Suriye: ABD
müttefiklerinin köylerde yaptığı yıkım savaş suçudur
Uluslararası Af Örgütü’nün Suriye’nin kuzeyinde
gerçekleştirilen bir araştırmaya dayanılarak hazırladığı ve bugün ((13 Ekimde
ç.n.) yayınladığı rapora göre, Suriye
Kürt partisi Partiya Yekîtiya Demokrat (PYD) tarafından kontrol edilen
Özerk Yönetim savaş suçu olacak düzeyde çok ev yıkıyor ve insanları göçe
zorluyor. Özerk Yönetim, Suriye’de İslam Devleti (İD) isimli silahlı gruba
karşı savaşan ABD’nin liderlik ettiği koalisyonun önemli bir müttefiki.
Yayınlanan video, görgü
tanıklarının ifadeleri ve uydu görüntüleri ile ciddi bir istismarı, binlerce
sivilin göç etmeye zorlandığı ve özerk yönetim altındaki köylerin tamamen yerle
bir edildiğini gösteriyor. Bunun sebebi çoğu zaman bu kişilerin İD ve silahlı
gruplara sempati duyduğunun ya da bu gruplarla bağının olduğunun düşünülmesi.
“Sivillerin evlerini kasten yıkarak, bazen de köyleri tamamen yakıp
yıkarak, buralarda yaşayanları zorla başka yerlere göç ettirerek, özerk yönetim
otoritesini istismar ediyor, uluslararası savaş hukukuna karşı geliyor.
Saldırılarının büyüklüğü savaş suçuna denk.” diyor Uluslararası Af Örgütü’nün kıdemli kriz danışmanı Lama
Fakih.
“İslam Devleti’ne karşı verilen mücadelede özerk yönetim savaşın içinde
kalan sivillerin haklarını gasp ediyor. Büyük yıkım ve tecritlere tanık olduk,
ama bunlar savaşın sonucunda olmadı. Bu rapor, önceden İD kontrolünde olan ya
da küçük bir azınlığın İD’yi desteklediğinden şüphelenilen köylerde sivillerin
bilerek ve koordineli şekilde cezalandırdığını gözler önüne seriyor.”
Bazı siviller köylerini terk
etmedikleri takdirde ABD’nin yönettiği hava saldırıları ile tehdit
edildiklerini söylüyor.
Uluslararası Af Örgütü
araştırmacıları Temmuz ve Ağustos 2015 arasında el Hasakeh ve el Rakka
çevresinde 14 kasaba ve köyü ziyaret ettiler. Bu bölgelerde Özerk Yönetim
altındaki ev ve köylerdeki yıkımı araştırdılar.
Uluslararası
Af Örgütü’nün ortaya çıkardığı uydu görüntüleri de Tel Hames yakınındaki
Hüsseyiniye köyündeki yıkımın büyüklüğünü gösteriyor. Bu görüntülerde
Haziran 2014’te sağlam olan 225 yapıdan Haziran 2015’te geriye yalnızca 14
tanesinin kaldığı görünüyor, yıkım %93.8 oranında.
Şubat 2015’te Özerk Yönetim’in
askeri kanadı olan YPG bölgenin kontrolünü İD’den aldı ve yıkım ve tecrite
başladı. Hüsseyiniye’yi ziyaret eden araştırmacılar yıkılmış evlerin
kalıntılarını gördü ve görgü tanıkları ile görüştü.
Bir görgü tanığı, “Bizi evlerimizden çıkarıp
evleri yakmaya başladılar… Buldozer getirmişlerdi… Bütün köy ortadan kalkana
kadar her evi tek tek yıktılar.” dedi.
Suluk kasabasının güneyindeki köylerde bazı
tanıklar YPG savaşçılarının kendilerini İD’yi desteklemekle suçladığını ve
gitmezlerse ateş etmekle tehdit ettiklerini söyledi. Bazı köylerde birkaç
tane İD destekçisi olduğu bilinse de, çoğunluk desteklemiyordu.
Bazı köylerde ise köylüler YPG
savaşçılarının onlara köylerini terk etmelerini, yoksa hava saldırılarının
başlayacağını söylediklerini anlattılar.
“Bize gitmezsek ABD koalisyonuna terörist olduğumuzu söyleyeceklerini
ve uçakların gelip bizi ve ailelerimizi öldüreceğini söylediler.” dedi köylülerden biri, Safvan.
YPG ise zorunlu göçün hem
sivillerin güvenliği için hem de askeri sebeplerle gerekli olduğunu söyledi.
“ABD’nin liderlik ettiği koalisyonun Suriye’de İD ile savaşında Özerk
Yönetim’in yanında savaşan diğer devletlerin Özerk Yönetimin yaptıkları
istismarı görmezden gelmemesi gerekir. Tecrit ve kanun dışı yıkımlar konusunda
halkın önüne çıkmalı ve askeri yardımların uluslararası savaş hukukunu çiğnemek
için kullanılmadığının garantisini vermeliler” dedi Lama
Fakih.
Özellikle bir saldırıda, YPG
savaşçıları bir eve benzin döküp köylüler hala içerdeyken ateşe vermekle tehdit
etti.
“Akrabalarımın evine benzin dökmeye başladılar. Kayınvalidem içerdeydi
ve gitmeyi reddediyordu, onun da üstüne benzin döktüler. Kayınpederimi
dövdüler. Ben de ‘Evimi yaksanız bile buraya çadır kurarım. Burası benim yerim.
Burada kalacağım’ dedim”
dedi Bassma.
Bu kanun dışı uygulamalara maruz kalanların
çoğu Arap ve Türkmen de olsa, Suluk gibi karışık nüfuslu bazı kasabalarda
Kürtlerin de evlerine dönmeleri engelleniyor. Abdi Köy gibi daha küçük
yerlerde de yine bazı Kürtler de zorla göç ettirildi.
Uluslararası Af Örgütü’nün yaptığı bir
röportajda Asayiş’in başı sivillerin zorla göç ettirildiklerini, ama bunların
küçük, “izole vakalar” olduğunu söyledi. YPG sözcüsü de sivillerin kendi
güvenlikleri için göç ettirildiklerini söyledi.
Ancak birçok kişi köylerin çatışma alanı
olmadığı, cepheden uzak olduğu ve patlayıcı riski olmadığı halde göç
ettirildiklerini söylediler. Ordunun gerçekten mecbur kalmadıkça sivilleri
zorla göç ettirmesi uluslararası savaş hukukunun ihlalidir.
“Özerk Yönetim acilen sivillerin evlerinin kanun dışı tahribatını
durdurmalı, evleri yıkılan sivillerin zararlarını karşılamalı, zorunlu göçleri
durdurmalı ve sivillerin köylerini yeniden inşa etmelerine izin vermelidir” dedi Lama
Fakih.
Çeviri: anafikir.gen.tr
17.10.2015