5 Ekim 2015 Pazartesi

PYD'yi ordu yapma planı





ABD Başkanı Barack Obama, Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında, Rusya’nın Suriye’de gerçekleştirdiği hava operasyonlarını değerlendirdi. Eğit-Donat programının ağırlığını PKK’nın Suriye kolu PYD’ye kaydırma planlarına ilişkin sinyaller veren Obama, “Suriye’nin doğusunda Kürtlerle Eğit-Donat programı inşa etmeye çalıştıklarını” söyledi. Obama, Suriye’de ılımlı muhalif gruplar için uygulanmak istenen Eğit-Donat programının başarısız olduğunu belirterek, “Suriyeli muhaliflerin Eğit-Donat programının beklenildiği gibi işe yaramadığını itiraf eden ilk kişiyim” diye konuştu.

KOMUTA ABD’DE

Daha önce, Irak’taki en yakın müttefiki olan bölgesel Kürt yönetiminde askeri eğitime tabi tutulan 6 Suriyeli Kürdü, Suriye’nin kuzeyinde PYD’nin yanında devreye sokan ABD yönetimi, Kürt grupların milislerini düzenli orduya dönüştürmek için de düğmeye bastı. Washington yönetiminin yaptığı planlamaya göre, “Kürt Kolordusu” adını alacak düzenli ordunun sevk ve idaresi Amerikalılarda olacak. Alt ve orta düzey subay kadrosu da bölgesel Kürt yönetiminin peşmerge güçlerinden sağlanacak. Daha önce ABD sonra da Almanya’nın teknik eğitim verdiği peşmerge subayları, “Kolordu”da alt ve orta düzeyde doğrudan ABD subaylarına bağlı olarak görev üstlenecek. “Kolordu”nun 8-10 bin kişilik mevcudunun olması planlanıyor.

EĞİTİMLER KUZEY IRAK’TA VERİLECEK

Eğitimlerin bölgesel Kürt yönetimindeki kamplarda verilmesi, silahların da ABD tarafından Erbil üzerinden milislere ulaştırılması söz konusu olacak. ABD’nin bu programa Türkiye’nin katkısını isteyip istemeyeceği ise henüz bilinmiyor. ABD’nin devreye girmesiyle PYD Eş Başkanı Salih Müslim, Erbil’de Barzani ile buluşmuş ve bu buluşmada Kuzey Irak’ın Erbil ve Duhok kentlerindeki askeri kamplarda eğitim gören Suriyeli Kürt milislerin Suriye’nin kuzeyine gönderilmesine karar verilmişti. Salih Müslim’in, bölgede YPG’den başka silahlı bir güç istemediği yönündeki ısrarı dikkate alındığında, Erbil’de varılan bu mutabakatın ABD’nin baskısıyla yapıldığı anlaşılmıştı. 8 taburdan oluşan 6 bin Suriyeli Kürt milisin bölgedeki dengeleri değiştirme kapasitesi olduğu, bunun Kamışlı, Tel Abyad ve Kobani gibi bölgelerde PYD’nin gücünün kırılacağı anlamına geleceği biliniyordu. 

PEŞMERGEDEN FARKLI OLACAK

Ancak, ABD yönetimi Kürt grupların silahlı güçlerini düzenli orduya çevirme planlamaları yapmaya başlayınca, PYD itirazını geri çekmek durumunda kaldı. Washington yönetimi, Salih Müslim’i, Barzani’nin eğittiği Kürt milislerin bölgeye gönderilmesi konusunda ikna etti.
Suriye’deki bu Kolordu’nun Irak’ın kuzeyindeki peşmerge yapılanmasından farklı olması öngörülüyor. Peşmerge ağırlıklı olarak polis ve takviyeli jandarma gücüne benzer bir şekilde yapılandırılmış olmasına karşın, Suriye’nin kuzeyindeki “Kolordu”nun düzenli ordu şeklinde yapılandırılmasının planlandığı öğrenildi. Kurulması öngörülen “Kolordu”nun, Suriye’de çözümün ardından Irak’ın kuzeyindeki bölgesel Kürt yönetimine bağlı peşmergelere benzer şekilde, yerel güvenlik gücüne dönüştürülmesi öngörülüyor. ABD’nin IŞİD ile mücadele gerekçesine dayanarak kısa süre içinde bölgenin meşru savunma gücünü oluşturacak bir “Kolordu” kurma niyetinin arka planında ise Suriye’deki Kürtleri siyasal ve askeri açıdan dünya kamuoyu nezdinde meşrulaştırma çabası yatıyor. 

Suriye’nin kuzeyinde, Kamışlı’dan Cerablus’a kadar olan bölgeyi denetim altında tutması öngörülen kolordunun içinde Suriyeli Kürt milislerin yanı sıra PYD’nin silahlı kolu YPG de bulunacak. Bu da ABD’nin, PKK’nın Suriye kolu olan, Türkiye’nin terör örgütü olarak tanımladığı bir yapılanmaya uluslararası alanda meşruiyet kazandırması anlamına geliyor.

'PYD’NİN PKK OLMADIĞI SÖYLEMİ BİR SAFSATA'

ABD’nin eski Şam Büyükelçisi Robert Ford, “Amerikalı yetkililerin ‘PKK’nın PYD ile bağı yok’ demesi, bir safsata” dedi.

2011-2014 yılları arasında Suriye’de ABD’nin Şam Büyükelçisi olarak görev yapan ve o dönem Amerika’nın Suriye politikalarında etkili bir isim olan Robert Ford, “Amerikalı yetkililer ‘PYD, PKK’nın resmen bir parçası değil’ diyeceklerdir. Amerikalı yetkililerin PYD’nin PKK olmadığını söylemesi bence bir safsata. Yani bu, ciddi olmadıkları bir sözlü savunma. Söylersiniz ama aslında doğru değildir ve dinleyen herkes bunun doğru olmadığını bilir. Washington’da bir iş arkadaşım var. Mayıs-Haziran aylarında Kobani ve Kamışlı’ya gitti. Duvarlarda, ofislerde Abdullah Öcalan’ın fotoğraflarının olduğunu söyledi... Amerikalı yetkililerin PKK’nın PYD ile bağının olmadığını söylemesi bir safsata” diye konuştu.

Ford ayrıca, “Bugüne kadar hiç bölünme isteyen bir Suriyeliyle, PYD’li ile bile tanışmadım. Merkezi yönetimi istemeyen, Almanya, İsviçre gibi federal bir devlet isteyen bazı Kürtler tanıyorum. Ama küçük bağımsız ülkeler isteyen Suriyeliye hiç denk gelmedim” ifadelerini kullandı.

Deniz KAHRAMAN- Aydınlık/04.10.2015