Selahattin’i nutuk atmak kesmedi...
Halkı açıkça isyana teşvik etmek kesmedi...
Cumhurbaşkanı adayı olmak kesmedi...
Saf solcuları kandırarak emanet oy toplamak kesmedi...
Ülkeyi bölünmenin eşiğine getirmek kesmedi...
Güçlü oldukları il ve ilçelerde “özerklik ilan” etmek kesmedi...
Seçimlerden önce Avrupa’yı karış karış dolaşarak Türkiye’yi şikayet etmek de kesmedi.
Tutturdu bu kez, “Bana suikast düzenlendi” diye...
Utanmasa ağlayacak!
Amacı, “mağdur edebiyatı” yaparak partisinden yaka silkmeye başlayan Doğu ve Güneydoğu insanını etkilemek mi, bilemem?
***
Bir olayın haber olabilmesi için 5 N, 1 K sorularının tümünün yanıtlanması gerekir.
Sırayla gidelim:
***
Birinci “N”, “NE?”
Demirtaş’ı önceki gece Diyarbakır Havaalanı’nda karşılayan zırhlı makam aracının arka camında bir “çentik” bulunmuş... Demirtaş’ın ve HDP’lilerin iddiasına göre, tam baş hizasındaki bu “çentik”, Selahattin’e sıkılan bir merminin iziymiş... Sözüm ona “emniyet” de böyle söylemiş... Ama Diyarbakır Valiliği dün bu iddiayı yalanladı.
***
İkinci “N”, “NEREDE?”
Olayın, Demirtaş’ın makam arabasına yönelik bir suikast girişimi olduğu iddia ediliyor ama bunun “nerede”, yani havaalanının otoparkında mı, yolda mı yoksa daha önce başka bir yerde mi yapıldığı bilinmiyor?
***
Üçüncü “N”, “NE ZAMAN?”
Bu da bilinmiyor? Camdaki o çentik gerçekten içinde Demirtaş varken mi oluştu, yoksa çok daha önceden mi; bilen yok...
***
Dördüncü “N”, “NASIL?”
Diyelim ki araçta Selahattin Demirtaş vardı... İyi de o zaman mermi olduğu iddia edilen o şey camda o izi bırakırken Demirtaş, koruması ve şoförü bu sesi NASIL duymadı? Kulaklarında pamuk mu vardı yoksa çok yüksek sesle PKK Marşı mı söylüyorlardı?
***
Beşinci “N”, “NEDEN?”
Diyelim ki camdaki iz gerçekten mermi izi... İyi de saldırganlar NEDEN “tek mermi”yle yetindi?
Bugüne kadar hangi suikast girişiminde tek mermi kullanıldı?
Ayrıca o tek mermi çekirdeği NEDEN tüm aramalara rağmen bulunmadı?
***
Bir “K”, “KİM?”
HDP’nin eridiği, PKK’nın güvenlik güçleri karşısında köşeye sıkıştığı, ayrıca PKK’nın dağ kadrosuyla HDP yönetimi arasında “seçim yenilgisi” yüzünden köprülerin atıldığı bir dönemde, sizce KİM böyle bir işe kalkışır?
Böyle bir suikast, “KİM”e hizmet eder?
***
Kim bilir belki de amaç “gündem değiştirmek” ya da şöhrete alışan Selahattin’in gündemde kalma isteğinden ibarettir!
Eğer öyleyse; amaçlarına ulaştılar bile...
Baksanıza ben bile tuzaklarına düştüm; uzun uzun bu konuya saplanıp kaldım!
Affola...
Mustafa MUTLU / Aydınlık- 24.11.2015
