1 Kasım’da HDP’nin oylarını arttırdığı tek yer Hatay. Amanos Dağları, PKK’nın batı üssü ve stratejik önemi büyük. Olgular ABD’nin Hatay’da koridor için yıllar önceden planı uygulamaya koyduğunu gösteriyor.
AKP’nin ilk Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, Zaman gazetesine verdiği mülakatta çarpıcı tespitler yaptı. Bugüne kadar kimsenin göremediği bir tehlikeye dikkat çekiyormuşcasına konuşan Yakış “Hatay’ı kaybedebiliriz” dedi. Yakış bu cümlesini şu şekilde temellendirdi:
“Büyük devletler Türkiye’yi savaşa çekebilir ve Suriye’de Ruslarla savaşmak zorunda kalabiliriz. Dahası eğer Türk askeri cephede bozguna uğrarsa Suriye, Hatay’ın kendisine ait olduğu konusunu yeniden gündeme getirebilir. Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olabiliriz!”
HATAY’DA KİMİN GÖZÜ VAR?
HATAY’DA KİMİN GÖZÜ VAR?
Yakış’ın “büyük devletler Türkiye’yi savaşa çekmek istiyor” sözüne bir diyeceğimiz yok. Ancak Suriye’nin Hatay’ı topraklarına katacağını söylemek için gerçekleri tamamen ters yüz etmek gerekiyor.
Zira, Hatay’ın üzerinde gözü olanları arıyorsak, başımızı sınırın hemen ötesinde Kürt koridorunu açmaya çalışanlara çevirmek yeterli olacaktır. Orada Yakış’ın adını zikrettiği ülkeler değil Amerika’yı gördüğümüze göre Hatay’ın Kürt Koridoru’nun denize çıkış kapısı olarak görüldüğünü söylememiz gerekir. Hal böyle iken Suriye sınırında hangi alavere dalaverenin döndüğünü bizden daha iyi bilen eski Dışişleri Bakanı neden Moskova ve Şam Cephesi’ni suçlamaktadır! Bu yönlendirmelerin ülkemizi savaşa çekme planları içerisinde olan emperyalistlere yaradığını biliyoruz. Evet, emperyalistlerin gözü Hatay’dadır. Çünkü Kürt Koridoru’nun önündeki tek engel Hatay’dır!
HDP’NIN OYLARININ ARTTIĞI TEK ŞEHIR
Emperyalizmin Hatay planının yeni olmadığını doğrulayan pek çok olgu var.
1 Kasım 2015 Genel Seçimleri sonrasında basın ‘HDP’nin bütün şehirlerde oyu düştü’ bilgisini paylaştı. Bu bilgi yanlıştı. Çünkü HDP bir ilde oylarını artırmıştı. O il Hatay. Peki, bütün Türkiye’de oy kaybeden HDP’nin oyları Hatay’da neden arttı?
Basın bu gelişmeyi, bilerek mi görmezden geldi bilinmez ama bildiğimiz bir gerçek varsa, o da bu artışın tesadüf olmadığıdır. Biraz açalım...
PKK’nın siyasal uzantısı partilerin 2009 yılından beri Hatay’da aldığı oylardaki çarpıcı değişimi tabloda inceleyiniz. Oylarda istikrarlı bir artış göreceksiniz:
HDP oyları belli ilçelere yoğunlaşıyor. Samandağ, Defne, İskenderun, Dörtyol, Erzin ve Payas’ta HDP oyu şaşırtacak ölçüde yüksektir.
HDP, Samandağ’da % 19.3, Defne’de % 15.6 oy oranıyla 2. partidir.
PKK’YI HATAY’DA BÜYÜTEN ETMENLER
HDP oylarındaki artış şüphesiz yalnızca Hatay’a adam yerleştirmesiyle açıklanamaz. Şu bilgiler meseleyi daha da anlaşılır kılıyor:
HDP’nin oyunu arttırdığı ilçelerde çoğunlukla Alevi yurttaşlarımız yaşıyor. Bu ilçelerde PKK’nın kurdurduğu çok sayıda Alevi derneği ve cemevi var. İçerisinde Atatürk resmi olmayan bu dernekleri, PKK yönlendiriyor.
HDP oyları ile, uyuşturucu kullanımı da doğru orantılı. PKK’nın oylarının arttığı ilçelerde uyuşturucu trafiğindeki artış emniyet raporlarıyla sabit.
PKK yıllardır elemanlarını Hatay’daki üniversitelere yerleştiriyor. Üniversite öğrencisi olmayan PKK kadroları da üniversite kampüslerinde cirit atıyor.
PYD’nin “IŞİD ile savaşıyor” gibi gösterilmesi kafa karışıklığı doğuruyor. Bunda, CHP örgütlerinin cılız, etkisiz tutumunun da etkisi var. Ancak, CHP yöneticilerinin “PYD terör örgütü değildir” açıklamaları CHP örgütlerinin elini kolunu bağlıyor. PYD’nin, IŞİD’den farkının olmadığı halka anlatılmıyor.
“BATI ÜSSÜ” AMANOS DAĞLARI
PKK, yığınaklardan birini Amanos Dağları’na yapıyor. Amanoslar, 1990’ların başından beri terör örgütünün “Batı Üssü.” Buranın seçilme nedeni ise, Suriye’ye yakınlığı, deniz ile bağlantısı ve ormanlarla kaplı olması. Kürt kökenli yurttaşlarımızın yoğun olarak yaşadığı Adana, Mersin, Osmaniye, Gaziantep illeriyle bağlantısı Amanoslar’ın, PKK açısından stratejik önemini arttırıyor. Amanoslardaki PKK varlığı, bu şehirlerde toplumsal kışkırtmalar için bir baskı unsuru. Sürekli bulunan PKK sığınakları ve sık sık yaşanan çatışmalar tehlikenin boyutunu ortaya koyuyor. Sınır hattımızın delik deşik oluşu da, PKK’nın işini oldukça kolaylaştırıyor.
HATAY’I KORİDOR YAPTIRMAYACAĞIZ
Olgular, “Kürt Koridoru”nun İskenderun’a ulaşması için hazırlanan planın yıllar öncesinden uygulamaya konulduğunu gösteriyor. Bu duruma daha fazla seyirci kalınamaz. Bütün bu tehditler, ulusal bütünlüğümüz açısından bir kırmızı çizgi halini almaktadır. Bu tehlikeye karşı uyanık olunmalı ve vakit kaybetmeden harekete geçilmelidir.
Suriye’ye müdahaleyi engelleyen Hatay halkına güveniyoruz. PKK’nın belini kıran Mehmetçiğe güveniyoruz. Hatay emperyalizmin projesinin karşısında kale gibi sağlam duracaktır. Atatürk’ün mirası Hatay’a göz dikenlerin yine Akdeniz’e döküleceğinden kimsenin şüphesi olmasın.
Yener Güneş
Aydınlık/16.02.2016