Türk Ordusu’nu Kafesledik
“AKP ile anlaşarak TSK’yı kafesledik”
CIA’nın Türkiye uzmanı Henri Barkey’in, 2003’te 1 Mart tezkeresinin reddedilmesinden 25 gün sonra 26 Mart’ta
Utah Üniversitesi’nde verdiği “Felaket ile Flört: Türkiye, Irak ve ABD” adlı
konferansta, AKP lideriyle anlaşarak “Türk Ordusu’nu çok sıkı bir kafese
kapattıklarını” söylediği ortaya çıktı. Barkey, AKP’nin, AB reformlarında
ısrarlı tutumu ve ABD’nin Türkiye’ye gün vermesi için AB’ye baskı yapmasının
“Türk Silahlı Kuvvetleri’ni kafesleme” planı olduğunu ifade ediyor.
Türkiye’nin Kuzey Irak’a
girmesini hiç istemedik!
Henri Barkey, Kuzey cephesinin açılmasına neden
olacak 1 Mart tezkeresinin aslında Kuzey Irak’a girmekte ısrarlı olan Türk
Ordusu’na karşı düşünülen bir önlem olduğunu da şöyle itiraf ediyor. “1 Mart tezkeresinin geçmemesinin tüm suçu
Türk Ordusu’nda. Çünkü, İslamcı hükümet ile Türk Ordusu arasında çekişme vardı.
Problemin önemli bir parçası Türk Ordusu’nun Amerika Birleşik Devletleri’ne
güvenmemesiydi. Halbuki biz ’Bağımsız Kürdistanı’ desteklemiyorduk.
İnanmadığımızı söylüyorduk. O yüzden bu konuşmanın adını ’Felaketle Flört’
koydum. Türk Ordusu, ABD’den bağımsız olarak Kuzey Irak’a girmek istiyordu. Ne
olursa olsun! ABD’nin ise en son istediği şey buydu. Çünkü, Iraklı Kürtlerle
Türk Ordusu arasında gerilim olacaktı. Zaten Kuzey cephesi bu tür sorunların
ortaya çıkmaması için düşünülmüştü.”
Askerleri, “güç” olarak
görmek istemiyorlardı
AKP’nin değişim söylemine inandığını belirten Barkey, iktidar partisini, “Askeri, güç olarak görmek istemeyen, sivilleşmeden
yana ve merkez sağ olmak isteyen bir parti” olarak tanımlıyor. Barkey, 2002’de iktidara gelen AKP hükümeti ve
lideriyle “Türk Ordusu’nu sıkı bir
kafese kapatma” temaslarını ise şöyle anlatmış:
“İlk kez bir İslami parti tek başına
iktidara geldi. O güne kadar Türkler, AB’ye temkinli yaklaşıyordu. İlk kez
‘AB’ye girmek ve demokrasi istediklerini’ söylediler. İlk kez bir Türk
hükümeti, ‘AB’ye girmek istiyoruz, onların kriterleri bizim için ölçü olur’
diyor. Bir İslamcı liderin rönesans terimini kullanması bana çok belirleyici
geldi. Çünkü, AB’ye katılarak adaylık sürecinin Türkiye’yi daha fazla demokrat
yapacağına inanıyorlar. Bu demokratikleşme süreci içinde biz orduyu çok sıkı
bir kafese kapattık. Bundan sonra asker, eskiden olduğu gibi her 10 yılda bir
müdahale edemeyecek. Keyfince hükümetleri değiştiremeyecek. AB’ye adaylık
süreci Türkiye’yi daha demokratik bir ülke haline getirecek. Bu süreç Türk
Ordusu’nun tutumuyla darbe yedi. Şunu söylemeliyim ki; Kuzey Irak’ta bir
çatışma bu süreci zaafa uğratır ve geriletebilir. Eğer; biz bu Saddam’ı umut
ettiğimiz kadar çabuk devirirsek, Türk Ordusu’nun Kuzey Irak’a girmesini
engelleyebilirsek, 1 Mart tezkeresi 1 yıl içinde unutulur. Türk hükümeti de
reformlar yolunda devam ederse ilişkilerimiz iyileşmeye devam eder. Gelecek
için umutluyuz. Türk Ordusu, Kuzey Irak’a girmelerinin hakları olduğunu
söylüyordu. Ancak Başkan Bush, Türklere ‘giremezsiniz’ dedi.”
Kaynak: YENİÇAĞ GAZETESİ/14.06.2012
Haber : Salim Yavaşoğlu