24 Temmuz 2014 Perşembe

BESSAM ABU ABDULLAH/ Erdoğan ve Filistin yalanı

bessamabuabdullah
 
Erdoğan, Filistin ve Gazze halkının acılarını istismar etmeye, miting alanlarında insanları Filistin yalanı ile kandırmaya devam ediyor. Davos yalanı sihrinin henüz geçmediğini sanıyor. Hamas lideri Şeyh Ahmet Yasin’in tekerlekli sandalyeye mahkûm olmuş bedenini parçalayan İsrail füzesine duyduğu tepkinin büyük bir palavra olduğunu, aylardır Gazze’ye gideceğim diye boş tehditler savurduğunu ve ‘kağıttan kaplan’ edasıyla konuştuğunu, kısacası kralın çıplak olduğunu birisi Tayyip Bey’e hatırlatsın. Tayyip Bey’in bu açıklamalarla ilk dönemlerde önemli bir kesimi aldatabildiğini itiraf etmeliyiz. Arap milliyetçileri dâhil, Siyonist İsrail’e karşı mücadele eden İslami kesimleri ters köşe yatırdığını ve bazılarını halen yatırmaya devam ettiğini üzülerek seyretmekteyiz. Erdoğan’ın bu açıklamaları ve çıkışları Arap kapılarının ardına kadar açılmasını sağladı. Teslim etmeliyiz ki, Recep Bey mahir ve usta bir hokus pokusçu. “Arap Baharı” olarak pazarlanan katliam, talan ve bölünme senaryoları geldiğimiz bu aşamada Tayyip Bey’in üstlendiği misyonu net ortaya koymuştur.  Orta-Asya bölgelerinden, özelliklede Tacikistan’dan resmi THY ile taşınan cani ve haramilerin, çıkış yasağı olanların sahte kimliklerle, Türkiye üzerinden Irak ve Suriye’ye nakledildikleri, Rus ve bölge hükümetlerin istihbarat birimleri tarafından fotoğraflanıp belgelendiği ciddi iddialar arasında. İran istihbarat birimlerinin raporlarına binaen İran medyasında da geniş yer bulmuş ve yetkililer tarafından konu ile ilgili açıklama yapma ihtiyacı duyulmuştur. Gazze yanarken kağıt kaplan edasıyla İsrail’e sözlü eleştiri getiren Erdoğan ve hükümeti, Irak ve Suriye’de gaddar bir istilâcıya dönüşebilmektedir. “Yeni Osmanlı” palavraları ile Siyonist Büyük Ortadoğu Projesinin uygulanması için Münafık (Müslüman) Kardeşler Örgütünün ve Vahhabizmin temel terbiyesini oluşturan mezhepçiliğin en çirkef metotlarını kullanmaktan çekinmemektedir. Bir Filistin mukavemet örgütü olarak Hamas’ı başından itibaren koruyup kollayan, ev sahipliği yapan Suriye’ye karşı örgütleyip kışkırtan ve kullanan Erdoğan-Davutoğlu ikilisi olmuştur. Suriye’yi ziyaret ettiği her fırsatta
 
HAMAS, KANDIRILDIĞINI İTİRAF ETTİ
Hamas lideri Halit Meşal ile bir araya gelmek için can atan Davutoğlu’nun bu ziyaretleri neden ve hangi amaçla yaptığı artık keşfedilmiştir. İhvan örgütlerinin en tepesinde yer alan Erdoğan hükümeti Hamas’ı bölgede kendilerinin büyük bir zafer kazanacağı ve Suriye’ye karşı konumlanırsa büyük kazanımlar elde edeceği yönünde ikna etmişti. Böylece Hamas’ı Suriye’ye karşı kirli bir ittifakın içine çekebilmişti. Hamas, bugün büyük bir tarihi yanılgı içinde olduklarını ve Erdoğan-Davutoğlu tarafından kandırıldıklarını itiraf etmektedir. Filistin’in gerçek dostlarına ihanet ettiklerini ve Filistin düşmanı kuvvetlerle aynı cepheye düştüklerini idrak etmektedir. Hamas, ABD-İsrail tarafından iktidar yapılan Erdoğan, Mursi, Katar Emiri gibi taşeronların Filistin’in dostu olamayacaklarını anladı. Kurtuluş ve özgürlüğün NATO tarafından İslam ümmetinin başına oturtulan memurlar tarafından gelmeyeceğini acı bir bedel ödeyerek gördü.
 
DEMİR KUBBE DEĞİL, KÜRECİK
Erdoğan-Davutoğlu ikilisi tarafından aldatılan Lübnanlı akademisyen dostum Muhammed Nurettin Sefir gazetesinde yazdı: “Son İsrail saldırısı ve Filistin halkının buna karşı direnebilmesi Erdoğan, Katar Emiri ve Suudi Kralı’nın sahte vaatleri ile değil ancak, Suriye, İran ve Lübnan Hizbullahı’nın sağlamış olduğu füzeler ve askeri destekle mümkün olmuştur”.
 
Filistin halkı ve önderleri Suriye meselesinde tarihi bir hata yaptıklarını her fırsatta dile getiriyorlar. Ancak Erdoğan-Davutoğlu’nun döktüğü gözyaşları ve bağırmalarının büyük bir oyundan ibaret olduğunu idrak ettiler. Filistin haklı davası üzerinden Türk halkının oylarına talip olan politikacılardan ibaret olduklarını biliyorlar. Her fırsatta İsrail’e yüklenen Erdoğan hükümetinin İsrail ile ticaretini arttırdığını, Filistin’i katleden savaş uçaklarının yakıtını, kankası Barzanistan’ın talan ettiği Musul ve Kerkük’ten tedarik ettiklerini görüyorlar.
 
İsrail’in Demir Kubbe olarak propagandasını yaptığı füze kalkanı sisteminden ziyade, NATO’nun Malatya Kürecik bölgesine tesis ettiği Patriot hava savunma sistemlerinden ateşlenen füzelerin, İsrail’i hedef alan Filistin füzelerine karşı kullanıldığı artık bir sır değil. Erdoğan-Davutoğlu hükümeti ile yakın ilişki içinde olan Turizm şirketlerinin İsrailli turistlerin Antalya’nın güzelliğinden faydalansın diye sunduğu İsrailliler için özel ucuz tatil programları mazlum Filistin’in kalbine saplanmış bir Erdoğan-Davutoğlu hançeridir. İslam ahlak ve değerlerinden sittin ışık yılı uzak olan Erdoğan-Davutoğlu hükümetinin her seçim arifesinde Filistin kanı üzerinden propaganda yapmalarının modası geçti. Hasta zihniyetleri için din, Peygamber ve her yolu mubah kabul eden bu güruhun tarihin çöplüğüne kaldırılması, Türk halkının Filistin halkına sunacağı en büyük hizmet olacaktır.
 
AYDINLIK / Cumartesi, 19 Temmuz 2014