23 Eylül 2016 Cuma

El Esad Associated Press’e Röportaj Verdi



ŞAM – Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad ABD’nin, IŞİD ve Nusra Cephesine karşı çabada bulunma iradesine sahip olmadığını, çünkü bu iki terör örgütünü istediği zaman istediği şekilde kendi çıkarları için kullanabileceğini düşündüğünü belirtti.

El Esad Associated Press Ajansına verdiği röportajda; ABD’nin Suriye’de terörle gerçek ve ciddi bir mücadele için Rusya’nın çabalarına katılmaya da hazır olmadığını ifade etti.

ABD komutasındaki uluslararası koalisyonun Deyrezzor kırsalında Suriye ordusunun mevkiine gerçekleştirdiği saldırının planlı ve kasıtlı olduğunu vurgulayan el Esad; Beyaz Sarayın, Kızılay Konvoyuna karşı saldırıda bulunduğu konusundaki iddiaları eleştirdi. El Esad Amerikalı yetkililerin Suriye’deki durumlar konusunda bulundukları tüm iddiaların aslı gerçeği olmadığını, baskı ve dayatma amaçlı suçlamalardan ibaret olduğunu söyledi.

Mesele Sadece Suriye ve Rusya ile İlgili Değildir

Suriye’de ‘ateşkes’ durumu ve bunun yeniden sağlanması konusunda soruya cevabında el Esad; meselenin ‘ateşkes’ değil de, çatışmaların durdurulması olduğunu söyledi. El Esad Suriye’nin her daim buna hazır olduğunu belirten el Esad, fakat meselenin sadece Suriye ve Rusya ile ilgili olmadığını, aynı zamanda Türkiye, Suudi Arabistan ve ABD’nin yanı sıra IŞİD, Nusra Cephesi ve Kaide Örgütü tabanlı terör örgütleriyle ilgili olduğuna dikkat çekti.

Sözlerine devam eden el Esad, söz konusu bu tarafların açık ve aleni bir şekilde bağlı olmadıklarını ilan ettiklerini ve fiilin de uymadıklarına vurgu yaptı. Daha önce Şubat ayından da çatışmaların durdurulması için bir ilan yapıldığına dikkat çeken el Esad; bunun da ABD tarafından sabote edildiğini belirtti. El Esad ABD’nin Suriye’de çatışmaların durdurulması ve şiddete son verilmesinde ciddi ya da dürüst olmadığının altını çizdi.

Pratik Olarak Mümkün Olsa da Gerçekte Mümkün Değildir

Rusya ve ABD arasında sağlanan anlaşma kapsamında iki ülke arasında Suriye’de teröre karşı ortak mücadele işbirliğinin olma ihtimaline ilişkin soruya cevabında el Esad; bunun pratik olarak mümkün olabileceğini söyledi. El Esad; ABD’nin, IŞİD ve Nusra Cephesini, kendi çıkarları doğrultusunda kullanabileceğini düşündüğü oyun kartları olarak görmesiyle bu iki terör örgütüne karşı ciddi ya da dürüst bir mücadele verme iradesine sahip olmadığını ifade etti. Dolayısıyla Rusya ve ABD arasında Suriye’de teröre karşı ortak mücadelenin gerçekte mümkün olmadığını belirten el Esad; ABD’nin Suriye’de terör ve şiddete son verilmesini istemediğini bir kez daha ifade etti.

Planlı ve Kasıtlı Bir Saldırıydı


ABD komutasındaki koalisyon güçlerinin, Deyrezzor kırsalında Suriye ordusuna karşı bulundukları saldırının, Amerikalıların iddia ettikleri gibi bir kazadan ibaret olup olmadığı sorusuna cevabında el Esad; bunun kesinlikle doğru olmadığını, saldırının planlı ve kasıtlı bir saldırı olduğunun altını çizdi.

El Esad saldırının birden fazla uçakla gerçekleştirildiğini ve yaklaşık bir saat sürdüğüne dikkat çekti. Saldırının bir noktaya değil bir dizi tepeye olduğuna vurgu yapan el Esad; ayrıca bu bölgenin IŞİD ile temasa yakın olmadığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı el Esad; IŞİD’li radikal teröristlerin koalisyon uçaklarının bombalamalarından hemen sonra aynı bölgeye hırçın bir saldırı başlattıklarına dikkat çekerken, IŞİD’in söz konusu saldırıdan nasıl haberdar olup da, çok sayıda teröristi toplayıp bölgeyi ele geçirmeye çalıştığı sorusuna vurgu yaptı.

Silahlıların Bölgesinde Vuruldu

Suriye ordusu ya da Rusya’nın geçen hafta Halep kırsalında Kızılay’ın insani yardım konvoyuna saldırıp saldırmadıklarına ilişkin soruya cevabında el Esad; bunun kesinlikle doğru olmadığını belirtti.

El Esad, yıllardır dünyanın muhtelif devletlerinden ve örgütlerden, Suriye’ye yüzlerce insani yardım konvoyu girdiğine ve hiç birinin Suriye ordusu ya da Rusya tarafından hedef alınmadıklarına dikkat çekti.

Konvoyun vurulması sorumluluğunun kimlere düştüğüne ilişkin soruya cevabında ise el Esad; bu olayın silahlı grupların bulundukları bölgede olmasıyla onların suçlanmaları gerektiğini söyledi.

El Esad, şu ana dek tüm durumun yanan bir araç ve tahrip edilmiş araçların görüntüsünden ibaret olduğuna dikkat çekerken, şu ana dek konu hakkında pek ayrıntının bulunmadığını söyledi.

Suriye’nin Bunda Hiç Çıkarı Yok

İnsani yardım konvoyuna saldırının karadan mı ya da havadan yapıldığı ve havadan yapıldığı yönünde ifade veren sözde görgü tanıklarına ilişkin soruya cevabında el Esad; her şeyden önce BM’nin bile konvoya havadan saldırı olmadığını belirttiğine dikkat çekti.

El Esad konvoyun füzelerle hedef alınmasının Suriye ordusu tarafından hedef alındığı anlamına gelmediğini, teröristlerin de Suriye ordusuna füzelerle saldırdıklarına vurgu yaptı.

Görgü tanıkları konusunda ise el Esad; ‘görgü tanıkları’ denilen bu kişilerin kim oldukları, bu gibi meselelerde görgü tanıklarının ne derecede güvenilir olduklarını sorguladı. El Esad bu gibi görgü tanıklarının neden hep Suriye ordusuna yönelik suçlamalar mevzu konusu olduğunda ortaya çıktıkları sorusuna da dikkat çekerken, teröristlerin katliam işledikleri zamanlarda sözde insani çalışmalarda bulunduklarını iddia eden söz konusu görgü tanıklarının neden ortaya çıkmadıklarına vurgu yaptı.

El Esad sonuç itibarıyla Suriye’nin ya da Rusya’nın insani yardım konvoylarını hedef almalarında mantıken hiçbir çıkarları olmadığını, bunun sadece ve sadece teröristlerin çıkarlarına hizmet edeceğini bildiklerini ifade etti. Böyle bir durumda sivillerin teröristler tarafına kayacağına işaret eden el Esad; böylece kaybettikleri halk tabanının yeniden kazanabileceklerini söyledi. El Esad dolayısıyla Suriye ordusunun bu gibi bir hataya düşmesinin mümkün olmadığını kaydetti.

İtiraz Eden ve Sabote Eden ABD’ydi

Suriye ordusuna yapılan suçlamalar ve kimyasal silah kullanımı konusunda soruya cevabında el Esad; Suriye’de ilk kez 3 yıl önce Halep’te kimyasal kullanıldığına dikkat çekerek, bu konuda soruşturmanın yapılmasının bizzat Suriye hükümetinden talep edildiğini hatırlattı.

Soruşturmanın yapılmasının o zamanlarda bizzat ABD tarafından itiraz gördüğü ve çabaların sabote edildiğine vurgu yapan el Esad; bunun temel sebebinin, ABD’nin, soruşturmada kimyasal silahların teröristler tarafından kullanıldığının tespit edilmesi halinde, Suriye ordusunu suçlama olanağını kaybetmekten endişelenmesi olduğunu belirtti.

Suriye’de her kimyasal silah kullanımı olayında Suriye’nin BM’den uzman bir ekip gönderip soruşturma yapmasını talep ettiğini vurgulayan el Esad; her defasından da bunun ABD tarafından engellendiğini söyledi. El Esad bu durumda ne ABD ne de başkasının bu bağlamda Suriye’ye suçlamada bulunma hakkına bile sahip olmadığını sözlerine ekledi.

Ordu Halkı Hedef Alsaydı Suriye Bunca Süre Direnemezdi

Varil bombaları, ihlaller ve her suçlamayı reddetme konusunda soruya cevabında el Esad; meselenin bu şekilde olmadığına işaret etti.

El Esad her şahıs ve her hükümetin hataları olabileceği gibi savaş durumlarında bu hataların artmasının gayet normal odluğunu belirtti. Varil bombaları denilen bombalardan şer dolu bir provokasyonun amaçlandığını ifade eden el Esad; Suriye ordusunun bu varillerle gelişigüzel sivil insanları hedef aldığı imajı yaratılmaya çalışıldığını söyledi. Varil bombalarının bir bomba türü olduğunu ve Suriye ordusunun bu bombaları gelişigüzel kullanmadığının altını çizdi.

El Esad Suriye ordusunun sivilleri korumak, can ve mal güvenliklerini savunmak amacıyla teröristleri öldürdüklerini vurgularken, teröristlerin varlığında dünyanın tüm ordularının da temel ve ulusal görevlerinin bu olduğunu ifade etti.

Sözlerine devam eden el Esad; Suriye’deki gibi durumlarda ordunun halkı hedef almasında hiçbir çıkarı olmadığını vurgularken, bunun karşı tarafın çıkarlarına hizmet edeceğinin bilindiğini kaydetti. El Esad Suriye’de teröristlerin halk tabanlarını kaybettiklerini ve kaybetmekte olduklarına dikkat çekerken, ordunun halkı hedef alması durumunun gerçek olması halinde halkın ordudan yana olmasının mümkün olmadığını söyledi. Oysa ki Suriye halkının genel bir şekilde ordusunun saflarında olduğunu belirten el Esad; aksi halde dünyanın sayısız devletleri tarafından desteklenen teröre karşı Suriye devletinin bu denli uzun süre mücadele vermesinin mümkün olmadığının altını çizdi.

Terör Saldırılarından Kaçarken Ordunun Girdiği Bölgelere Geri Dönüyorlar

Suriyelilerin neden göç ettiklerine ilişkin soruya cevabında ise el Esad; bu insanların büyük çoğunluğunun terörden ve ekonomik yaptırımların yol açtığı zorluklardan kaçtıklarını belirtti.

El Esad bu insanların Suriye ordusunun saldırılarından kaçtıkları yönünde yapılan iddiaları çürüten bir dizi gerçeğe ışık tuttu. Suriye ordusunun terörden kurtardığı her bölgeye insanların hemen evlerine geri döndüklerine dikkat çeken el Esad; teröristlerin saldırdıkları bölgelerden de kaçtıklarını kaydetti.

El Esad insanların tehciri arkasındaki tüm nedenlerin sadece güvenlik olmadığına işaret ederken, kimilerinin savaşın yansımalarından, kimilerinin teröristlerden, kimilerinin de tüm bu koşulların yol açtığı zorluklardan kaçtıklarını söyledi.

Suriye’ye düşman taraflar ve yandaş medyalarının Suriye hükümetinin halkı hedef aldığı, IŞİD ve Nusra Cephesi gibi radikal teröristlerin de halkı koruduğu imajı vermeye çalıştıklarına dikkat çeken el Esad; bunun da hiçbir mantıkla ilgisi olmadığını belirtti.

Ailelerinin İhtiyaçlarını Karşılıyorsa Yardımları Neden Engellesin

Suriye hükümetinin Halep ve daha başka yerlerde teröristlerin bulundukları bölgelere her türlü insani yardımı engellediği yönündeki suçlamalar konusunda ise el Esad; geçen yıllar boyunca muhtelif bölgelere sayısız insani yardım konvoyu girdiğine dikkat çekti.

Suriye hükümetinin Halep ve daha başka bölgelerde insani yardımların girişine kesinlikle izin verdiğini ifade eden el Esad, teröristlerin çembere aldıkları bölgelere insani yardım girişinin engellenmesinin neden görmezden gelindiği sorusuna vurgu yaptı.

El Esad Suriye hükümetinin, teröristlerin bulundukları bölgelere tıbbi yardım, çocuk aşıları ve hatta devlet memurlarının maaşlarını bile göndermeye devam ettiğinin altını çizdi.

Sözlerine devam eden el Esad; ulusal uzlaşmalar çerçevesinde, bir kısım bölgelerden tahliye edilen teröristlerin başka bölgelerde yine terör eylemlerinde bulunmaya gittiklerinde ailelerini ve yakınlarını devletin hazırladığı geçici ikamet bölgelerinde bıraktıklarına dikkat çekti. El Esad devletin silahlıların bu ailelerinin tüm ihtiyaçlarını karşıladığı bir zamanda sıcak bölgelerde halkın ihtiyaçlarını engellemesinin mantıkla hiçbir alakası olmadığını söyledi.

El Esad bunun yanı sıra teröristlerin bulunduğu bölgelere şayet iddia edildiği gibi her türlü yardımın geçişinin engellendiği doğruysa, orada bulunan teröristlerin günler, haftalar ya da aylar değil, nasıl yıllar boyu orduya karşı savaşma gücünü nereden buldukları sorusunun altını çizdi.

El Esad Suriye hükümetinin iddia edildiği gibi gıda ve tıbbi yardımların girişini engelleme gücüne sahip olması halinde, silah ve mühimmatın da girişini engelleme gücüne sahip olması gerektiğini belirtti. Fakat bunun mantıklı olmadığına dikkat çeken el Esad; silah geçişini engelleyemediği gibi insani yardımı da engellemediğini ifade etti.

Asıl Batılılar Bu Yıkımı Görünce Ne Hissediyorlar

Halep’i ziyaret etme ve meydana gelen yıkıma ilişkin düşünceleri konusunda el Esad; kuşkusuz ki Halep’i ziyaret edeceğini belirtti.

Yıkım konusunda ise el Esad; kuşkusuz meydana gelen bu yıkımın acı verici olduğunu, fakat Suriyelilerin Suriye’yi yeniden yapılandırma güç ve olanaklarına sahip oluklarını ifade etti. El Esad maddi yıkımdan daha acı olan şeyin toplumun yıkımı, kan dökümü ve yaşanan ölüm olduğunu belirtti.

Bu yıkımı gördüğü sırada asıl kendisinin değil de, teröre muhtelif tür destekleri ve örtüleriyle tüm bunun sorumluları olan Batılıların ne düşündüğü sorusuna vurgu yapan el Esad; Suriye’de yaşanan tüm bu yıkım, ölüm ve uygarlığın sabote edilmesinin direk sorumlularının Batılılar olduklarını kaydetti.

Beşeri Kaynaklar Kaybıdır

Suriye dışına çıkan Suriyelilere mesajı konusunda bir soruya el Esad; beşeri kaynaklar kayıplarının her ülke açısından ciddi bir kayıp olduğunu söyledi.

Sözlerine devam eden el Esad; kimi devletlerin teröre desteklerini kesmeleriyle Suriye’de güvenlik ve istikrarın sağlanması ardından bunların büyük çoğunluğunun vatanına geri döneceğine inandığını söyledi.

Suriyeliler Ordudan Değil Savaştan Kaçıyor

Cumhurbaşkanı el Esad, Suriyelilerin iddia edildiği gibi ordu güçlerinden değil savaştan kaçtıklarını belirterek “ siviller teröristlerden kurtardığımız köy ve kentlere geri dönüyor, fakat teröristlerin saldırısına uğrayan bölgelerden ve terörist grupların kontrolü altındaki bölgelerden kaçıyorlar” dedi.

Savaşın yarattığı zor koşulların da insanları kaçmaya mecbur ettiğinin altını çizen el Esad, insanların sadece güvenlik nedeniyle değil farklı insani nedenlerle Suriye’den ayrılmak zorunda kaldığına dikkat çekti.

El Esad, Suriye’den ayrılan birçok insanın başka ülkelerde bulunmalarına rağmen son başkanlık seçimlerinde hükümete destek verdiklerine işaret ederek hükümetin sivilleri öldürdüğü ve Kaide Örgütüne bağlı terör gruplarının sivilleri koruduğu yönündeki iddiaların inandırıcı olmadığını ekledi.

Hükümetin Halep başta olmak üzeri kuşatma altındaki bölgelere yardım konvoylarının girişini engellediği iddialarının asılsız olduğunu belirten el Esad, hükümetin kendi bütçesinden teröristlerin kontrolü altındaki bölgelere yardım göndermeye ve memurların maaşlarını ödemeye devam ettiğine dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı el Esad, “Halep söylendiği gibi kuşatma altında olsaydı oradaki insanlar açlıktan ölürdü. Bununlar birlikte civardaki bölgeleri ve ordu mevzilerini yıllardır her türlü bomba ve havan toplarıyla durmadan bombalıyorlar. Silah temin edebilecek imkânları varken nasıl oluyor da açlıktan ölüyorlar? İnsani ve tıbbi yardımlarını engelleyebilirken nasıl oluyor da o bölgeye silah ulaşmasını engelleyemiyoruz? Bu hiç mantıklı değil” diye konuştu.

Halep’te yaşayanların Halepli olmadığına değinen el Esad, Halepli vatandaşların büyük çoğunluğunun hükümetin kontrolü altındaki bölgelerde yaşadıklarına işaret etti.

Savaş Toplumda Tahribat Yarattı

Savaşın Suriye’de yarattığı yıkımın acı verici olduğunu belirten el Esad, “fakat ülkemizi yeniden inşa edebiliriz ve savaş bir gün mutlaka bitecek. En acı olan toplumdaki tahribat ve katliam dökülen kanlardır ve bunu her saat ve her gün yaşıyoruz” dedi.

El Esad, yıkım görüntülerini gördüğü zaman, ellerine Suriyelilerin kanı bulaşan ve bu katliamları yapan batılı yetkililerin bu yıkıma bakarken ne hissettiklerini düşündüğünü belirtti.

Batılı yetkililerin ahlaki değerlerden yoksun olduğuna dikkat çeken el Esad, siyasetin çıkarlar ve amaçlara nasıl ulaşılacağı üzerine değil, değerler üzerine kurulması gerektiğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el Esad, Suriye’deki en büyük kaybın insan kaynaklarının kaybı olduğunu ifade ederek Suriye’den ayrılmak zorunda kalan vatandaşların geri dönmesini arzuladıklarını ve onların ülkede güvenliğin sağlanması ardından ülkelerine geri döneceklerine inandığını söyledi.

Suriye’de Barış Çok Yakında Sağlanacak

Suriye’de barışın çok yakında birkaç ay içinde sağlanacağını belirten el Esad, “ bundan eminim ve abartmıyorum. Fakat kontrol altına alamadığımız dış unsurlar göz önünde bulundurulduğunda bu durum uzayabilir ve buna sadece teröristlere destek veren ülkeler, hükümetler ve yetkililer cevap verebilir” dedi.

Erdoğan, ABD ve batı rejimleri, Suudi Arabistan ve Katar’ın iki ay içinde teröristlere verdikleri desteğe son vereceklerini sanmıyorum diyen el Esad, bunun önümüzdeki iki ay içinde olmasını beklemiyorum diye ekledi.

Suriyelilerin teröristlerle işbirliği yapmasının en büyük kayıp olduğunu ifade eden el Esad, savaşı kaybetmenin ise bir varsayım olduğunu, duygularla değil gerçekliklerle alakalı olduğunu söyledi.

El Esad, “savaşta bazı bölgeleri kaybederken başka bölgeleri alırsın ve kazanma veya kayıp belirsizdir ve bu sorunun cevabı yoktur” dedi.

Rusya’nın Suriye ordusuna destek amacıyla meşru müdahalesinin ardından daha iyi durumda olduğumuzu hissettik diye belirten el Esad, ordunun birçok ana kenti ve yeri geri almayı başardığının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el Esad, Suriye’deki vahşi savaşın bölünme ortamı yaratmadığına dikkat çekerek Suriye’de siyasi ya da coğrafi bölünme olmayacağını, bunun öncelikle toplamsal temelde olması gerektiğini ifade etti.

El Esad, Suriyelilerin büyük çoğunluğunun ülkelerini korumanın tek yolunun birlikte yaşamaktan geçtiğine inandığına dikkat çekerek bu nedenle Suriye’nin bölünmeyeceğine ve birliğini koruyacağına inandığını, Suriye’de temel sorunun bölünme değil terör olduğunu söyledi.

Suriye ordusunun hastaneleri ve okulları hedef aldığı iddialarını yalanlayan Cumhurbaşkanı el Esad, okulları ve hastaneleri bombalamamız teröristlerin yararına olacaktır diye konuştu.

Beyaz Miğferler Örgütünün Nobel barış ödülüne aday gösterilmesini destekleyip desteklemediğine ilişkin soruyu yanıtlayan el Esad, bazı örgütlerin siyasallaştırıldığını, insani kılıf ve maskesi altında bir takım ajandaları hayata geçirdiğini kaydetti.

Beyaz Miğferler Örgütünün Suriye’de ne yaptığını ve Nobel Ödülünün siyasallıktan uzak olup olmadığını sorgulamak gerektiğini söyleyen el Esad, Suriye’de barış için çalışan ve teröristlerin Suriye’ye akışını durduracak herhangi birine barış ödülü vermeye hazır olduğunu ifade etti.

ABD başkanlık seçimleri konusunda ise el Esad, Amerikalı başkan adaylarının seçimden önce ve sonra söylediklerinin birbiriyle çeliştiğine dikkat çekerek söylediklerine güvenilemeyeceğini ve adayın başkan olması ardından davranış ve tutumunu takip etmek gerektiğinin altını çizdi.

SANA (Suriye Arap Haber Ajansı)

22.09.2016