BBC, Meclis'te başlayan Anayasa değişiklikleriyle ilgili görüşmeleri dalga geçer gibi "Türk tipi başkanlık" başlığıyla verdi! Yani tırnak içinde!
Peki aslında ne oluyor?
Bunu ben söylersem, her ne kadar objektif olmaya çalışsam da gerçekçi bir değerlendirme yapmadığım ileri sürülebilir. Çünkü yazılarım bazı İnternet sitelerinde yayınlanırken adımın önüne bir sıfat konuluyor ve okur, daha yazıyı okumadan şartlandırılmış oluyor!
***
Kime soralım öyleyse? Aslında kimseye sormaya gerek yok. Bizzat Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz'da başlayan sürecin ikinci kurtuluş savaşı olduğunu söylüyor!
Kurtuluş savaşından sonra ne gelir? Yeni bir devlet kurulur değil mi? Yeni bir devlet kurmak için de eskisini yıkmak gerekir!
Nitekim Ahmet Hakan'ın sunduğu Tarafsız Bölge programına telefonla bağlanan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı ve eski Türkiye Komünist Partisi mensubu Mehmet Uçum, anayasa değişikliği konusunda şunları söyledi:
"Türkiye şu anda bir rutin içinde değil. Nasıl ki 1914-1924 arasında Türkiye rutin dışı bir dönem yaşadıysa 2014'ten itibaren başlayan dönemde de Türkiye rutin dışı bir dönem yaşıyor. Bunu anlamak lâzım... Nedir bu rutin dışı dönem? Türkiye 1919'da birinci kurtuluşu başlattıysa bu rutin dönemde de ikinci kurtuluşu başlattı. İkisi arasında büyük benzerlikler var. Eğer 1919'da birinci kurtuluş başlamasaydı bir Türkiye ortaya çıkmayacaktı. Eğer 15 Temmuz'a karşı bu millet kendi lideriyle birlikte bu direnişi ortaya koymasaydı Türkiye var olmayacaktı... Bu benzerliği teşhis etmek lazım."
Uçum, Habertürk gazetesine yaptığı açıklamada da 18 maddelik teklifin bir başlangıç olduğunu söyledi ve "Anayasa değişikliği Türkiye'nin yeni Anayasal sistem ihtiyacını tam olarak karşılamıyor. Bu reform süreci devam etmek zorunda" dedi.
Bu süreç nasıl devam edecek?
Onu da eski Kayseri Belediye Başkanı Şükrü Karatepe söylemiş ve gönüllerinde yatanın "ilk dört maddenin kaldırılması" olduğunu açıklamıştı.
Bu durum karşısında Binali Yıldırım ve MHP'li Mehmet Parsak neden "Rejim değil, hükümet sistemi değişiyor! diye savunma yapıyor?
Neden olacak? Halkın tepkisinin fırtınaya dönüşerek kendilerini de önüne katıp götürmesini önlemek için!
Yani kurbağayı yavaş yavaş ısıtıyorlar!
***
Milliyetçiliği ayaklarının altına alan, "Türk" yerine "Türkiye" kimliği getirmek isteyenlerin "Türk" kelimesine sığınmaları çok kötü sırıtmıyor mu?
Yine Türk tarihinde, her zaman bugünkü başbakan gibi bir "başvezir" veya "sadrazam" bulunmuştur. Eski Türk devletlerinde büyük kurultay da vardı ve "kut"u toplayamadığına inanılan hakanların kurultay kararı ile indirilmesi mümkündü.
Peki değişiklik ile getirilen yetkiler hangi Anayasalarda var? Hitler, Weimar Anayasası'na, kendisine kanun gücünde kararname çıkarma yetkisi veren bir madde ekleyerek aynı yetkilere sahip olmuştu. Bir de bugünkü Suriye'nin anayasası var! Türkiye bu anayasa değişikliğini kabul ederse şimdiki Suriye ile aynı anayasaya sahip olacak!
Hitler modelinin nasıl başladığını, parlamento binasının Hitler'in adamları tarafından yakılmasıyla başlayan süreçte nasıl uygulamaya geçtiğini ve Türkiye'deki anayasa değişikliği ile getirilmek istenen maddelerle aynı maddelere sahip olan Suriye anayasasını daha önce yazdığım için bunları tekrarlamayacağım.
AKP'nin yapmak istediği kesinlikle rejim değişikliğidir!
Ayrıca Kemal Kılıçdaroğlu, "Kendi geleceklerini garanti altına almak için bu anayasa değişikliğini yapmak istiyorlar" diyor ki asıl sebep budur? Öyle ki sadece Cumhurbaşkanı değil, yardımcıları, bakanları ve milletvekillerinin yargılanması da imkânsız hale getiriliyor!
Düşerlerse yargılanacaklarını biliyorlar!
Arslan BULUT
Yeniçağ
11.01.2017