8 Mayıs 2017 Pazartesi

Türkiye Rejimi Daha Önce İhlal Etti, Şimdi de İhlal Edebilir



ŞAM – Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velid Muallim bugün düzenlediği basın toplantısında; Suriye hükümetinin, Suriyelileri koruma ve yaşam koşullarını iyileştirme özeni çerçevesinde Astana 4 görüşmelerinde Suriye’de gerilimi azaltma bölgelerine ilişkin anlaşmayı desteklediğini bir kez daha belirtti.

Herhangi Bir İhlale Karşı Kesin Karşılık Verilecek

Muallim Suriye’nin bu anlaşmaya bağlı kalacağını belirtirken, silahlı tarafların da bağlı kalmalarını umut ettiğini kaydetti. Fakat herhangi bir ihlalin olması halinde Suriye’nin katı ve kararlı bir karşılık vereceğini vurgulayan Muallim; Suriye ordusunun IŞİD ve Nusra Cephesiyle birlikte bu iki radikal terör örgütlerle işbirliği içinde olan terör gruplara karşı operasyonlarını azimle sürdüreceklerinin altını çizdi.

Muallim; gerilimi azaltma bölgeleri anlaşmasının, 30-12-2016 tarihinde ilan edilen çatışmaları durdurma anlaşmasına imza atan silahlı gruplar ile IŞİD, Nusra Cephesi ve çatıları altındaki terör örgütlerini birbirinden ayırmayı umut ettiğini kaydetti.

Muallim gerilimi azaltma bölgeleri anlaşmasının başarılı olup olmadığı hükmünü vermek için henüz çok erken olduğunu, henüz ayrıntıları tartışılmayan bir dizi lojistik meselenin bulunduğunu ifade etti.

Türkiye Daha Önce İhlal Etti, Şimdi de Edebilir

Anlaşmanın garantörü üç ülkeden Türkiye’nin bunu silahlı terör örgütlere destek bağlamında fırsat kullanması konusunda bir soruya cevabında Muallim; Türkiye rejiminin daha önce ilan edilen çatışmaları durdurma anlaşmasının bir garantörü olarak imza atmış olduğuna dikkat çekti. Muallim Türkiye rejiminin buna rağmen özellikle Hama kırsalının kuzeyi ve Doğu Ğuta’da bu anlaşmayı açık bir şekilde ihlal ettiğine vurgu yaparken, dolayısıyla şimdi de ihlallerde bulunmasının uzak bir ihtimal olmadığının altını çizdi.

Muallim; Rusya’nın anlaşmayı dakik bir şekilde denetleme gücüne sahip olduğunu belirtirken, Türkiye’nin herhangi bir ihlalini de tespit etme gücünün olduğunu kaydetti.

Uzlaşmalardaki Başarı Devletin Ciddiyet ve Özenini Kanıtladı

Suriye’nin terörle mücadeleye eş zamanlı olarak siyasi süreci kararlılıkla sürdüreceğini vurgulayan Muallim, ulusal uzlaşmalarda devletin silahı bırakacak tüm vatandaşlarına elini uzattığını ifade etti. Muallim şu ana dek binlerce kişinin ulusal uzlaşma ve 2016/15 sayılı af kararı kapsamında silahlarını teslim edip normal yaşamlarına döndüklerini, bunun da devletin uzlaşma ve kanların akıtılmasına son vermedeki ciddiyet ve özenini yansıttığının altını çizdi.

Muallim bugün Şam’ın kuzeydoğu kenarları Berze Bölgesinde uzlaşma çabaları başladığına dikkat çekti. Berze’den sonra Kabun Bölgesinde uzlaşma çabalarının başlamasını umut eden Muallim, başkentin güney kenarları Yermük Bölgesinde yürütülen uzlaşma çabalarına işaret etti. Muallim Suriyelilerin bu uzlaşmaların ciddiyetini, faydasını ve önemini irdelediklerine inandığını sözlerine ekledi.

IŞİD ve Nusra Cephesine Karşı Tek Çözüm Savaştır

Muallim IŞİD ya da Nusra Cephesi ve ya onlarla işbirliği içinde olanlarla görüşmelere girmenin hiçbir şekilde mümkün olmadığını, bunlara karşı tek çözümün savaş olduğunun altını çizdi.

Başka Devletlerin Ajandalarını Yürüttükleri Sürece İlerleme Olmayacak

Siyasi görüşmeler konusunda ise Muallim; Suriye’nin gerek Cenevre gerekse Astana’da muhalefetle görüşmelerini sürdüreceğini belirtti. Muhalefette bir kısım şahsiyetlerin ulusal sorumluluk çerçevesinde hareket ettiklerini belirten Muallim, fakat bir kısım tarafların da tamamen dış güçlere tabi olup onların ajandalarını yürüttüklerine dikkat çekti. Cenevre görüşmelerinde yabancı devletlerin ajandalarını hayata geçirmeye çalışan sözde muhalifler bulunmasıyla bu görüşmelerde kayda değer bir ilerlemenin sağlanmadığına işaret eden Muallim, söz konusu tutumları devam ettikçe herhangi bir ilerlemenin sağlanacağına da inanmadığını söyledi.

Gerilimi Azaltma Bölgelerine İlişkin Asılsız Spekülasyonlar Öne Sürülüyor

Gerginliği azaltma bölgeleri anlaşması konusunda bir dizi asılsız spekülasyon öne sürüldüğüne dikkat çeken Muallim; ‘ulusal koalisyon’, ‘Riyad muhalefeti’ ve daha başka tarafların konuya ilişkin gerçeklerden uzak bilgi ve iddialar öne sürdüklerini kaydetti.

Suriye Egemenlik ve Toprak Bütünlüğünden Ödün Vermeyecek

Muallim Suriye’nin bunca yıldır egemenliği ve toprak bütünlüğü için savaştığına vurgu yaptı. Bu iki ilkeden hiçbir koşul altında ödün vermesinin mümkün olmadığını kaydeden Muallim, bunun tartışma konusu bile olamayacağını, bu yönde öne sürülen iddiaların da gerçekle ilgisi olmadığını ifade etti.

Sadece Askeri Polis Olacak

Gerilimi azaltma bölgelerinde uluslar arası güçlerin olacağı sorusuna cevabında Muallim; BM denetimi altında hiçbir gücün olmayacağını ifade etti.

Rusya’nın bu bölgelerde sadece askeri polis ve denetleme merkezleri olacağı garantisini verdiğini ifade eden Muallim; BM ya da uluslar arası güçlerin hiçbir rolü olmayacağını kaydetti.

Muallim gerilimi azaltma bölgeleri anlaşması süresinin altı ay olduğunu, belirlenen hedefleri sağlaması halinde yeniden uzatılabileceğini söyledi.

Anlaşma Nusra Cephesi ve IŞİD’in Bu Bölgelerden Çıkmalarını Öngörüyor

Gerilimi azaltma bölgelerinde Nusra Cephesine tabi teröristlerin bulunması ve genel olarak bu bölgelerdeki silahlıların geleceğine ilişkin soruya cevabında Muallim; tüm bu bölgelerde Nusra Cephesi ve IŞİD’in bulunduğunun altını çizdi.

Muallim anlaşma gereğince söz konusu bu bölgelerde IŞİD, Nusra Cephesi ve iki terör örgütünün çatıları altında faaliyet gösteren terör örgütleri ile anlaşmayı kabul eden silahlı grupların birbirlerinden tamamen ayrılmalarını öngördüğüne dikkat çekti.

Gerilimi azaltma bölgelerinde IŞİD ve Nusra Cephesi bulundukları sürece bunun başarılı olmasının mümkün olmadığını belirten Muallim, dolayısıyla bu bölgelerde bulunan silahlı grupların garantör devletlerin desteği ile Nusra Cephesi ve IŞİD’i bölgelerinden kovmaları gerektiğinin altını çizdi.

Gerilimi azaltma bölgeleri anlaşmasından bir alıntıya değinen Muallim; bu anlaşmada garantör devletlerin gerek gerilimi azaltma bölgeleri gerekse bu bölgelerin dışında IŞİD, Nusra Cephesi ya da Kaide Örgütü tabanlı tüm grup, kurum ve varlıklara karşı ciddi mücadele için gereken her icraatı almalarını zorunlu kıldığına vurgu yaptı.

Operasyonlar Öncelik Sırasına Göre Yürütülüyor

Suriye ordusunun Rakka ya da Deyrezzor operasyonlarına başlaması konusunda bir soruya cevabında Muallim; Suriye ordusu ve tüm Suriyelilerin vatanın her karış toprağının terörden kurtarılmasına kararlı olduklarının altını çizdi. Askeri operasyonların stratejik öncelik sırasına göre yürütüldüğüne dikkat çeken Muallim, İdlib, Deyrezzor, Rakka ya da başka herhangi bir bölgenin terörden kurtarılacağı konusunda kimsenin kuşkusu olmadığını ifade etti.

Şu an askeri operasyonlarda önceliğin Deyrezzor’un yanı sıra Ürdün sınırlarında bulunan Dera kırsalından Deyrezzor’a kadar uzanan Badiye Bölgesinin IŞİD’ten kurtarılması olduğunu ifade eden Muallim, dolayısıyla şu an askeri operasyonların Güney Cephesinin yanı sıra Badiye ve Deyrezzor’a odaklanabileceğini söyledi.

SANA
Suriye Arap Haber Ajansı
08.05.2017