Vahhabi Kardeşler Örgütü Birliği, deyim yerindeyse, Katar Emir’inin ensesinde boza pişiriyor. Müttefik kabile şefleri çadırlarında ağırladıkları gözde misafir Katar kabilesi Emir’ini sille tokat dövüyor. Malum her haltı beraber yediler. Katar, İsrail, İngiltere ve ABD’ye biat için yarış halinde oldu. Suriye’ye dayatılan terör savaşının bayraktarlığını yaptı. Milyarlarca dolar para harcadı. Silah sevkiyatını askeri uçaklarıyla yaptı. Türkiye sahasını yol geçen hanına çevirdi. Subaylarını terör örgütlerin hizmetine verdi. İstenilen her şeyi yaptı ve itaat etti.
Türkiye dâhil âlemin her yerinde milyarlarca dolar kıymetinde yatırımları var. Dünyanın en küçük nüfuslu ülkelerinden biri ama bir gaz deryası üzerinde yüzüyor. 2022 FİFA Dünya Kupası'na ev sahipliği yapacak. Bunun için milyarlarca dolar harcadı. Âlemin en yıldız spor kulüplerine sponsorluk yapıyor. Katar Hava Yolları, El-Cezire TV ve âlemin en nadide İslam eserleri müzesi ile gözde bir ülke. Kişi başına düşen yıllık gelir 150 bin dolara yakın.
Ülkenin yerli nüfusunun üç katı yabancı. Körfezin en büyük ABD askeri üssü burada. Küçük bir Türk birliği de konuşlandı.
DUBAİ 15 TEMMUZ'UN İÇİNDE!
Ama gelin görün ki, bölgeyi ve âlemi tehdit eden terörün sorumlusu yapılıyor. İŞİD’i, El-Nusra’yı, El-Kaide’yi, Ihvan Örgütünü finanse eden, koruyan, misafir eden, silahlandıran, terör eylemleri için teşvik eden devlet ilan ediliyor. Ama “çüşş” ve “yuh” demeden, “yahu yıllarca IŞİD’in, El-Nusra’nın arkasında Esad var, İran var diyen siz değil miydiniz? Bunları Suriye istihbaratı kurdu iddiasını tedavüle siz sokmadınız mı?” itirazınızı yapmadan önce okumaya devam edin. Bu vahşi terör örgütlerin arkasında olduğu iddia edilen Katar ayrıca Suudi topraklarında vuku bulan Şii hareketliliği organize eden kuvvetmiş. Suudi askeri işgalin koruması ile tahtında oturabilen Bahreyn kabile şefi “Bahreyn’deki Şii isyanın arkasında Katar var” dedi.
Mısır, ülkesinde terörist kabul edilen Müslüman Kardeşler Örgütü’nü (İhvan) silahlandıran, finanse eden, kollayan ve Mısır’ın güvenliğini en çok Katar tehdit ediyormuş. Katar’ı baş düşman ilan ediyor. Dubai kenti ile övünen Arap Birleşik Emirlikleri Katar’a az kalsın savaş ilan edecek. Washington’daki sefirinin hacklenmiş e-maillerinden anlıyoruz ki, Dubai sadece 15 Temmuz darbesinin içinde olmamış. Meğer Erdoğan’ın ensesinde boza pişirmek için her türlü karanlık mahfil ile aşna fişne olmuş.
ERDOĞAN VE PUTİN'İ ÇAĞIRDI
Bir gece ansızın Suudi, Bahreyn, Mısır, ABE ve sürgündeki bir çeyrek ülke Yemen, Katar ile tüm köprüleri yıkıyor ve yakıyor. Ülkesi deniz, kara ve hava ablukası altına alınıyor. Katar’a giden hava sahası, kara yolları ve bu ülkelerin karasuları Katar’ın yüzüne kapanıyor. Süveyş kanalı Katar gemilerine yasaklanıyor. Ensesinde pişen bozanın sıcaklığı altında diz bağları çözülen Katar Emir’i Tamim bu kabustan bir an önce kurtulmak için Rusya ve Türkiye’yi yardıma çağırıyor. Putin ve Erdoğan itidal çağrıları yapıyor(!). Etmeyin, yapmayın, din kardeşisiniz nasihatleri 3 maymun olmuş Suudi kabile şefinin umurunda olmuyor.
Katar Emir’in soy adı El-Sani. Bir başka anlamı da ikinci demek. İkinciliği kabullenmeyip kendisini en birinci ad eden Suudi kabile şefinin yerine geçmeye çalışmasının, Mouza gibi şok şekşi bir anneye sahip olmasının hesabını verecek. Kabile taassubu terbiyesi ile yetişmiş, ihanet ve yalanın etle kemiğe büründüğü, deve inadının hüküm sürdüğü, kıskançlık, haset ve sahtekarlığın hüküm sürdüğü, keyfiyetçiliğin arşa ulaştığı Bedevi aşiret yaşam tarzında bu kavga ıslah olmaz.
KATAR NEDEN HEDEFTE?
İran ile Suriye sahasında anlaşmasının, Körfezde ortak gaz çıkarma işleri içinde olmasının, İran’a karşı kurulan Vahhabi-NATO ordusunun içinde olmamasının, Yemen’e Suudi ordusunun yanında asker gönderip savaşmamasının, Türkiye ile birlik olup yanına Müslüman Kardeşler'i alıp Suudi kabile şefini tali plana atmasının, Rusya ile flörtleşmesinin, Trump’a vaat edilen 1.5 trilyon dolardan payına düşeni ödememesinin ve daha gözde olmasının bedelini ödetecekler. Mutlak biat ve itaat istenecek.
Başkan Turp Katar’ın milyarlarca dolarını alacak. Olaylarla ilgisi yokmuş gibi davranacak. Saddam’ı Kuveyt’e sürdüğü gibi Körfez kabile şefleri arasında arabulucu olacak. Belki daha sonra Suudi ordusuyla birlikte Katar’ın üzerine çullanacak. Sömürge valisi gibi Katar’ın gazını ve trilyonlarca dolarını bizatihi kendisi kontrol edecek.
KIZIM SANA SÖYLÜYORUM...
Rakka operasyonu öncesinde kükreyen sultanlarımızın bu noktadan, “ABD Rakka operasyonunu bizimle paylaştı, YPG’ye verilen silahlar Türkiye’ye karşı kullanılmayacak garantisi verdi” noktasına getiren hadise Katar Kızım sana söylüyorum gelinim Türkiye sen anla misalidir. Boza Katar’ın ensesinde pişiriliyor sıcaklığı Erdoğan-Yıldırım sultasını terletsin isteniyor.
Kıssadan hisse; Ya Katar Emiri gidecek ya da Erdoğan, İran ve Putin’in nasihatini dinleyecek, onlara güvenecek (!) masayı devirecek. Yahut sırasını bekleyen sarı öküz misali efendilerinin kendileri için biçtiği kadere boynunu uzatacak. Tarih ile imtihan edilmiş nasihatimizi hatırlayalım; “ABD ve Vahhabi şürekâsına direnmek onlara teslim olmaktan daha karlıdır”. Ankara’da “inşallah ABD bir gün haklılığımızı idrak edecek” palavrası ile aldanan ve ibret almayanlar var. Allah ya Şam sen nelere kadirsin.
Mehmet YUVA
, 07.06.2017