26 Aralık 2010 Pazar

‘Lokal’ mi ‘Türkiye Manzarası’ mı?(1)

Cumhuriyet 14.12.2010

KAVŞAK
ÖZGEN ACAR


‘Lokal’ mi ‘Türkiye Manzarası’ mı?(1)

Parasızlık çeken Bektaşi son çare olarak camiye gidip dua etmeye karar vermiş!
“- Tanrım, şöyle bolca para ver de doğru dürüst bir rakı içeyim!” sözleri ile duasına başlamış. Yanında saf tutan biri Bektaşi’ye:
“- Utanmaz herif! Allah’tan rakı parası istenir mi? Üstelik camide böyle dua etmeye utanmıyor musun?” demiş.
Bektaşi dayanamamış:
“- Peki, sen Allah’tan ne istiyorsun?” diye sormuş.
Adam:“- İman!” diye yanıtlamış.
Bektaşi bu, durur mu? “ - Haklısın” demiş, “herkes kendinde olmayanı ister”...
***
13 Aralık 2010 HaberTürk
“Çayyolu’nda ‘denetim’ krizi” başlıklı bir haber. Bir kafeteryada polis ekipleri herkesin kimliklerini kontrol etti. Kafede 18 yaşın altında kimse yoktu. Polisler, işletmeciye “Eğer 18 yaşını doldurmamış birini görürsek burayı kapatırız!” tehdidinde bulundular.
***
12 Aralık 2010 Hürriyet
Ankara Ümitköy’de aileli mekâna içki baskısı. Polis, “İçeride çocuk var! Yanlarında da olsanız 18 yaşın altındaki çocuklarınızı buralara getiremezsiniz” diyerek, ailelerin kimliklerini topladı. Haklarında tutanak tutulan çocuklar aynı masada oturan anne-babalarına imza karşılığında teslim edildi…
Ankara Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya, “Olay üzücüdür. Sorumlular uyarıldı!” dedi. Peki, sorumlulara ceza verildi mi? Yanıt yok!
***
27 Kasım Milliyet
CHP Milletvekili Şevki Kulkuloğlu Kayseri’de içki yasağı uygulandığını şöyle açıkladı:
“Kayseri’de içki içenleri polis fişliyor. Polis, içkili yerlere baskın yapıyor. Masadaki içkileri ve insanları kameraya alıyor.”
Uygulamadan usanan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün hemşerileri içki içmeye Ürgüp’e gidiyorlarmış!
***
18 Kasım Radikal
Reklam Kurulu, Mey İçki’nin alkollü içeceklerin tanıtımı için hazırlanan 3 reklamı hakkında 80 bin 640 lira ceza verdi ve reklamların yayınını durdurdu.
***
12 Ekim Milliyet
TBMM Başkanlık Divanı’nda milletvekilleri, Meclis güvenliğindeki tabur lokalinde şarap, bira içilmesinin yasaklanıp yasaklanmayacağını tartıştılar.
***
23 Eylül Milliyet
Tophane sanat galerilerine içki içiliyor diye “mahalle baskısı” ile “organize saldırı” yapıldı.
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu “Bu bir suçtur. Bu suçun faillerini bulmak için emniyetimiz çalışıyor” dedi.
Kameralarla saptanan 7 saldırgan serbest bırakıldı.
Milliyet: Ertesi gün olay yerinde inceleme yapan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay “Bu manzaranın hiçbir haklı sebebi olamaz!” dedi.
Cumhuriyet: Aynı gün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise “Medya abartmasın. Lokal bir olayı Türkiye manzarası gibi sunanlar, AKP hükümetini sorgulayanlar son derece bayat bir oyunun içindeler” demiş!
***
22 Temmuz Hürriyet, Sedat Ergin:
Başbakan Erdoğan’ın bir konuşmasından alıntı yapıyor: “Bu alkolü siz nereden elde ediyorsunuz? Bu meyvelerden falan elde ediliyor mu bunlar? Üzümden elde etmiyor musun, ediyorsun. Diğer meyvelerde belli oranda yok mu, var… Onları ye…”
Ergin devam ediyor:
“Herkesin doğru anlayacağı şekilde ‘Alkol alma, onun yerine meyve ye’ mesajı veriyor Başbakan. Gazeteci olarak görev yaptığımız son 35 yıl içinde bir başka Başbakan’ın içkiyle ilgili benzer bir çağrısını hatırlamıyoruz. (…)
Türkiye’de AKP’nin iktidarda olduğu 2002 yılından bu yana içki konusunda patlak vermiş olan tartışmaların sayısı meçhuldür. Belediyelerin içkili lokantaları kırmızı noktalı mahallelerde toplamalarıyla ilgili 2006 yılındaki tartışma bu çerçevede hatırlatılabilir.”
***
21 Temmuz Cumhuriyet
Başbakan Erdoğan’ın alkol karşıtı açıklamaları şarap üreticilerini ürküttü: Niyet açığa çıktı. Sırada alkol yasağı var!
***
4 Temmuz Vatan
İstanbul Boğazı’ndan sonra Fethiye ve Bodrum’un da sesi kısıldı. Allianoi’yi kumlara gömen Çevre Bakanlığı’nın 23.59’da eğlence yerlerine getirdiği “gürültü yasağı” tepki çekti.
Daha sonraki haftalarda ve aylarda tüm gazetelerde 23.59 uygulamasının gerçek amacının içkiyi yasaklamak olduğunun belirlendiğine ilişkin haberler yayımlandı.
(15 Eylül’de Cumhuriyet “Danıştay’ın, belediyelerin müziğin sesini kısmaya yetkili olmadığına karar verdiğini” duyurdu.)
Ardından bir internet iletisi dolaşmaya başladı. İstanbul barlarında “iki kadehe bir türban” tanıtımı yapan barların, kadın sürücülerin trafikte alkol muayenesinden kurtulmaları için türban dağıtmaya başladıkları bildiriliyor! İyi mi?

24 Haziran HaberTürk
Ankara Büyükkent Belediyesi okul yakınlarında içki satışı yapan 500 kadar büfeyi kapatmaya kalktı. Büfeciler Odası “Kazanılmış hakka müdahale ve üyelerimiz mağdur edilemez. Gerekirse bazıları taşınabilir!” açıklaması yaptı.
***
16 Mayıs Milliyet
“İçkide 4. Murad devri mi?” başlığını şu alt başlık izliyor: “Tütün Alkol Kurumu’nun yeni yönetmeliği içki dünyasını boğacak kaskatı yasaklarla doldu. Markette peynir rafına şarap koymak da yasak, gazetelerin arka sayfasında içki reklamı yapmak da…”
***
9 Mayıs Hürriyet
“Mahalle baskısı: Anadolu alkolsüz yarımada oldu.”
***
3 Mart Milliyet
AKP milletvekili Mehmet Halit Demir, Mardin Valisi Hasan Duruer’in Artuklu Üniversitesi’nde alkollü içki servisi yaptırmasına tepki göstererek “Bu, eğitime karşı bir darbedir!” dedi.
***
Ama… Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu dedirtecek en son haber:

13 Aralık 2010 Hürriyet
“İsteyen böyle dolaşabilecek” başlıklı haberde “Teksas yasası çıkıyor” denildikten sonra, TBMM Silah Alt Komisyonu’nun, silah bulundurma yaşını 18’e indirdiği, isteyenin 5 silah alabileceği, ikisini üzerinde taşıyabileceği, sabıkalıların da silah taşıyabileceği, silah reklamının yapılabileceği bildirildi!
Camide, cemaatlerde “iman” arayanlar acaba bu silahlanma ile ne yapacaklar?