AYDINLIK- Çarşamba, 27 Haziran 2012
Başbakan dün Suriye politikaları bağlamında kendinin eleştirilmesini, Türkiye’nin hedef alınması gibi sunuyor.
Orada dur Tayyip Erdoğan, sen Türkiye değilsin!
Eleştirenler Türkiye’yi değil, senin yanlış politikalarını hedef alıyor!
Senin tehditlerin Aydın Doğan’lara, Mehmet Emin Karamehmet’lere, Ferit Şahenk’lere, Turgay Ciner’lere ve şurekasına söker de bize sökmez!
Ne imiş efendim Suriye konusu milli mesele imiş!
ABD’ye uşaklık ne zamandır Türkiye için milli meseledir?
Emperyalizme köpeklik ne zamandır Türkiye için kırmızı çizgidir?
Suriye’yi imha ve bölgenin yeniden tanziminin ABD’nin acil projesi olduğunu duymayan, bilmeyen mi var?
Tersine Sayın Başbakan, senin Suriye politikalarına başkaldırmak milli bir vecibedir, zira Türkiye’yi Washington istiyor diye adım adım bölünmeye götürüyorsun!
Beşar Esad diktatör imiş de akıtılan kana seyirci kalamaz imiş!
Yahu sen değil misin Irak’da bir buçuk milyon Müslüman boğazlanır ve yüz binlerce mümin hanımın ırzına geçilirken, tecavüzcü o alçaklara, başarılı olmaları için duacıyız diye demeçler veren?
Cevap ver Irak’da akan kan, Müslüman kanı değil miydi?Öyle ise o gün susmanın ötesinde o katliama niçin destek oldun ve şimdi ne konuşuyorsun?
Dahası Beşar Esad diktatör idi ise neden onunla yıllar yılı ev ziyaretlerinde yüksük oynadın, sarmaş-dolaş oldun, boynuna sarıldın ve ortak bakanlar kurulu toplantısı yaptın? Esad bir günde mi diktatör oldu?
Dün Meclis Gurubundaki konuşmanda ayrıca hiç utanmadan bir de gazabımız şiddetli olur diyorsun!
Dur hele, Gazze’ye yardım yolunda
9 Türkü öldüren İsraillilere bir gazap kustun da biz mi işitmedik?Hatırla, o gün de aynı sözleri etmiştin!
Sadece İsraillilere değil, Doğu Akdeniz’de petrol ve doğalgaz arayan Kıbrıslı Rumlara asarız-keseriz dedin de ne oldu?
Tayyip bey Tayyip bey kolpacılık, Kasımpaşa-Hacı hüsrev metodudur, büyük devletler tehdit etmez gereğini yapar? Söyle bana askerimizin başına çuval geçirilmesinden, benzeri onlarca aşağılamaya bugüne kadar ne yaptın sen?
Son söz; bu bombalama olayı sana ilahi ikazdır. Tövbe et Tayyip bey ABD’nin taşeronluğunden vazgeç, Suriye ile kucaklaş. Bak AB ve NATO’daki sözde dostların bile itidal deyip patinaj yapıyor görmüyor musun!
Tayyip’ten aferin alan Bahçeli ve Kılıçdaroğlu ile AKP gider mi?
Dedik ya AKP’yi iktidar yapanlar muhalefeti de dizayn etti!
Evet Türkiye’deki muhalefet artık şeklidir, yani majestelerinin muhalefetidir!
Bahçeli’nin, malum merkezden kendine verilen MHP’deki müdürlük görevi bize göre kesindir ki maalesef Kılıçdaroğlu’da benzer görüntülerdedir!
Televizyonlarda, gazetelerde görmüşsünüzdür, malum olay sonrasında Bahçeli ile Kılıçdaroğlu peş peşe Başbakanın yanına özel kalem müdürü misali ilişiyorlar!
Yahu bilgilendirme denilen şey yanına gidilerek yapılır, ayağa çağrı olmaz... Realite bu ama Bahçeli ile Kılıçdaroğlu tam tersini yapıp, tıpıştıpış gidiyorlar ve bundan rahatsız olmuyorlar!
Bitmedi, özellikle Bahçeli ertesi gün yani dün Meclis Gurubunda adeta AKP sözcüsü gibi konuşarak Başbakan’dan kuvvetli bir aferin alıyor!
Sorarım size bu Bahçeli ve Kılıçdaroğlu ile bu Tayyip Erdoğan iktidardan alaşağı edilebilir mi?
Anketler ortada zaten AKP, Bahçeli ve Kılıçdaroğlu sayesinde, bugünkü bu rezil yönetim tablosun da bile hala yüzde 50’lerde seyrediyor!
Cumhurbaşkanı kriz sürecinde Ankara’ya niçin gelmedi?
Anayasa’ya göre Cumhurbaşkanı hem devletin hem de yürütmenin başı!
Dahası Başkomutan!
Peki, böyle biri, son Suriye krizinde neden Başkent’de değil de İstanbul’da tatil yapıyor?
Abdullah Gül’ün programına baktım, hiç bir etkinliği yok sadece boğazda ki şahane Huber Köşkü’nde keyif çatıyor!
İyi de muhalefet parti liderlerine bile apar-topar çağrılar yapılır, TSK teyakkuza geçirilir ve Bakanlar Kurulu son yılların rekoru olan 7 saatlik bir toplantı yaparken Abdullah Gül yarım saatlik bir uçuşla Ankara’ya niye gelmez ve devlet zirvesine niye dahil olmaz?
Sakın, Abdulah Gül’e bilgi veriliyor demeyin, Cumhurbaşkanlığı Makamı malumat toplama merkezi değil, yukarıda söyledik Anayasaya göre devletin başı ve Başkomutandır!
Yandaş ve candaş medya yazamıyor ama biz söyleyelim, Gül ile Erdoğan arasında Anayasa Mahkemesinin son kararı sonrasında ciddi bir kırılma var. Öyle ki Tayyip bey’in Abdullah bey’i şahsen öne çıkaracak devlet etkinliklerinden uzak tutmak gibi özel bir gayreti söz konusudur. Gül de bunu gördüğü için uzak duruyor!
Başbakan’a göre siyaset konuları
Recep Tayyip Erdoğan’a göre:
- Suriye politikası ve uçağımızın düşürülmesi milli meseledir ve siyasete malzeme olmalı... (AKP bundan zarar görüyor da ondan)
- PKK terörü ve Kürt meselesi milli meseledir ve siyasete malzeme olmalı. (AKP zarar görüyor da ondan)
- Füze Kalkanı konusu milli meseledir ve siyasete malzeme olmamalı. (AKP zarar görüyor da ondan)
- Kıbrıslı Rumlara susulması konusu ağza alınmalı zira milli meseledir ve siyasete malzeme olmamalı. (AKP bundan zarar görüyor da ondan!)
- Yargı ve polisteki dehşet siyasallaşma ve kadrolaşma siyasete malzeme olmamalı (AKP bundan zarar görüyor da ondan!).
- Yolsuzluğu yazmak ve dillendimek siyaset dışı olmalı (AKP ondan da zarar görüyor).
- Buna mukabil Türk Silahlı Kuvvetlerini aşağılamak, ona sövmek ve ona operasyon milli mesele değil serbesttir (Çünkü AKP bundan kendince siyaseten fayda görüyor).
- Dinimizin siyasette kullanılması serbest (AKP bundan da fayda görüyor).
- Mezhepçilik yani dinsel ayırımcılık serbest (AKP bundan da fayda görüyor).