TSK, 24 Temmuz’da ABD’nin “kara gücü” PKK’ya karşı geniş çaplı operasyon başlattı.
Sonrası malum. PKK hendeğe gömüldü. “Açılım” sürecinde elde ettiği her şey yok edildi.
Halk desteğini kaybetti.
ABD ve AB’nin “Türkiye’yi bölme” planları bozuldu.
Arkasından “ABD-İsrail Koridorunu” kesmek için “Fırat Kalkanı Harekatı” devreye girdi. ABD, İngiltere ve İsrail’in bütün hesapları altüst oldu.
OPERASYONLAR BAŞLADI
Bu iki olay sonrasında Türkiye’ye yönelik “operasyonlar” arttı. Eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin’in ifadesiyle “örtülü operasyonlar” devreye girdi. Bazen PKK, bazen FETÖ, bazen IŞİD, bazen de bir başka “eleman” örgüt. CIA’dan, MOSSAD’dan, MI6’dan verilen emirleri gerçekleştirmeye başladılar.
TERÖRÜN ARKASI
Türkiye’nin çeşitli yerlerinde bombalar patlıyor. Büyük şehirlerimizde panik yaratılmaya çalışılıyor. Yurtdışında “Türkiye’de terör her yerde” algısı öne çıkarılıyor.
Failler her taktiği uyguluyorlar. Büyükelçilik personeline ve vatandaşlarına yapılan güvenlik uyarıları da paniği arttırma mesajı.
Yaptıkları açıklamalar da kara gözlükleriyle öldürdükleri kişinin cenaze törenine katılan mafya babalarını anımsatıyor.
EKONOMİK KRİZ
Terörle birlikte ekonomik kriz de gündemde. 15 yıldır izlenen politikalar duvara toslamış durumda. Krizin daha da büyümesi için uluslararası müdahaleler de devrede. Teröre, ekonomik krizin büyütülmesi ile destek veriliyor.
KOYUN CAN KASAP ET DERDİNDE
Kısacası Türkiye ciddi bir tehdit altında. Kurtuluş Savaşı öncesini andıran bir saldırı ile karşı karşıyayız. Dünya ölçeğindeki saflaşma bile neredeyse aynı.
Önceki gün İstanbul’un göbeğinde, Beşiktaş’ta patlatılan bombalar çok sayıda polis ve sivilin ölümüne yol açtı. Devamının geleceği anlaşılıyor. Bu sıkıntıyı aşmamız için halkın birlik içinde olması şart. Ama AKP tam tersini yapıyor.
Türkiye geleceğini kurtarmayı tartışırken, AKP “başkanlık” derdine düştü.
DOSTLAR TEDİRGİN
Yabancı diplomatlar da gelişmelerden tedirgin. Özellikle dost ülkelerin diplomatları endişeli. Terörün arkasında Batı’nın olduğunu onlar da biliyor. Tehdidin büyüklüğünü hissediyorlar. İkili görüşmeler için Türkiye’ye gelen İranlı bir diplomat aylar önce, “Türkiye’nin istikrarsızlığı Irak ve Suriye’ye benzemez. Bütün bölgeyi alevler sarar” demişti. Herkes Türkiye’nin öneminin farkında.
BAŞKANLIK NEREDEN ÇIKTI
Herkes aynı noktada. “Her zamankinden çok birliğe ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde bu başkanlık işi nereden çıktı” deniyor. AKP’ye destek veren çevrelerde bile Bahçeli’ye sitem var. “Bahçeli kim adına devreye girdi” sorusuna yanıt aranıyor.
TELAFİSİ ZOR!
Başkanlık sürecinin yaratacağı bölünmeye vurgu yapılıyor. Bu işten en çok ABD, AB, FETÖ, PKK, ... gibi Türkiye’nin düşmanlarının yararlanacağı ifade ediliyor. Ortaya çıkacak bölünmenin “telafisinin zor olacağı” uyarısı tekrarlanıyor. 3 yıldır Türkiye’de görev yapan komşu ülkelerden bir üst düzey diplomatın Meclis’e sunulan anayasa değişikliği teklifi ile ilgili olarak, “Türkiye ayağına kurşun sıkıyor” tespiti yapması da her şeyi özetliyor.
Anayasa değişikliğinden sadece halk değil, komşularımız da kaygılı!
İsmet ÖZÇELİK
Aydınlık/12.12.2016