Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya
Devlet Başkanı Putin ve İran
Cumhurbaşkanı Ruhani'nin Soçi'de
Sanatoryum Rus'taki Suriye konulu üçlü zirvesi saat 16.40'ta başladı.
ÜÇLÜ GÖRÜŞME ÖNCESİ AÇIKLAMALAR:
SURİYE'DE SİYASİ UZLAŞI İÇİN YENİ AŞAMAYA GELDİK
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, görüşmenin başında yaptığı
açıklamada Rusya, İran ve Türkiye'nin gösterdiği çabaların Suriye'nin parçalanmasını önlediğini vurguladı. Putin, "Suriye'de siyasi uzlaşı için yeni bir
aşamaya geldik. Siyasi sürecin devam etmesi noktasında görüş alışverişi
yapacağız. Suriyeliler arasında etnik ve mezhebi görüşmesi öngörülüyor"
ifadelerini kullandı.
Suriye'de teröristlere yönelik operasyonların tamamlanmak üzerine olduğunu
kaydeden Putin,
Rusya, İran ve Türkiye'nin
çabaları sayesinde Suriye'nin
parçalanmasının önüne geçildiğini ve yıllardır devam eden krizi sonlandırma
konusunda gerçek bir şans doğduğunu belirtti.
'SURİYE'NİN YENİDEN İNŞASI İÇİN
ORTAK PROGRAM HAZIRLAYALIM'
Soçi'deki görüşmeden sonuç alacaklarından emin olduğunun altını çizen Putin, "Suriye'nin yeniden inşası için
kapsamlı bir ortak program hazırlamayı öneriyorum. Varacağımız anlaşmalar,
Suriye'nin toprak bütünlüğünü pekiştirecek" dedi.
'SIĞINMACILARIN SURİYE'YE
DÖNMESİ İÇİN YARDIM ETMELİYİZ'
Putin, Rusya, İran ve Türkiye'nin Suriye'de
siyasi çözüm sürecine girilmesi için elinden gelen tüm çabayı göstereceğini
umduğunu belirterek, Suriye'de çözüm
bakımından insani boyutun, halka yardımın, bölgelerin patlayıcı maddelerden
temizlenmesinin ve sığınmacılara geri dönmeleri için yardım sunulmasının önemli
olduğunun altını çizdi.
'SURİYE HÜKÜMETİNİN DE TAVİZ
VERMESİ GEREKECEK'
Putin, Suriye'nin geleceğine Suriye halkının karar vermesi
gerektiğini söyledi. Rus lider, "Suriye
halkı, ülkenin geleceğini kendisi belirlemeli. Elbette zor bir süreç olacak ve
hükümetin de taviz vermesinin gerekeceği durumlar olacak" diye
konuştu.
'SURİYE ULUSAL DİYALOG
KONGRESİ'NİN PARAMETRELERİNİ KONUŞALIM'
Putin, mevkidaşlarına Suriye
Ulusal Diyalog Kongresi'nin parametrelerini konuşmayı da önerdi.
'TÜRKİYE, SIĞINMACILAR
KONUSUNDA EŞİ BENZERİ OLMAYAN BİR DURUMLA KARŞI KARŞIYA'
Bu
arada Putin,
milyonlarca sığınmacıya kapısını açan Türkiye'nin rolüne şu sözlerle
değindi: "Hepimiz çok iyi biliyoruz
ki, sığınmacılarla ilgili esas yük Türkiye'nin omuzlarında. Milyonlarca
Suriyeli Türkiye'de bulunuyor ve bu eşi benzeri olmayan bir durum."
Putin, ülkelerini terk eden Suriyelilerin ateşkesle
birlikte evlerine dönmeye başladığına da dikkat çekti.
'ASTANA'DA HÜKÜMET VE MUHALEFET
TEMSİLCİLERİNİ İLK KEZ BİR ARAYA GETİRDİK'
Öte
yandan Putin,
Erdoğan
ve Ruhani'nin
Astana sürecinde önemli rol
oynadığını kaydetti. Rus lider sözlerini şöyle sürdürdü: "Yaklaşık bir yıl önce Astana sürecini başlattık, anlaşmaların
uygulanmasını garanti etme ve Suriye'deki diyalogun Cenevre'de BM himayesinde
devam etmesini sağlama konusunda sorumluluk üstlendik. Hükümet ve silah
muhalefet temsilcilerini aynı masa etrafında ilk kez buluşturmayı başardık. Erdoğan ve Ruhani'nin
bu tutumu sergilemeselerdi, Astana süreci, ateşkes ve gerilimi azaltma
bölgeleri olmazdı."
'BMGK'NİN 2254 SAYILI KARARI
DAHİLİNDE SİYASİ SÜRECE İVME KAZANDIRMANIN YOLUNU ARIYORUZ'
Putin, Rusya, Türkiye ve İran'ın BM Güvenlik
Konseyi'nin 2254 sayılı kararı dahilinde siyasi sürece ivme kazandırmak
için görüş alışverişi yaptığını da belirtti. Rus lider, söz konusu kararda tüm
etnik, Suriyeli taraflar arasında dini ve siyasi grupların yer alacağı kapsamlı
bir diyalog kurulmasının öngörüldüğünün altını çizdi.
RUHANİ: SURİYE HALKI ZAFERE
DOĞRU İLERLİYOR
Ruhani de Suriye krizinin ilk günlerden itibaren tüm ülkeler
tarafından yakından izlendiğini belirtti. Ruhani ayrıca IŞİD'in temel zemininin dökülmeye
başladığının altını çizerken Suriye halkının zafere doğru ilerlediğini
belirtti. Ruhani,
"Barış süreci konusunda işbirliğinden
memnunum" ifadesini kullandı.
Ruhani, “Şam'ın meşru
izni olmadan uluslararası güçlerin Suriye'de bulunmasının hiçbir nedeni yok.
Yabancı askerlerin varlığı, yalnızca Suriye hükümeti onları davet ettiyse kabul
edilebilir bir durumdur" diye konuştu.
ERDOĞAN: SİYASİ ÇÖZÜME KATKI
SAĞLAMAK ELZEMDİR
Erdoğan
da konuşmasında şunları söyledi:
“Değerli dostum Putin'e
bu zirveye ev sahipliği yaptığı için teşekkür ediyorum. Geçen hafta yine
Soçi'de buluşmuş ve Suriye meselesini etraflıca ele almıştık. Tüm konuları üçlü
formatta değerlendirme fırsatımız oluyor. Bu üçlü zirve Suriye'de akan kanın
durması bakımından son derece önemli. Türkiye Rusya ve İran'ın Suriye
meselesinde yakın bir çalışma ortamı tesis etmelerine dünya şahit oldu. Astana
bunun en güzel örneğidir. Suriye halkının kabul edebileceği kalıcı bir siyasi
çözümün tesis edilmesi için katkıyı sağlamak elzemdir. Tabii biz bugün zirveye
hazırlık yaptık. Temennim odur ki bugün çok farklı bir şekilde ayrılırız
buradan. Bugün kritik kararlar alacağımızı düşünüyorum.”
Sanatoryum Rus'ta
gerçekleştirilen üçlü zirve, 2 saat sürdü.
ZİRVE SONRASI ÜÇLÜ BASIN TOPLANTISI
PUTİN: CİDDİ AŞAMALAR
KAYDETTİK
Toplantı
sonrası üç liderin düzenlediği basın toplantısında ilk olarak konuşan Putin,
Rusya, Türkiye ve İran'ın IŞİD de dahil olmak üzere terörle mücadelede
işbirliğini geliştirme konusunda anlaştığını belirtti. Putin, Astana sürecinin devamı
hususunda uzlaştıklarını ifade etti.
'SURİYE ULUSAL DİYALOG KONGRESİ
KONUSUNDA MUTABAKAT SAĞLADIK'
Erdoğan ve Ruhani ile Suriye
Ulusal Diyalog Kongresi düzenlenmesini desteklediklerini söyleyen Putin,
şöyle konuştu:
“Türk ve İranlı liderlerin, Suriye
krizinin çözümüne ilişkin Suriye Ulusal Diyalog Kongresi fikrini olumlu
karşılamış olmalarını memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Türkiye, İran ve
Rusya, Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nin yapılması konusunda mutabık
kalmıştır. Ülkelerimizin dışişleri, savunma bakanlıkları ve diğer gerekli
kurumlarına, Soçi’de yapılacak bu kongrenin tarihinin ve yapısının şekillendirilmesi
için talimat verildi.”
'TÜRKİYE'NİN DESTEKLERİNİ
GÖRÜYORUZ'
Putin, sözlerine şöyle devam etti:
"Çatışmaların tamamen durdurulması,
çatışmasızlık bölgelerinin istikrar kazanması gibi konularda öncelikli
adımlarımızı belirledik. Öncelikle Suriye içindeki grupların bu konuda
görüşebilmeleri için platformun oluşturulmasına karar verildi. İran ve
Türkiye’nin Ulusal Suriye Diyalog Konseyinin toplanması konusunda desteklerini
görüyoruz."
'SURİYE DIŞ VE İÇ MUHALEFETİNİN
KONGREYE DAVET EDİLMESİ KONUSUNDA ANLAŞTIK'
Putin, yaptıkları görüşmede Suriye dış ve iç muhalefetinin
kongreye davet edilmesi konusunda anlaşma sağladıklarını kaydetti.
'ESAD, ANAYASA REFORMUNA VE
SEÇİMLERE HAZIR'
Erdoğan ve Ruhani'ye Suriye
Devlet Başkanı Beşar Esad'la yaptığı görüşmeye ilişkin bilgi
verdiğini anlatan Putin, Esad'ın anayasa reformu yapılmasına ve seçimlerin
düzenlenmesine hazır olduğunu aktardı ve şunları söyledi:
"Gelecekteki devlet yapısının,
anayasasının nasıl olacağı, yapılacak seçimlerin nasıl gerçekleştirileceğini görüştük.
Cenevre süreci de görüşülecek. Suriyeliler Suriye'nin kaderine kendileri karar
vermeliler. Gerek muhalefetin, gerekse mevcut rejimin öncelikleri mutlaka ki
önemlidir. Sayın Esad ile görüşmelerimizde
politik krizin barışçıl yöntemlerle çözülmesi konusunu görüştük. Ve özgür
seçimlerin gerçekleşmesini."
Putin, Suriye yönetiminin barışçıl çözüm ilkelerine bağlı
olduğunu da vurguladı.
'KONGREDE YENİ ANAYASA VE
SEÇİMLER MASAYA YATIRILACAK'
Bu
arada Putin,
kongrede yeni Suriye Anayasası'na ilişkin konuların da ele alınacağını söyledi.
Rus lider, "Tüm siyasi partileri,
dış ve iç muhalefeti, etnik ve dini grupları masanın etrafında toplamak
istiyoruz. Kongre, devlet düzeninin temini, yeni anayasa hazırlanması ve yeni
anayasa temelinde BM'nin gözetimi altında seçimler yapılması gibi Suriye'nin
toplumsal gündemini masaya yatıracak" dedi.
'ASTANA FORMATINDAKİ
ÇABALARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ'
Putin, Suriye'de kalıcı barışın sağlanması için Erdoğan
ve Ruhani'yle
Astana formatındaki çalışmalara devam edeceklerini vurguladı. Putin, "Hali hazırda etkinliği kanıtlanan ve
Suriye'de şiddetin azalmasını, sığınmacıların evlerine dönmesi için gerekli
koşulları sağlayan Astana formatında işbirliğini devam ettirme konusunda
hemfikiriz. Garantör ülkeler olarak ateşkes rejiminin pekiştirilmesi, gerilimi
azaltma bölgelerinin kararlı şekilde işlev göstermesinin devamının temin
edilmesi ve krizin tarafları arasındaki güven seviyesinin yükseltilmesi için
yoğun olarak çalışacağız" ifadelerini kullandı.
'POZİTİF ETKİLER GÖSTERECEĞİNİ
DÜŞÜNÜYORUM'
"Son olarak şunu söylemek
isterim" diyen Putin,
sözlerini şöyle noktaladı: "Erdoğan
ve Ruhani ile birlikte yaptığımız bu olumlu görüşmeler için teşekkür etmek
istiyorum. Yeni çatışmaların önlenmesi, bugünkü görüşmede Ortadoğu’da en
pozitif etkileri göstereceğini düşünüyoruz."
RUHANİ: SURİYE ULUSAL
KONGRESİNDE BÜTÜN PARTİLER BİRLEŞECEK
Erdoğan ve Rus lidere teşekkür
ederek “Bu zirvede, üç ülkenin
sergilediği ortak çalışma, Astana’da gerginliği azaltma bölgeleri konusunda
elde edilen başarıda olduğu gibi, Suriye’deki barış ve istikrarın oluşması için
zemin hazırlayan önemli bir toplantı oldu” dedi.
'IŞİD, KENDİLERİNE YARDIM
ÜLKELERE DE TEHLİKE OLUŞTURDU'
Ruhani, zirvenin IŞİD'in Suriye ve Irak’ta yok olduğu
bir döneme denk geldiğini belirterek, "Bütün
dünyanın şunu bilmesi gerekiyor ki terör hiçbir ülke için iyi bir araç olamaz
ve bütün ülkeler için tehlike yaratıyor. IŞİD konusunda bunu gördük. IŞİD'e
yardım eden bütün ülkeler de bunu gördü. IŞİD'e onların hepsine bir tehlike
oluşturdu" ifadelerini kullandı.
'SURİYE İÇİN MÜZAKERE EDİLMELİ'
Soçi zirvesinin çok açık ve samimi bir ortamda yapıldığını ve üç
ülkenin fikirlerini açıkça beyan ettiğini kaydeden Ruhani, "Amaç, burada oluşacak Ulusal Diyalog Kongresi'nde, bütün aktif
tarafların, Suriye'ye karşı ve hatta rejim taraftarı olanların bir araya
gelerek ülkenin geleceği için müzakere etmeleri" diye konuştu.
'BU KONGREDE ÖZGÜR VE ADİL BİR
SEÇİM YAPILACAK'
Ruhani, şunları kaydetti:
"Bu kongrede yeni anayasa için
zemin oluşacak ve yeni anayasa için özgür ve adil bir seçim yapılacak. Bu,
bütün bölge için barış ve istikrar getirebilir. Bu üç ülke, özellikle Suriye'de
olmak üzere, hassas Ortadoğu bölgesindeki barış ve istikrarın sağlanması,
mültecilerin evlerine ve vatanlarına, kendi ülkelerine dönmeleri ve Suriye'nin
yeniden imarı için tüm dünya ülkelerini destek vermeye çağırıyor."
Türkiye, Rusya ve İran'ın, bu insanların ileride rahat
bir yaşam sürmesi için fikir alışverişinde bulunduğunu ve kongrenin
düzenlenmesi için mutabık kaldıklarını ifade eden Ruhani, "Üç ülkenin dışişleri bakanları, genelkurmay başkanları ve üç
ülkedeki organlar bu kongrenin daha kolay yapılması için anlaştılar"
dedi.
Ruhani, "Barış
ve istikrar için yeni bir adımın atılmasından dolayı çok mutluyum ve umuyorum
ki gelecekte güvenli ve özgür bir seçimin yapılmasına şahit olalım. Suriye'de
bunları görmek için umutluyum" ifadesini kullandı.
Putin ve Erdoğan'a öncü oldukları için teşekkür eden Ruhani, "Umarım üç ülkenin izlediği ortak
çaba, bölgedeki barış ve istikrar için devam etsin" diye konuştu.
ERDOĞAN:
TERÖRİST UNSURLAR SÜREÇTEN DIŞLANMALI
Erdoğan, "Değerli
dostum" diye hitap ettiği Rusya
Devlet Başkanı Putin'e teşekkür ederek başladığı konuşmasında,
Rusya ile yoğun diyaloglarının hem ikili konularda hem de bölgesel konularda
devam ettiğini ve bunun meyvelerinin her alanda toplandığını söyledi.
Yakalanan
ivmenin artarak sürdürülmesi konusunda Putin ile hemfikir olduklarını dile getiren Erdoğan,
Ruhani
ile gerçekleştirdikleri ikili görüşmede de iki ülke arasındaki ilişkileri her
alanda daha da geliştirme hususunda mutabık kaldıklarını bildirdi.
'ELİ KANLI BİR ÇETEYİ MEŞRU BİR
AKTÖR OLARAK GÖRMEYİZ
Putin ve Ruhani ile kritik görüşmeler yaptıklarını ve
gündemlerindeki meseleleri samimiyetle ele aldıklarını ifade eden Erdoğan,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Suriye'de ateşkes tesis edilmesi
amacıyla attığımız adımları tekrar gözden geçirdik. Gerginliği azaltma
bölgelerinin sahada şiddetin azaltılmasında temel rol oynadığını memnuniyetle
tespit ettik. Görüşmelerimizde Astana'da kaydettiğimiz ilerlemeler temelinde
ihtilafa kalıcı çözüm noktasında Cenevre sürecine sağlayabileceğimiz katkıları
istişare ettik. Bu bağlamda 2254 Sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi
Kararı'nda tanımlandığı üzere Suriye halkının öncülüğünde ve sahipliğinde
yürütülecek kapsayıcı, özgür, adil ve şeffaf bir siyasi sürecin hayata
geçirilmesine yardımcı olmak hususunda görüş birliğine varmış bulunuyoruz.
Rusya Federasyonu'nun inisiyatifiyle Soçi'de düzenlenmesi öngörülen Suriye
Ulusal Diyalog Kongresi'nin bu ilkeler temelinde siyasi sürece anlamlı katma
değer sağlaması için eşgüdüm içinde çalışmaya karar verdik.
Bugünkü ortak açıklamamız iş
birliğimizin esaslarını yansıtan ilk adımdır ancak bu çabanın başarısı başta
rejim ve muhalefet olmak üzere tarafların tutumuna bağlıdır. Bu süreçte ayrıca
üç garantör ülkenin bugüne kadar ortaya koydukları karşılıklı hassasiyetlere
saygı ve uzlaşı anlayışını sürdürmeleri kritik oynayacaktır. Bu bağlamda
Suriye'nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğüyle, ülkemizin milli güvenliğine
kasteden terörist unsurların süreçten dışlanması, Türkiye olarak önceliklerimiz
arasında yer almaya devam edecektir. Milli güvenliğimize kasteden bir terör
örgütüyle aynı çatı altında olmamızı, aynı platformda yer almamızı bizden kimse
beklememelidir. Suriye'nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine bağlılığımızı
ifade ediyorsak, bu ülkeyi bölmeye çalışan eli kanlı bir çeteyi meşru bir aktör
olarak göremeyiz."
'AFRİN'DEKİ OLUMSUZLUKLARIN
GİDERİLMESİ SURİYE SÜRECİNİ OLUMLU ETKİLER'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ve Ruhani ile gerçekleştirdikleri istişarede ayrıca
Suriye'de güven artırıcı önlemlerin hayata geçirilmesinin önemini
vurguladıklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Bu önlemlerin kademeli olarak
devreye sokulması amacıyla insani yardımların ihtiyaç sahiplerine engelsiz ve
kesintisiz ulaştırılması, ayrıca tutukluların karşılıklı salıverilmesi dahil
atılabilecek her türlü adımı gözden geçirdik. Tabii bugün vardığımız noktanın
özellikle Suriye'nin barış ve istikrara yeniden kavuşması ve halkın acılarının
dindirilmesi için bir umut ışığı teşkil edeceğine inanıyorum. Tabii İdlib
sorununun çözülmesi, Afrin’deki olumsuzlukların giderilmesi inanıyorum ki
Suriye sürecindeki bu olumlu gelişmelerin önemli atlama taşları olacaktır. Ülkelerimiz
arasındaki bu verimli iş birliğinin tüm bölgeye olumlu etki yapmasını,
bölgedeki gerginlikleri ve mezhebi ayrışma riskini azaltmasını ümit ediyorum.
Uluslararası toplumun tüm sorumlu üyelerini çabalarımızı desteklemeye davet
ediyorum."
Putin, Erdoğan ve Ruhani'den ortak
bildiri:
Hiçbir
siyasi inisiyatif Suriye'nin egemenliğine zarar vermemeli
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani,
Soçi'deki görüşmenin sonucunda bir ortak bildiri kabul etti.
Bildiride,
Suriye'deki gerilimi azaltma
bölgelerinin ülkenin egemenliğini, birliğini ve bütünlüğünü bozmaması
gerektiğini belirtildi.
Suriye'nin
egemenliğine, birliğine ve bütünlüğüne bağlılıklarını teyit eden liderler, "Gerilimi azaltma bölgeleri ve Suriye krizinin çözümüne yönelik
hiçbir siyasi inisiyatif, ülkenin egemenliğini, birliğini ve bütünlüğünü hiçbir
halükarda bozmamalı" ifadelerini kullandı.
'IŞİD'İN YOK EDİLMESİ İÇİN İŞBİRLİĞİ SÜRECEK'
Suriye'deki
IŞİD varlığının sona erdirilmesi için işbirliğini sürdürme kararı alan liderler, şu ifadeleri kullandı:
"BM
Güvenlik Konseyi'nin Suriye'deki terör örgütleri listesinde yer alan örgütlerin
yok edilmesine yönelik birkaç yıl süren uluslararası çabaların ardından 29
Aralık 2016'da ateşkes sağlanmasını izleyen 11 aylık süreçte IŞİD ve diğer
terör örgütlerinin varlığını sonlandırmaya kararlı bir şekilde yaklaşmayı
başardık. Bu çerçevede Rusya, Türkiye ve İran'ın terör örgütlerinin nihai
olarak yok edilmesi için işbirliği yapması konusunda mutabakat sağladık."
'PUTİN, ERDOĞAN VE RUHANİ YENİDEN GÖRÜŞMEYE HAZIR'
Bildiride üç ülkenin liderlerinin gerekli görülmesi
halinde Suriye'de çözüme ilişkin yeni bir görüşme yapma konusunda mutabakat
sağladığı ifade edildi.
'HÜKÜMET VE MUHALEFET ULUSAL DİYALOG KONGRESİNE
KATILMALI'
Bildiriye göre Putin, Erdoğan ve Ruhani, Suriyeli hükümet ve muhalefet
temsilcilerini kısa süre içinde Soçi'de
yapılacak Ulusal Diyalog Kongresi'ne
yapıcı katılım sağlama çağrısı yaptı.
Belgede üç
liderin kongrenin başarılı olmasını istediği ve bu amaç doğrultusunda
görüşmeler yaparak kongrenin katılımcılarını belirleyeceği kaydedildi.
'ULUSLARARASI TOPLUM SÜRECE KATKI SUNMALI'
Öte yandan liderler, uluslararası topluma Suriye'deki gerilimi azaltma sürecine destek verme
çağrısı yaptı.
Bildiride, "Liderler,
uluslararası toplumu Suriye'deki gerilimi azaltma ve istikrar tesis etme
sürecine destek vermeye davet etti. Liderler, uluslararası toplumdan Suriye
halkına ek insani yardımlar göndermesini, patlayıcı maddelerin temizlenmesine,
tarihi mirasın korunmasına, altyapıların yenilenmesine yardımcı olmasını
istedi" dendi.
'ESİRLERİN SERBEST BIRAKILMASI İÇİN ÖNLEM ALINMALI'
Liderler, siyasi
sürecin başlaması amacıyla esirlerin serbest bırakılması, hayatını kaybedenlerin cesetlerinin teslim
edilmesi ve kayıpların aranmasıyla
ilgili gerekli önlemlerin alınması çağrısı da yaptı.
Metinde, "Liderler,
Astana süreci çerçevesinde Suriye'de gerilimi azaltma bölgelerinin
oluşturulmasının oldukça etkili olduğunu ve ülkedeki gerilim seviyesinin önemli
ölçüde azalmasına, çekilen insan acılarının hafiflemesine, sığınmacı akımının
durdurulmasına, sığınmacıların güvenli bir şekilde geri dönmeleri için uygun
şartların oluşturulması için çalışmaların başlamasına yardım ettiğini
vurguladı" dendi.
Bildiride ayrıca liderlerin, Astana formatının ve erişimlerinin Suriye'de barış ve istikrarın
sağlanması için etkili bir araç olduğunun altını çizdiği ifade edildi.
Liderlerin görüşmesi sonrasında oluşturulan ortak
bildiride, Rusya, Türkiye ve İran'ın Suriye'deki şiddetin azalması için koordineli bir şekilde
çabalarını sürdürecekleri belirtildi.
Metinde, "Liderler,
şiddetin azalma eğiliminde dönüş olmamasını sağlamak amacıyla İran, Rusya ve
Türkiye'nin koordineli bir şekilde çabalarını sürdürmelerini kararlaştırdı.
Liderler, ülke bütünlüğünün geri getirilmesinde ve kapsayıcı, özgür, adil ve
şeffaf, Suriyelilerin bilgisi dâhilinde ve kendileri tarafından
gerçekleştirilen, anayasanın kabulüne yönelik ve Suriye halkının desteğini alan
süreç üzerinden krizin siyasi çözüme kavuşmasının ve BM'nin gözetimi altında
buna hakkı olan tüm Suriyelilerin katılımıyla özgür ve adil seçimlerin
yapılmasının sağlanması için Suriyelilere yardım etme konusunda anlaştı"
ifadelerine yer verildi.
ÜÇ LİDER, YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ
Putin, Erdoğan ve Ruhani akşam yemeğinde bir araya geldi. Sanatoryum Rus'taki akşam yemeği basına
kapalı gerçekleşti.
ERDOĞAN, RUSYA'DAN AYRILDI
Erdoğan, özel uçak 'TUR' ile saat 21.00'de Rusya'nın Soçi kentinden ayrıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Soçi
Uluslararası Havalimanı'ndan, Krasnodar
Vali Yardımcısı Sergey Boldin, Soçi
Belediye Başkanı Anatoli Pahomov, Türkiye'nin
Moskova Büyükelçisi Hüseyin Diriöz, Türkiye'nin
Novorossisk Başkonsolosu Yunus Emre Özigci ve diğer yetkililer uğurladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan da Soçi'den ayrıldı.
Kremlin
Sözcüsü Dmitriy Peskov,
"Kürtlerin Suriye
Ulusal Diyalog Kongresi’ne katılımı Rusya, Türkiye ve İran liderleri arasında
görüşüldü, katılım kapsayıcı olmalı" açıklamasında bulundu.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Kürtlerin Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ne
katılımının Rusya, Türkiye ve İran liderleri tarafından ele alındığını,
katılımın kapsayıcı olması gerektiği söyledi.
Basın mensuplarının ‘Kürtlerin Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ne katılımı görüşüldü mü’
sorusuna Peskov,
“Evet, görüşüldü” yanıtını verdi.
Kremlin Sözcüsü, ‘Nasıl bir karar alındı’
sorusunaysa, “Katılım kapsayıcı olmalı”
diye cevap verdi.
'BAKANLAR ARASINDA BİR SURİYE TOPLANTISI
KONUSUNDA HENÜZ MUTABAKAT YOK'
Gazetecilerin Rusya, Türkiye ve İran Dışişleri
Bakanları arasında Suriye ile ilgili toplantı konusunda mutabakat sağlanıp
sağlanmadığı yönündeki soruya ise Peskov, ‘Hayır,
henüz sağlanmadı’ yanıtını verdi.
22.11.2017
Sputniknews.com