8 Mart 2014 Cumartesi

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜNDE, ÜLKEMİZ KADINLARIYLA İLGİLİ BAZI İSTATİSTİKLER

İstatistiklerle Kadın, 2013 (TÜİK)
 
1) İleri yaş gruplarında kadın nüfus erkek nüfustan fazladır
 
Türkiye nüfusunun 2013 yılında (76 667 864) %49,8’ini kadın nüfus (38 194 504) ve %50,2’sini erkek nüfus (38 473 360) oluşturdu. Kadın nüfusunun % 71,3'ü 45 yaşın altındadır. % 0,8'i 85 ve daha yukarı yaştadır.
 
Türkiye’de 2013 yılında erkek nüfusun %69,6’sı, kadın nüfusun ise %71’i 18 ve daha yukarı yaştadır. Kadın nüfus oranı, ileri yaşlara doğru erkek nüfus oranını geçmektedir.
 
2) Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il Şırnak’tır

Türkiye’de 2012 yılında okuma yazma bilmeyen erkek nüfus oranı %1,4 iken, kadınlarda bu oran %7’dir. Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il %18,2 ile Şırnak olup, erkeklerde bu oran %4,1 ile Mardin ilindedir. Yükseköğretim mezunu nüfusun en yüksek olduğu il kadınlarda %15,3 ve erkeklerde %19,2 ile Ankara’dır. Yükseköğretim mezunu nüfusun en düşük olduğu il ise kadın nüfusta %2,6 ile Hakkâri, erkek nüfusta %4,7 ile Ağrı’dır.

3) Türkiye’de ebeveyn izni ile evlenmede yasal alt sınır 16 yaştır

Türkiye’de ebeveyn izni olmadan evlenmede yasal alt sınır kadınlarda ve erkeklerde 18 yaş, ebeveyn izni ve mahkeme kararıyla evlenmede yasal alt sınır ise kadınlarda ve erkeklerde 16 yaştır.

 4) Kadınlarda ilk evlenme yaşının en küçük olduğu il Niğde’dir
Resmi olarak ilk evliliğini 2012 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 23,5 iken, bu yaş erkeklerde 26,7’dir. İlk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, erkeklerde (28,7) ve kadınlarda (25,5) Tunceli’dir. İlk evlenme yaşının en düşük olduğu il ise erkeklerde Afyonkarahisar (24,8), kadınlarda Niğde (21,3) ilidir.

5) Eğitim düzeyleri düşük olan kadınlarda doğum sayısı fazladır

Nüfus ve Konut Araştırması (NKA) sonuçlarına göre 2011 yılında, 15 ve daha yukarı yaşta ve en az bir evlilik yapmış okuryazar olmayan kadınların %74,9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurmuş iken lise veya dengi okul mezunu kadınların %4,8’i 4 ve daha fazla çocuk doğurmuştur. Yükseköğretim mezunlarının %22,9’u hiç doğum yapmazken %1,9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurmuştur.
6) İşgücünde olmayan kadınların doğum sayısı daha fazladır

NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, işgücündeki kadınların %35,6’sı, işgücünde olmayan kadınların %52,8’i 3 ve daha fazla çocuk doğurmuştur.

7) İşgücüne katılımda kadınların oranı erkeklerin oranının üçte biridir

NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı %47,5 olup, bu oran erkeklerde %69,2, kadınlarda ise %25,9 oldu. Avrupa Birliği üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke Türkiye’dir.

8) Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranının en düşük olduğu il İstanbul oldu

Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranı 2011 yılında Türkiye genelinde %31,8, erkek oranı ise %3,8.

9) Erkeklerde bilgisayar kullanım oranı %60,2 iken kadınlarda bu oran %39,8 oldu


10) Üst düzey kadın yönetici oranı %9,3 oldu

Türkiye’de 2013 yılında kamusal alanda üst düzey kadın yönetici oranı %9,3 oldu. Kadın hâkim oranı ise %36,3 oldu. Akademik personel içerisinde kadın profesörlerin oranı 2012-2013 öğretim yılı için %28,1 oldu. Kadın polis oranı yıllara göre bir değişiklik göstermeyerek 2013 yılında da %5,5 oldu.
 




11) Kadınlar siyasi alanda erkeklere göre daha az yer almaktadır

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili oranı 1935 yılında %4,5 iken, 2013 yılında bu oran %14,4'e yükselmiştir. Türkiye'de 2013 yılında kadın bakan sayısı 1 olup, kabine içindeki kadın bakan oranı olarak %4’e denk gelmektedir. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında, bu oranın en yüksek olduğu ülkelerin %52,6 ile Norveç ve %52,2 ile İsveç olduğu görülmektedir.
 
 


 





Hiç yorum yok :