3 Haziran 2015 Çarşamba

SOSYALİZM VE "DEMOKRATİK ÖZERKLİK" 1: Türkiye Sosyalistleri ve "Kürt Ulusal Sorunu"

  
  Türkiye’de sosyalistler 1960’lı yılların ortalarından itibaren Kürtlerin ayrılma hakkı dahil olmak üzere “ulusal” haklarını önce örtülü, giderek daha açık ifadelerle savunmuşlar ve görüşlerini genellikle “ulusların kendi kaderini tayin hakkı” ilkesi etrafında oluşturmuşlardır. Buna göre, her milliyet (ulusallık) kendi dilini konuşma, kendi kültürünü geliştirme ve giderek kendi kaderini tayin etme, hegemonyası altında bulunduğu “ezen ulus”un baskısına karşı mücadele ederek kendi bağımsız devletini kurma hakkına sahiptir. Bir imparatorluğun içinde farklı uluslar olabilir; ancak bir ulus-devletin içinde farklı uluslar olmaz. Bu yüzden kavramın (“milli mesele/ulusal sorun”) o zaman da biraz yanlış kullanıldığını söyleyebiliriz.

     Bir ulusun içinde ancak farklı ulusallıklar (milliyetler) olabilir. Ulus dediğimiz yapıyı inşa eden, belirli bir toprak bütünlüğüne sahip olan, çoğunluğun konuştuğu dili konuşan insanların kurduğu devletlerdir. Bu devletlerin içinde bulunan farklı ulusallıklar, elbette kendi dillerini ve kültürlerini yaşatmak isteyecekler ve bunun için mücadele edeceklerdir. Hiçbir ulusallığın dili ve kültürü inkar edilemez ve yasaklanamaz. Ulusallıkların zor yoluyla ayrı bir devlet kurarak kendi ulus-devletlerini yaratmaları ise çok farklı koşulları, büyük mücadeleleri, iç ve dış savaşları gerektirir. Bu da “kendi kaderini tayin”in ötesinde, içinde yer aldıkları ulus-devletin parçalanmasına ve büyük bir yıkıma yol açar.

   Türkiye’deki sosyalistlerin Kürt ulusallığına bir ulus-devlet kurarak kendi kaderini tayin hakkı atfedecek noktaya gelmelerinin bir nedeni de devlet hayatının büyük bir bölümünün sıkıyönetim ve olağanüstü hal altında geçtiği ülkemizde, “Kürt Kimliği”nin resmi söylemde kategorik olarak reddedilmiş olmasıdır. Buna, bir toprak reformunun yapılamamış olması, özellikle doğu bölgelerinde hüküm süren feodal ilişkilerin tasfiye edilememesi ve geç kapitalistleşme gibi nedenleri ekleyebiliriz.
Yavuz ALOGAN / Sosyalizm ve "Demokratik Özerklik"
Bilim ve Ütopya /Mayıs 2015 Sayı:251