Almanya)
· ALDA (the European Association for
Local Democracy) (Fransa)
· GIZ (Alman Uluslararası İşbirliği
Derneği) (Almanya)
· International
Institute of Debate (Tunus)
· Federal Foreign Office (Almanya Dışişleri Bakanlığı)
· The Sofia
Platform Foundation (Bulgaristan)
· IFA (Institute
for Foreign Relations) (Almanya)
· Erasmus + (AB/Almanya)
· Forum for the Future (İngiltere)
· Stiftung
Mercator (Almanya)
Bu “partnerler”den; MitOst’un Alman Devleti’nin kontrolünde, bildik “kültürel alışveriş”, “aktif vatandaşlık”, “sürdürülebilir kentsel ve kırsal kalkınma”, “demokrasi” gibi (kulağa hoş gelen, ancak içleri boş) kavramlar etrafında bazı ülkelerde bazı vatandaşları içine almayı hedefleyen komplike bir yapı olduğu anlaşılıyor.
Ağırlıklı olarak
Almanya’nın resmi ya da vakıf/dernek statüsündeki yapılarıyla yer aldığı bu
“partner listesi”nde ABD’den sadece Chrest
Vakfı’nın yer alması, Türkiye-Tunus-Lübnan- Ukrayna- Bulgaristan’la bağlantılar kurulmuş
olması ilgi çekici. Bunun nedenleri ayrı bir yazının konusu olabilir.
Şu anda cezaevinde bulunan Anadolu Kültür Vakfı Başkanı iş adamı “Osman Kavala”nın, bir “fon sağlayıcı”
değil de, bu sivil toplum ağının önemli organizatör ve koordinatörlerinden
olduğu anlaşılıyor. Şu ana kadar, onun cezaevinde olmasına yönelik gelen
itirazların sahiplerinin niteliği de bunu doğruluyor.
Örneğin;
Almanya hükümeti insan hakları ve
insani yardım sorumlusu Barbel Kofler, Dışişleri Bakanlığı'nın internet
sitesinde yayımlanan açıklamasında "İstanbul'daki mahkemenin bugünkü
kararı ile maalesef Türkiye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AIHM) Osman
Kavala'nın derhal serbest bırakılması için neredeyse iki yıldır yanıtsız
bırakılan talebini yerine getirmedi. Bunu esefle karşılıyorum"
diyor.
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor ise "Mesut Özdemir'in başkanı olduğu İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi,
AİHM kararlarına uymayarak, Osman Kavala'yı demir parmaklıkların arkasında
tutmaya karar verdi. Türkiye'deki yetkililer gönülsüzce Avrupa Konseyi ihlal
sürecini kabul etmek zorunda mı bırakılıyorlar? Başka bir yol görünmüyor."
diyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı, "Özgürlüklere saygı gösterme ve
bu davayı en kısa sürede sonuçlandırma konusunda Türkiye'ye çağrı yapmaya devam
ediyoruz. Türkiye'yi ayrıca, AİHM kararlarına uymaya çağırıyoruz. Osman
Kavala'nın bir an önce serbest bırakılması çağrısında bulunuyoruz.” açıklamasında bulunuyor.
Uluslararası Af Örgütü’nün Avrupa Direktörü Nils
Muiznieks "Türkiye'nin
Avrupa Mahkemesinin bağlayıcı kararını uygulamayı reddetmesi Osman Kavala'nın
özgürlük hakkının vicdansızca ihlalidir ve Avrupa insan hakları sisteminin
bütünlüğüne ciddi bir tehdit temsil etmektedir" ifadelerini
kullanıyor.
Avrupa Parlamentosu Üyesi Hollandalı vekil ve eski Türkiye
Raportörü Kati Piri de sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, “Avrupa
Konseyi bakanlarının Türkiye'ye karşı AIHM kararına itaatsizlikten dolayı ihlal
sürecinin paylaşılması” çağrısında bulunuyor.
Listenin üçüncü
sırasında “Medyascope” yer alıyor. 2015 yılında kurulmuş ve 2016- 2020 yılları arasında aldığı 5 hibenin
karşılığı 477.058 Dolar. “Medyascope”un sahibi, İstanbul merkezli
“Scope Medya Ticaret ve Pazarlama A.Ş.” Yayın Yönetmeni Ruşen Çakır.
“Medyascope”un Chrest Vakfı dışındaki diğer destekçileri şunlar:
·
The European
Endowment for Democracy (EED) (BELÇİKA)
- HEİNRİCH-BÖLL-STİFTUNG (Almanya)
- Sıda (The swedısh ınternatıonal development cooperatıon agency) (İsveç hükümeti)“Medyascope” dışında, Chrest Vakfı’ndan hibe alan medya kuruluşları:
“Medyascope” dışında, Chrest Vakfı’ndan hibe alan
medya kuruluşları:
Kuruluş |
Hibe Yılı |
Hibe
Miktarı |
|
|
|
IPS
İletişim Vakfı (Bianet) |
2006 |
24.017,00
Dolar |
140journos |
2018 |
60.000,00
Dolar |
Bağımsız
Gazetecilik Platformu (P24) |
2019-
2020 |
124.015,00
Dolar |
Serbestiyet |
2021 |
49.995,00
Dolar |
Sivil
Toplum ve Medya Çalışmaları Derneği |
2021 |
59.981,00
Dolar |
HAKİKAT ADALET HAFIZA MERKEZİ
Listenin dördüncü sırasında yer alan “Hakikat Adalet Hafıza Merkezi”, “geçmişte yaşanan hak
ihlallerine ilişkin hakikatlerin ortaya çıkmasına, toplumsal hafızanın
güçlenmesine ve bu ihlallerden etkilenenlerin adalete erişmesine katkı sağlamak
hedefleriyle” kurulduğunu beyan ediyor.
Geçmişe bakışı ise şöyle:
“Türkiye Cumhuriyeti tarihi, emperyal geçmişe sahip, milliyetçi
ideolojilere yaslanmış birçok devlette olduğu gibi çarpıtılmış, üstü örtülmüş
gerçeklikler, kıyımlar, hak ihlalleri ve zulüm örnekleri ile malul. Bir yanda
Müslüman olmayan azınlıkların dışlanması, kovulması, onlara yönelik ayrımcı
uygulamalar var: Osmanlı devletinin son döneminde alevlenen Ermeni sorununu kan
dökerek halletme siyasetinden, 1915’teki soykırımdan miras kalan, sanki
bunların devamı gibi işlev gören bir Ermeni düşmanlığı körüklenmiş; Trakya’dan
Yahudiler kovulmuş (1934); Müslüman olmayan iş adamlarının mallarının
yağmalanmasına ve önemli ölçüde tasfiye edilmelerine yol açan ayrımcı Varlık
Vergisi uygulanmış (1942); Kıbrıs bahanesiyle 6-7 Eylül 1955’te Rumlara
saldırılar tezgâhlanmış. Öbür yanda, Müslüman olan azınlıklar da baskı ve
zulümden paylarını almışlar: Ayrı bir kimliğe sahip Dersim Alevilerine karşı
askeri katliam düzenlenmiş (1938); Maraş (1978), Çorum (1980) ve Sivas’ta
(1993) Alevilere yönelik katliamlar sivil örgütler eliyle hayata geçirilmiş,
resmi güvenlik güçleri tarafından seyredilmiş.”
“Hakikat Adalet Hafıza Merkezi”, 2012- 2020 yılları arasında 441.112 Dolar tutarında 9 adet hibe almış. Bu hibeler şu amaçlarla verilmiş:
✅1990’larda Türkiye’nin güneydoğusu’nda meydana gelmiş olayları konu alan bir belgeselin prodüksiyonu,
· ✅Zorla
kaybettirmeler hakkında toplumsal cinsiyet temelli araştırma yapılması,
· ✅Tarih diyalogu
ve hesap verebilirlik konularında sivil toplum liderleri ve akademisyenlerden
oluşan bir bölgesel ağın kurulmasına destek,
· ✅Zorla
kaybettirmeler hakkındaki bir atölye çalışmasına destek,
· ✅ Orta Doğu ve
Kuzey Afrika’daki zorla kaybettirmeleri konu alan bir yayına destek,
· ✅Başarısızlıkla
sonuçlanan barış süreci hakkında araştırma yapmak ve gelecekteki barış
görüşmeleri için yeni yaklaşımlar önermek,
· ✅2000 yılı
sonrasında Türkiye’de üretilen ve sergilenen çağdaş sanat çalışmalarını
incelemek yoluyla devlet şiddeti ve kapsamlı insan hakları ihlalleri ile ilgili
konularda hafıza geliştirmeye yönelik bir platform inşa etmek,
· ✅Gençler
arasında eleştirel düşünme ve geçmişe dair farkındalığın teşvik edilmesi.
Kim bu destekçiler,
onlara bakalım…
Kurumsal Destekçiler:
· Oak Foundation (İsviçre)
·
Sigrid Rausing Trust (İngiltere)
·
PROTECTDEFENDERS.EU
(Avrupa Birliği)
·
Civil Rights Defenders
(İsveç)
Proje Destekçileri:
· Chrest Vakfı (ABD)
· Açık Toplum Vakfı (SOROS)
· İsveç Konsolosluğu
·
Heinrich Böll Stiftung
(Almanya)
·
Friedrich-Ebert-Stiftung
(Almanya)
·
Charles Stewart Mott Foundation (ABD)
·
Robert Bosch Stiftung
(Almanya)
·
Global Dialogue
(İngiltere)
SA SABANCI ÜNİVERSİTESİ
Listenin beşinci sırasında bir üniversite var: “Sabancı Üniversitesi (SU Gender)”. Üniversite’ye,
Chrest Vakfı tarafından 2009- 2020
yılları arasında, 366.768 Dolar tutarında 10 kez
hibede bulunulmuş.
Hibe amaçları:
· Toplumsal cinsiyet ve etnisite hakkında
disiplinler arası bir akademik atölye çalışmasının gerçekleştirilmesi,
· Anadolu ve komşusu bölgelerdeki diller ve
hafıza hakkında disiplinler arası bir akademik atölyenin gerçekleştirilmesi,
·
Yeni toplumsal protesto şekilleri hakkında
bir atölye çalışması düzenlenmesi,
·
Kadın fotoğrafçılar hakkındaki bir
sempozyuma destek,
·
Toplumsal cinsiyet, çatışma, hafıza ve
aktivizm faaliyetlerine destek,
·
“Sanat, Tiyatro, Sinema ve Edebiyatta
Osmanlı Ermenileri” ve “Toplumsal Cinsiyet ve Estetik - Sanat, Film ve Edebiyat”
başlıklı sempozyumlara destek,
·
Toplumsal cinsiyet, çatışma ve hafıza
konulu kent yürüyüşlerine destek,
Aktivist gruplar için kişisel bakım ve iyileşme atölyelerinin düzenlenmesi
Hibe alınan bazı projeler
çok ilgi çekici!...
“Yeni toplumsal protesto
şekilleri hakkında bir atölye çalışması düzenlenmesi”!
“Toplumsal cinsiyet,
çatışma, hafıza ve aktivizm faaliyetlerine destek”!
“Toplumsal cinsiyet,
çatışma ve hafıza konulu kent yürüyüşlerine destek”!
“Aktivist gruplar için
kişisel bakım ve iyileşme atölyelerinin düzenlenmesi”!
“Mükemmel” eğitim
alanları!
“Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın
Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender) 2019’dan bu yana araştırma ve
işbirliği alanında önemli AB fonları alarak büyük bir başarıya imza atıyor”
deniliyor.
SU Gender son olarak Yeşil Mutabakat için
davranışsal, sosyal ve kültürel değişim programı kapsamında beşinci
bir AB Ufuk 2020 projesiyle ödüllendirilmiş. Program çağrısına 117 proje teklifi
iletilmiş ve sadece ikisi kabul edilmiş. 15/15’lik tam puanla destek almaya hak
kazanan ACCTING (Kapsayıcı
Bir Yeşil Mutabakat Yoluyla Davranışsal Değişikliği İlerletmek) 40 aylık
bir proje ve toplam bütçesi 5 milyon euro (proje kapsamında Sabancı Üniversitesi’nin
bütçe payı 155 bin 675 euro).
Chrest Vakfı’nın, sadece 2021 yılında, Türkiye’deki 5
kuruluşa verdiği hibelerin (toplam 303.637 dolar) proje konuları şunlardır:
· Partizan olmayan habercilik yapılması,
· Kürtçe dili öğretim materyalleri üretmek,
· İfade özgürlüğü ve medeni hakları desteklemeyi amaçlayan
17.İstanbul Bienali’ne destek,
·İnsan hakları eğitim modülleri aracılığı ile çoğulculuk,
çok kültürlülük, birlikte yaşama ve çeşitliliğin öneminin teşvik edilmesi,
· Sivil toplum reformu çabaları etrafında farkındalık
yaratmak.
ABD’nin Irving şehrinde bulunan özel bir vakfın,
“Türkiye”de bu “konu”lara milyon dolarlar akıtmasını doğal mı karşılamalıyız?!
Hiç yorum yok :
Yeni yorumlara izin verilmiyor.