30 Aralık 2016 Cuma

Türkiye'nin Güvenliği



Fırat Kalkanı Harekatı’ndan gelen şehit haberleri üzerine bazı kesimler tarafından orada ne işimiz var vb. söylemlerin yükselmeye başladığını görüyoruz. Fırat Kalkanı Harekatı’nın ne için yapıldığı belli. Amaç Türkiye’nin bekasına yönelik tehdidi bertaraf etmek için ABD’nin desteğinde PKK/PYD’nin Suriye sınırımız boyunca oluşturmak istediği koridora mani olmak ve Fırat’ın doğusu ile batısı arasına girerek güvenli bir bölge yaratmak. Yani Türkiye meşru müdafaa yapmaktadır. Orada ne işimiz var diyenler ya jeopolitik /strateji vb. konularda bilgisizdirler ya da bunu bilerek yapmaktadırlar. Amaçları emperyalizme hizmet etmek( kendilerine verilen görev gereği) veya Sayın Erdoğan düşmanlığı yüzünden bu harekata karşı çıkarak yine emperyalistlere imkan sağlamaktır. 
 
SAVUNMAMIZ GÜNEYDE NEREDEN BAŞLAR
 
Bu söylemleri bilerek veya bilmeden dile getirenlerin önce Türkiye’nin savunması nereden başlar, vatan edindiğimiz Misakı Milli sınırları içindeki bu topraklarda varlığımızı devam ettirebilmemiz için hangi ülkelerle ve neden işbirliği yapmamız gerekiyor bunlara bakmamız gerekiyor.  Yoksa uluorta konuşarak, şehitleri kullanarak ve onlar üzerinden Sayın Cumhurbaşkanına vurarak işin içinden çıkamayız. Türkiye’nin savunması güneyimizde Bağdat ve Şam’dan başlar. Bu iki merkezi hükümetin güçlü tutulması ve onlarla işbirliği ve ittifak yapılması zorunludur. Evet başlangıçta iki merkezi  hükümete yönelik politikalarımızın yanlıştı ve hata yapıldı. İktidarın bu konuda uygun bir politika izlemediği açıktı. Ancak gelişmeler iktidarın Suriye politikasını değiştirmesini sağladı ve çok ta iyi yapıldı. Bağdat ve Şam ile mutlaka bir ittifak içinde olmalıyız ve bu merkezi hükümetleri güçlendirmeliyiz. Bu şekilde bir savunma tedbiri almazsak, tehdidi kendi sınırlarımız içinde kabul etmek ve savunmamızı kendi topraklarımızda yapmak zorunda kalırız. Bu gün olduğu gibi.
 
SAVUNMAMIZ BATIDA NEREDEN BAŞLAR
 
Niye Balkanlara önem veriyoruz? Bosna Hersek’i, Makedonya’yı, Kosova’yı, Bulgaristan’ı, Arnavutluk’u neden bu kadar çok önemsiyoruz? Bu bölgedeki gelişmeler Türkiye için neden kritik ve takip edilmesi gereken bir husus? Çünkü batıdaki savunmamız Karpatlar’dan geçiyor. Onun için bu bölgedeki ülkelerle işbirliği yapmamız ve ittifak içinde olmamız gerekiyor. Maalesef batı bölgedeki merkezi devletleri parçalayarak(Yugoslavya vb.) kolayca baş edebileceği ve sorun çıkartabileceği bir yapı oluşturdu balkanlarda. Bunu için Türkiye bu bölgede mutlaka bu devletlerle güç birliği ve ittifak yapmalıdır. 
 
AKDENİZ’DEKİ SAVUNMAMIZ NEREDEN BAŞLAR
 
Tabii ki Kıbrıs’tan, münhasır ekonomik bölgemizden, doğu Akdeniz’de ve açık denizlerde bayrağımızı dalgalandıracak deniz harp filomuz ve ticaret filomuzdan, Şüveyş, Kızıldeniz ve Basra Körfezinden başlar. Bunun için de Suriye , Mısır, Lübnan , Kuzey Afrika ülkeleri ile işbirliği yapmamız gerekiyor. Kıbrıs’ta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığını devam ettirmesi gerekiyor. Ege’deki hak ve menfaatlerimizin korunmasından başlar. 
 
KUZEYDE’Kİ SAVUNMAMIZ NEREDEN BAŞLAR
 
Rusya ile stratejik işbirliğinden başlar. Karadeniz’in birlikte kontrol edilmesinden başlar. Bunun için geliştirilen Karadeniz Gücü (BLACKSEAFOR) ve Karadeniz Uyum Harekatı’ndan (BLACKSEA HARMONY) başlar. Kuzeyimizi emniyete almamız için Rusya ile stratejik işbirliği yapmaktan ve dostluktan başlar.
 
DOĞUDAKİ SAVUNMAMIZ NEREDEN BAŞLAR
 
Tabii ki Kafkaslar’dan, Hazar Havzası’ndan, Tahran’dan ve Orta Asya’dan başlar. Bu bölgedeki gelişmeler, merkezi hükümetlerin güçlenmesi , bunlarla iş birliği Türkiye’nin hem fiziki güvenliği, hem de enerji ve ekonomik güvenliği açısından Türkiye için hayati öneme haizdir. 
 
 
TÜRKİYE’NİN YAKIN ÇEVRESİ VE ÖTESİ
 
Türkiye’yi merkez alarak çizdiğimiz yakın çevre Türkiye’nin etki sahasıdır ve mutlaka çok iyi etüt edilmelidir. Var olmamız, refah ve barış içinde yaşamamız ancak etki sahası olarak adlandırdığımız yakın çevre (periphery) ile bağlantılıdır. Savunma ve güvenlik konusu geniş anlamda ekonomi dahil her şeyi ihtiva eden bir kavramdır. Bir de yakın çevre dışında kalan ve Türkiye’nin ilgi sahası olarak adlandırdığımız bir saha vardır ki bu alandaki gelişmeler yakın çevremizi ve Türkiye’yi yakından ilgilendirir ve çok önemlidir. Türkiye’yi yönetenler istihbarat dahil faaliyetlerini bütün bu hususları kavrayacak şekilde yönlendirmelidirler.
 
İÇ CEPHE
 
Tabii bütün bunları yapabilmek için belirli bir gücü oluşturmak ve sonra da kullanmak gerekir. Ancak bunun için iç cephenin sağlam tutulması gerekir. İç cephe sağlam olduktan sonra her türlü tehdidin üstesinden gelinir. İç cepheyi zayıflatacak, vatandaşları ayrıştıracak, kutuplaştıracak yaklaşım ve girişimlerden uzak durulmalıdır. Üstelik birlik ve beraberliğe ihtiyaç olduğumuz şu günlerde. Aklı selimin galip geleceği, yeni Anayasa değişiklikleri ve Başkanlık sisteminin rafa kaldırılacağını, Türkiye’nin çözmek zorunda olduğu, uzun süre alacağını değerlendirdiğim sorunlar üzerine yoğunlaşmamız gerektiği konusunda milli bir mutabakat sağlanacaktır.

İsmail Hakkı PEKİN
Aydınlık/24.12.2016