28 Eylül 2015 Pazartesi

Doçkaları Açılımda yerleştirdik




Teslim olan ‘Bahoz Ahmet’ kod adlı PKK’lı önemli itiraflarda bulundu. TSK’nın sınır ötesi hava harekatları sonucu PKK’nın hareket imkanının ortadan kalktığını anlatan itirafçı, ‘Örgüt çok kayıp verdi’ dedi

Güneydoğu’da güvenlik güçlerine teslim olan “Bahoz Ahmet” kod adlı terörist, çözüm süreci boyunca PKK’nın yaptığı hazırlıkları anlattı. PKK’nın Ağustos 2014’te Şırnak bölgesinde tünel şeklinde toplam 4 Doçka mevzileri inşa ettiğini söyleyen terörist, ayrıca TSK’nın insansız hava araçları (İHA) ile bölgeyi sürekli gözetlemesi ve ardından savaş uçaklarının bombandırmanı nedeniyle örgütün hareket olanağının kalmadığını söyledi. 

Güvenlik yetkililerinden alınan bilgilere göre “Bahoz Ahmet” şu itiraflarda bulundu:

Ağustos 2014’te eğitimi tamamladıktan sonra Şırnak bölgesinde jeneratör ile çalışan hiltilerle tünel şeklinde Doçka mevzileri inşa ettik. Toplamda 4 Doçka mevzisi yapıldı. Doçka mevzileri inşasında kayalardan hiltilerle delik açılıp patlayıcı kullanılarak patlatılmak suretiyle tünel yapılıyor. Tünel derinliği 20-25 metre civarında. Tünel içerisi zikzak şeklinde oluyor ve yukarı/aşağı inip çıkmak için basamak bulunuyor. En üst bölümü 2 metre derinliğinde. Bu şekilde yapılmasının amacı, bir saldırı durumunda Doçka’nın üst bölümü aşağı alınarak görünmesi engelleniyor ve bombalanması durumunda basınçtan etkilenmemesi amaçlanıyor.

PKK/KCK’NIN PARA FİNANSMANI

“Bahoz Ahmet”
, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) düzenlediği son operasyonlarda ölen teröristlerin cesetlerinin toplu halde gömüldüğünü anlattı. PKK itirafçısı 66 örgüt üyesinin cesetlerinin de Kato bölgesindeki PKK mezalığına gömüldüğünü söyledi. 

“Bahoz Ahmet” PKK-KCK’nın tehditle Türkiye ve Avrupa’dan para topladığını belirterek örgütün finans kaynakları ile ilgili şu bilgileri verdi: Kaçakçılık yapan kişilerden önemli miktarda malzeme ve para temin ediliyor. Bölgedeki iş adamlarından, kazandıkları kâr payının yüzde 10’luk dilimi vergi olarak alınıyor. Vergi ödenmezse ceza kesiliyor ve vergi 2 katına çıkarılıyor. Örgüt kendisi için uygun olmadığını değerlendirdiği projelerin yapılmasına engel olmak için firmaların iş makinalarını ve araçlarını yakıyor. Ayrıca bölgedeki göçerlerden de toplamda yıllık 600 bin TL vergi alınıyor.

‘ERZAK STOĞU İMHA EDİLDİ’

Geçtiğimiz yıl boyunca sadece bizim gruba yönelik erzak için 750 bin TL harcama yaptık. Şu an bizim bölgede 3-4 yıl yetecek kadar erzak vardı ama son yapılan hava saldırıları ve askerlerin bölgeyi aramaları neticesinde bu stokun çoğu imha oldu. Kış döneminde kampların çıkış ve girişleri 12 kg tüp ve TNT patlayıcılarla tuzaklanıyor. Giriş ve çıkışlarda, 24 saat süreyle 2 kişi nöbet tutuyor. Dumanın görülmemesi için yemekler gece yapılıyor.


‘HALK YANIMIZDA DURMUYOR’

PKK’nın Güneydoğu’daki halkı ayaklandırmaya yönelik çalışmalara ağırlık verdiğini ancak halkın örgüte itibar etmediğini itiraf eden “Bahoz Ahmet”, “Sokak çatışmalarında kullanılmak üzere ilçelerdeki gençlik yapılanmasına 200 pompalı ve Kalaşnikof tüfek dağıtıldı. Bunlar zorla boşaltılan evlerde depolandı. Yakın geçmişte bazı ailelerin evine zorla silah ve mühimmat koyduk. Ertesi gün kaçtıklarını gördük. Halk yanımızda durmuyordu, açılan hendek ve kurulan barikatlar en çok bizim oradaki insanımızı rahatsız etti ve örgüte tepkiler arttı. Bazı kaçan aileler mahallelerindeki depoların krokisini çizip polise, askere vermişler” dedi.


‘PKK’DA ÖLEN DE KAÇAN DA ÇOK’

“Bahoz Ahmet” kod adlı terörist, TSK’nın yaptığı operasyonları bilmelerine rağmen örgütün çok kayıp verdiğini söyleyerek, “Alının bilgiler telsiz ile Kandil’de bulunan örgüt mensuplarına haber verilerek sığınaklara girmelerini, tedbir almalarını sağlıyordu. Buna rağmen atılan bombalar her yeri cehenneme çeviriyormuş, çok kayıp verdiğimiz bir şekilde duyuluyordu. Bu da örgütteki arkadaşları çok korkutuyordu. Kaçanların sayısı da bu nedenle arttı” diye konuştu.

KARAYILAN: YDG-H HEZİMETE UĞRAMIŞTIR

“Son dönemde YDG-H’nin başarısızlıkları örgütün üst yönetiminde ciddi sıkıntılar yarattı”
diyen PKK itirafçısı, “YDG-H’nin başarısızlıklarını kesinlikle PKK’ya mal edilmeyecek şekilde üst üste talimatlar geliyordu” dedi. İtirafçı, Murat Karayılan’ın bununla ilgili son talimatının da “Artık YDG-H’nin PKK ile bağlantılı olduğu vurgulanmayacak. Hepsi Sivil Direniş Unsurları olacak. Sivil Direniş Unsurları YDG-H’nin kendisini sivil direnişe dönüştürmesinin adıdır. YDG-H hezimete uğramıştır. Bunun hesabını kendileri verecektir. PKK onların başarısızlığını üstlenemez. YDG-H’nin HPG bağlantısını halkımıza unutturmalıyız” şeklinde olduğunu söyledi.

‘PKK İLE YDG-H ARASINDA BAĞLANTI YOK’ SÖYLENTİSİNİ YAYMA TALİMATI

Güvenlik güçleri 23 Eylül 2015 sabahı Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde bir jandarma uzman çavuşun yakın mesafeden ateş edilerek şehit edilmesi ardından Kandil’den telsiz ile örgüte “Bu eylemi üstlenmeyin. YDG-H’nin üstüne kalacak. YDG-H’nin PKK ile bağlantısı yok diye de etrafta yayın” talimatı verildiğini belirledi.

Öte yandan güvenlik yetkilileri, TÜBİTAK’ın geliştirdiği nüfuz edici mühimmatlarla örgüt hedeflerinin artık imha edilmeye başlandığını, mevzi içinde her ne tür tedbir alınırsa alınsın, içeri giren merminin çok geniş bir alanı etkilediğini ve teröristlerin etkisiz, silahların da kullanılamaz hale geldiğini bildirdi. Ayrıca yetkililer son dönemlerde Hava Kuvvetleri’nin kullandığı akıllı mühimmatların sığınakları delerek içindekileri etkisiz hale getirdiğini vurguladı.

AYDINLIK UYARMIŞTI

Aydınlık, PKK’nın “Açılım” sürecinden faydalanarak silah yığınağı yaptığını 15 Nisan 2014’te yazmıştı. Örgütün “Açılım”ı fırsat bilerek Cizre’ye hakim tepelere Doçka uçaksavarların parçalarını getirdiği vurgulanan haberde şu bilgilere yer verilmişti: Aydınlık’ın yerel kaynaklardan ulaştığı bilgilere göre, PKK yaklaşık 6 ay öncesinden, Cizre’ye yığınak yapmaya başladı. Bu yığınak çerçevesinde örgütün elindeki Doçka uçaksavar silahının parçaları, hakim teperele getirildi. Kaynakların, “Olaylar başlarsa, bir günde kurarlar” bilgisini verdiği Doçka parçalarının, uzun süredir bölgede bulunduğu öğrenildi. PKK’nın, bölgeye Doçka yerleştirmesinin nedeninin, olası bir kalkışma durumunda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapacağı hava operasyonlarını engellemek olduğu bilgisi verildi.

27.09.2015- Aydınlık