12 Eylül 2014 Cuma

Nato ‘Soğuk Savaş’ı başlatıyor

 
 
 
 
 
 
 
 
 
2010’daki Lizbon Zirvesi’nde Rusya ile stratejik ortaklık kararı alındığını belirten NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen buna rağmen Rusya’nın NATO’yu ortak olarak değil hasım olarak gördüğünü ifade etti.
 
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh  Rasmussen, Rusya’nın NATO’yu “hasım” olarak gördüğünü iddia etti. Kendilerinin de bu duruma uyum sağlayacaklarını söyledi.   Galler’de 4-5 Eylül’de düzenlenecek NATO Zirvesi öncesi basın toplantısı düzenleyen Rasmussen, 2010’daki Lizbon Zirvesi’nde Rusya ile stratejik ortaklık kararı alındığını belirterek, “Gerçekleri kabul etmemiz gerekiyor. Rusya, NATO’yu ortak olarak değil hasım olarak görüyor” dedi. Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliği için doğru olanın NATO ile Rusya arasında ortaklık geliştirilmesi olduğunu ifade eden Rasmussen, “Saf değiliz, yanılsama içinde de olmamalıyız. Biz de kendimizi bu duruma uyduracağız” diye konuştu.

Rusya için sürpriz değil
Rasmussen, Rusya’nın NATO Zirvesi’ne davet edilmemesine yönelik bir soruya, “Bunun Rusya için sürpriz oluşturduğunu zannetmiyorum” şeklinde cevap verdi.  NATO’nun, Rusya ile ilişkilerin temelini oluşturan 1997 tarihli belgeye bağlı olduğunu vurgulayan Rasmussen, “Ortak savunmamızı güçlendirme amacıyla alacağımız tüm önlemler bu belgeyle uyumlu olacak” dedi. Rasmussen,  Rusya’nın  bu belgenin temel ilkelerini bariz şekilde ihlal etmesinden yakındı.

NATO’dan hazırlık
Galler’de yapılacak NATO Zirvesi’nin değişen bir dünyada yapılacağına dikkat çeken Rasmussen, “Değişen bir dünyanın zorluklarını ele alacak ve NATO tarihinin çok önemli bir zirvesi olmasını bekliyorum” şeklinde konuştu. Çok sayıda krizle karşı karşıya olunduğunu ifade eden Rasmussen, bu krizlerin büyük hızla ilerleyebildiğini ve farklı yollarla güvenlik tehdidi oluşturduğunun altını çizerek, “Zirvede, tüm müttefikleri herhangi bir saldırı karşısında korumak için NATO’nun hazır, muktedir ve istekli olmayı sürdürmesini sağlayacağız” ifadesini kullandı.

Yaptırımlar AB’yi böldü
Bunun yanı sıra Avrupa Birliği (AB)’nin Ukrayna krizi sebebiyle Rusya’ya ek yaptırım için çalışmalara başlaması birlik içinden bazı ülkelerin tepkisine neden oldu. Macaristan, Kıbrıs Rum Kesimi ve Slovakya ek yaptırımlara karşı olduklarını açıkladı. AB liderleri dün yaptıkları toplantıda Avrupa Komisyonu ve Dış Eylem Servisi’ni görevlendirerek bir hafta içinde ek yaptırımların hazırlanmasını istedi. Galler’de 4-5 Eylül’de yapılacak NATO zirvesi sonrasında AB’nin ek yaptırımları değerlendirmesi bekleniyor. Rusya’nın AB Temsilcisi Vladimir Çizlov, “Görevlendirme yapıldı. Ancak ilk yaptırımlarda olduğu gibi AB ülkeleri arasında birlik yok” dedi.
 
NATO Doğu Avrupa’ya yeni üsler kuruyor
Alman gazetesi Frankfurter Allgemeine Zeitung, NATO’nun Doğu Avrupa’da beş yeni üs kuracağını yazdı.

Gazetenin belirttiğine göre, NATO, Rusya kaynaklı tehditten ittifak üyesi Doğu Avrupa ülkelerini korumayı planlıyor. Rusya’nın Ukrayna’nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü tehdit ettiğini ileri süren NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, örgütün Doğu Avrupa’da askeri üsler kurmayı planladığını açıklamıştı. NATO’nun Baltık ülkelerinde koruma sağlamak için Polonya’ya “hızlı hareket gücünü” konuşlandıracak yeni bir üs kurabileceği belirtiliyor.

Gazetenin haberine göre, Rusya 2020’ye kadar askeri varlığını güçlendirmek için 600 milyar doların üzerinde harcama yapacak. Bu da NATO’yu korkutuyor. NATO Genel Sekreteri Rasmussen’in açıklamaları, bu gelişmelere oturuyor. Rasmussen, “Avrupa’daki bu yeni güvenlik ortamı karşısında hızla hareket edebilmek amacıyla bir hazırlık eylem planı hazırlayacağız. Gerektiği zaman hızla mevzilenilebilmesi için NATO cevap birliği dediğimiz bir şey halihazırda var. Şimdiki amacımız bu cevap birliği içinde hazırlık seviyesi çok çok yüksek bir öncü oluşturmak. Bu tür hızlı takviyeler sağlayabilmek için evsahibi ülkelerde kabul tesisleri de oluşturmak gerekiyor” dedi.

Moskova ise, Rusya ile NATO arasındaki rekabeti resmen sonlandıran anlaşma çerçevesinde, ittifaka katılan eski Doğu Bloğu ülkelerinde yeni üsler kurulmaması gerektiğini savunuyor.
 
Dış Haber Servisi
 
Aydınlık / 02.09.2014