7 Şubat 2017 Salı

Çin Ejderhasını ve İran'ı Öfkelendirmeyin

ABD Başkanı Donald Trumpın baş danışmanlarından Steve Bannon, “5-10 yıl içinde ABD’nin Çin ile savaş halinde olacağından hiç şüphem yok” demişti.  ABD’nin yeni Savunma Bakanı James Mattis son olarak ABD’nin Güney Kore’yi korumak için yeni bir füze savunma sistemini devreye sokacağını açıklamıştı. Çin yönetimi bu duruma tepki göstermişti. Mattis ilk yurtdışı gezisini de Güney Kore ve Japonya’ya gerçekleştirerek Çin ile gerginliği tırmandırdı.

 1789 Fransız devriminin yükselen yıldızı Napolyon Bonapart 1798-99 ‘da  Mısır ve Suriye’yi “İslam’ın koruyucusu” sloganıyla istila eder.  Napolyon’a neden Asya’nın kalbine ama özellikle Çin diyarına yönelmediğini soran komutanlarına Napolyon Bonapart’ın, “uyuyan Çin ejderhasını uyandırmayın” dediği iddia edilir.

DEVLET TRUMP'IN ŞİRKETLERİNE BENZEMEZ

Tulumba tatlısı President Trump, uyanan ve artık dünyanın en etkili ülkeleri arasında sayılan Çin ejderhasını sürekli provoke ediyor. Olmazsa olmazlarından pek kıymetli yavru ejderhası Kuzey Kore’yi tehdit ediyor. Kızgın boğa misali İran’a, Meksika’ya ve önüne çıkana saldırıyor. Suriye’nin Kuzeyine PKK-YPG için güvenli bir bölge kurmak istiyor. Kabiliyetli bir pazarlamacı olabilir. ABD’yi bir şirket gibi yönetmek arzusunda olduğunu açıklamıştı. Ama devlet yönetmek şirket yönetmeye benzemez. Trump liderliğindeki Amerikan şirketi kazanmak için tüm yolları mubah kabul ediyor. Ancak sonucundan emin ve kesin kazanacağı bir savaş olmadığı için tehditleri yağmuru olmayan gök gürültüsü misali ses çıkarıyor.

 Mevcut dünya gerçeğinde ABD’nin mal ve hizmet babında rekabet gücü kalmadı. Ne yaparsa yapsın bu güce erişebilmesi de imkânsıza yakın. Bu sebeple ülkesinin pazarında “İyi bir Amerikalı ABD malı tüketir” “Yurtsever Amerikalı ABD’de üretir” gibi milliyetçi söylemlerle ucuz ithal mallara olan bağımlılığı ve daha uygun şartlarda yatırımı teşvik eden ülkelere karşı ABD şirketlerinin kaçışını engelleyen söylem ve eylemleri teşvik edecektir.

EN İYİ İHRAÇ ÜRÜNÜ: SOPA

 Bunda da ne kadar başarılı olacağı şüpheli. Öğrenciyken çalıştığım Nike ve benzeri birçok ABD marka ürün Çin ve ucuz iş gücünün istihdam edildiği ülkelerde üretiliyor. 1.25 sente mal olan marka ürün ABD piyasasında 100 küsur dolara satılıyor. Bu holdingler bu karlı işten Trump’un hayalini kurduğu ABD Şirketi için vazgeçer mi? İhtimal vermiyorum. ABD halkı ve şirketlerini bir müddet bu afyonla oyalayacak ama son merhalede dışarıya ihraç edebildiği en iyi ürünü raftan indirecek; Sopa. Bunu da keyfice sallaması kolay olmayacak. Çünkü dünya eski âlem değil. Nükleer silah çağındayız. Ve artık birçok devlet ithal sivil ve askeri teknolojilere bağımlı değil. Peki bunu bilen tulumba tatlısı Trump neden kükrüyor?    

 Asıl tehdit olarak gördüğü Çin’e karşı Rusya ile muhabbet ederek dünyayı Rusya-ABD arasında bölmek istiyor. Asıl niyeti Rusya ile Çin’i karşı karşıya getirmek. Bir zamanlar bunu başarabilmişti. Önce 60’lı yıllarda Rusya-Çin sınırında ardından Vietnam ve Kamboçya ihtilafı sebebiyle 70’li yıllarda Moskova ve Pekin az kalsın savaşıyordu. Bu stratejiye tekrar yatırım yapıyor.

 Nixon ve Kissinger 70’li yıllarda Çin’i istismar ederek eski Sovyetler Birliği (Rusya) ve paktını zayıflatmaya ve bölmeye çalıştı ve başardı. Şimdi de yükselen Çin ve paktına karşı Rusya’yı istismar ederek durdurmak, haddini bildirmek, izole etmek  ve yapabilirse cezalandırmak istiyor. Ama Rusya ve Çin stratejik ortak değil mi? diye sorabilirsiniz. Erdoğan ve Esat da bir zamanlar sevgiliydi. Ayrıca unutmayalım ki, İkinci Dünya Savaşı öncesinde ABD-Japonya muhabbeti ve stratejik ortaklığı Japonya’ya düşen “dost” iki ABD atom bombasıyla sonuçlandı. 

'FARİSİ TEHLİKESİ' 


 ABD’nin Çin’e olan borçları arşa ulaştı. Boynuna dolanmış ipin sahibi Pekin. ABD pazarı Çin mallarının ‘istilası’ altında. Bir ülke veya birey ile savaşa gitmek istiyorsanız onun can damarı olan ekonomik oksijen hortumuna basmanız kâfi. Afrika, Arap Dünyası, Asya ve Latin Amerika’da cirit atmaya başlayan Çin, ABD’nin ekonomik oksijen hortumuna çoktan bastı. ABD, buna mukabil Çin Ejderhasını besleyen ekonomik oksijen hortumlarını kesmeye çalışacak. Kesemezse Ejderhayı öldürmeye yeltenecek. 

 İran’a karşı kükreyerek trilyonlarca doları olan Suudi ve benzeri hanedanlıkların servetlerini “Farisi tehdidi” sloganıyla hortumlamaya devam etmek istiyor. Peygamber efendimizin adı istismar edilerek fitne fetvalar tedavüle girdi bile. Neymiş Hz. Muhammed “Farisilere karşı Müslümanların Haçlılarla işbirliği yapacağı ve Şii Hilali engelleyeceği” hadisi ile kehanette bulunmuş. Bu sebeple ABD ve Batı ile “şer odağı İran’a karşı” ittifak yapmak Peygamber emriymiş. Miskin Müslümanlarda sırtına binmiş olan kan emici kenelerden kurtulmak yerine Don Kişot misali yel değirmenlerine kılıç sallar, havanda su döver. Üstünde yaşadığı bereket ve nimeti sırtındaki kenelere ve haçlılara gönül rızasıyla devretmeye devam eder.

Dikkatimi çeken en garip husus şudur ki, Tulumba Tatlısı Çin, Kuzey Kore ve İran’ı tehdit ederken Putin’in Trump’a sevgili edasıyla yaklaşması ve onunla flört etmesidir.  

Mehmet YUVA
Aydınlık/05.02.2017