27.05.1937 tarihli
Cumhuriyet Gazetesi’nin birinci sahifesinin manşeti “Atatürkün Balkan İtilafına Verdiği Ehemmiyet” başlığını taşıyor.
Habere göre; Başbakan İsmet İnönü’nün Yunanistan ziyareti’nde şerefine verilen
Büyük Britanya Oteli’ndeki ziyafet esnasında Atatürk, İsmet İnönü’yü telefonla
arıyor ve şu mesajı veriyor:
“ Bu anda samimi kardeş ve
müteffik muhitte bulunduğunuzu istihbar ettim. Bu kadar kıymetli dostlarla ve
ayrılmaz müttefik millet mümessillerile geçirmekte olduğunuz gecenin ne kadar
gıptacısı olduğumu anlatamam. Gönlümü dolduran dostluk ve arkadaşlık
duygularını olduğu gibi oradaki kardeşlere söylemenizi ricadan başka söz
bulamıyorum. Size ve dostlarımıza selamlar.”
Verilen mesajda iki unsur
dikkati çekiyor. Birincisi; dış politayla ilgili olarak Cumhurbaşkanı ve
Başbakan arasındaki işbirliği..İkincisi; mesajın dostluk ve kardeşliği
vurgulayan içeriği..
Habere göre, Atatürk ikinci
kez telefon ederek şu mesajı veriyor:
“Balkan müttefik
devletlerinin Balkanlardaki hududları bir tek hududdur. Bu hududa göz dikenler
güneşin yakıcı şuaile karşılaşır. Bundan hazer etmeği tavsiye ederim. Bu
noktaya itina olundukça Balkanlarda dostluk şamil manasını kazanır. Balkan
ittifakının insani ve medeni hedefi de budur.”
Aralarındaki sınırların
kalkmış olduğu bir “Balkan Devletleri Birliği”nden söz ediyor Atatürk ve böyle
bir ittifakın “insani ve medeni” amacının da bu olduğunu ifade ediyor.
Atatürk’ün telefonla
ilettiği bu mesajlar üzerine, Yunan Başbakanı METAKSAS kendisine şu telgrafı
çekiyor:
“Reisicumhurun mesajı,
burada bulunanlara yüksek sesle okunmuştur. Burada hazır bulunan Elen Ordusu,
donanması ve hava kuvvetleri mümessilleri, Türkiye Reisicumhurunun, Elen
hissiyatına ve Elen milletinin kardeş millet hakkında duyduğu derin ve bozulmaz
dostluğa tam surette tekabül eden bu sözleri karşısında duydukları büyük
sevinci ve şevk ve heyecanı arz ederler.
Balkan devletleri sınırlarının
bir tek hudud teşkil ettiği hakkındaki beyanatınızla, Balkan Antantını kurmak
için işbirliği yaptığımız seneler içindeki bütün gayretlerimizin temelini
teşkil eden bir hakikate vücud vermiş bulunuyorsunuz. Bu, o derece mes’ud ve o
derece hakikat dolu bir ifadedir ki, memleketlerimizde bunu ta kalbinde
hissetmiyen hiçbir kimse yoktur.”
Yunanistan Başbakanı cevaben,
Atatürk’ün mesajının ortamda bulunanlarda yarattığı sevinç ve heyecandan, “bir
tek hudud” beyanatının bir hakikat olduğundan ve bunu “ ta kalbinde hissetmeyen
hiçbir kimsenin olmadığı”ndan söz ediyor. Net bir şekilde görülüyor ki; Atatürk’e
karşı, kısa bir önce savaş halinde olduğumuz bir ülkede sevgi ve saygı söz
konusu ve düşüncelerine büyük bir önem veriliyor.
Yunan Başbakanı’nın
telgrafına karşılık Atatürk şu yanıtı veriyor:
“Bahtiyarım, hududlarımız
böyledir ve onları müdafaa edecek kuvvetlerin bir tek ve birbirinden ayrılmaz
olduğunu söylemekte insani ve askeri büyük bir sevinç duyduğumu size
bildiririm.”
Buna karşılık olarak da,
Yunanistan Başbakanı telefonla Atatürk’e: “Kelimenin bütün manasile ebedi müttefikiz.”
diyor.
Sanırım daha fazla yoruma
gerek yok. Şimdikilerle olan “çap farkı” ortada…Aynı tarihli gazetede, “küçük bir yer tutan” diğer bir haber aslında “büyük” bir haber:
“MİLLETLER
CEMİYETİ ASAMBLESİ TOPLANDI
Hariciye Vekilimiz
(Tevfik Rüştü Aras) Asambleye reis seçildi.”
Ne diyelim ?